Pazartesi, 12 Zilkâde 1445 | 2024/05/20
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu

No: FL-BA-2008-MB-TR-0002 H. 22 Şevvâl 1429
M. Salı, 21 Ekim 2008

-Basın Açıklaması- Hizb-ut Tahrir, Değişim Metodundan ve Hilâfet'in İkâmesinden Zinhar Sapmayacaktır ve Kuşkulu Odakların, Onu Şiddet ve Terörizm İle İlişkilendirmeye Yönelik Çabaları Boşa Çıkacaktır

Son zamanlarda Sömürgeci Kâfirler ile İslâmî âlemdeki piyonlarının ve uşaklarının amaçları peşinde koşarak Hizb-ut Tahrir'i şiddet ve terörizm ile ilişkilendirmeye çalışan şeytanî kalemlerin vesveselerini okuduk. Nitekim el-Kubs Gazetesi'nde yayınlanıp Maannews Haber Ajansı'nın naklettiği Umrân er-Raşk'ın "Hizb-ut Tahrir el-İslâmî, Ümitsizlik Bataklığında İlerlemektedir" başlıklı makalesi bunlardan biridir ve yazar makalesinin birçok yerinde Hizb'i şiddetle ilişkilendirmeye çalışmaktadır. Yine 17.10.2008 Cuma günü er-Ra'y Gazetesi'nde yayınlanıp pek çok haber ajansı ile haber sitelerinde geçen Rabî Kalâs'ın "Mısırlı Kaynaklar, Batı Şeria'nın Ele Geçirilmesi Senaryosundan Bahsetmektedir" başlıklı makaledir. Yazar makalesinde şöyle diyordu: "... ‘İhvân-ul Muslîmîn' cemaatine yakın Mısırlı bir kaynak, Filistin menşeli internet sitelerinden biri olan ‘Emed' sitesine, Hamas ve askerî kanadı el-Kassâm Tugayları, "Hizb-ut Tahrir el-İslâmî" ile anlaşması ve ‘İhvân'ın da' onaylaması sonucunda bir plan hazırladıkları, planın ilk aşamasında şu anda Kahire'de yapılan görüşme diyalogunu taçlandıracak anlaşmanın imzalanmasından hemen sonra Otorite içerisindeki liderlere suikast hedeflendiği şeklinde bir haber servisi yaptılar." Yazar şöyle ekledi: "Söz konusu kaynak, Hamas ile Hizb-ut Tahrir'li bir grubun el-Halîl'deki tüm güvenlik ofislerini ele geçirilmesi üzerinde anlaştığını açıkladı."

Belirttiğimiz bu hususlara, Türkiye'deki Amerikan ajanlarının Hizb'i terörizmle ilişkilendirme teşebbüslerini ve Hizb'in Türkiye Resmî Sözcüsü Yılmaz Çelik'in tutuklanmasını eklediğimizde, bu şeytanî vesveselerin arkasında Sömürgeci Kâfirlerin ve onlara hizmet eden kuşkulu kalemlerin olduğu açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Bu izâhatlara binâen aşağıdaki hususları vurgularız: 1.) Hizb-ut Tahrir, ortaya çıktığından bu yana değişime ve Hilâfet'in kurulmasına yönelik çalışma metodunu zinhar değiştirmemiştir. Çünkü o, siyâsî fikrî çalışmayla sınırlı, siyâsî mücadele ile fikrî çatışma üslubuna dayanan ve her türlü şiddet eyleminden uzak duran Rasul [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]'in metodudur. Nitekim şebâbının dünyanın dört bir tarafındaki zâlimler tarafından katledilmesine, işkenceye maruz bırakılmasına ve hapsedilmesine rağmen Hizb, târihi boyunca hiçbir şiddet eyleminde bulunmamıştır. 2.) Hizb-ut Tahrir, işgâl altında olmamış olsa bile devlet dinamiklerinden yoksun kıytırık devletlerin yönetimini teslim almayı zinhar kabul etmemiştir. Dolayısıyla nasıl olur da tüm yetkileri Yahudilerin ve Amerikan generallerinin elinde olan düzmece bir Otorite'yi değiştirmeye çalışmakla ithâm edilebilir? Nasıl olur da Batı Şeria ve Ğazze'deki sözde "Otorite" olan hapishane idâresi uğrundaki menfûr ayrılıkçı çatışmaya karışmakla ithâm edilebilir? 3.) Böylesi şeytanî vesveseler, Hilâfet çalışmasına savaş açsınlar, Hizb-ut Tahrir şebâbını hapse atsınlar ve işkence etsinler diye Otorite ve güvenlik birimlerine gerekçeler oluşturmayı amaçlamaktadır. Tıpkı kimi güvenlik birimlerinin Bedyâ ve Kalkilya'da Hizb-ut Tahrir şebâbından bazılarını kaçırmaları, hapsetmeleri, takip ve darp etmeleri olaylarında olduğu gibi. Özellikle de Fetih'in, diğer örgütlerin evlatlarından pek çoğu, hatta güvenlik birimlerinde çalışanlardan bazıları, mübârek Filistin arzını işgâl ve gasp edenler dışında hiçbir kimseye yaraşmayan bu davranışları reddetmektedirler. 4.) Son olarak, İns ve Cin şeytanlarına, müttefiklerine ve Amerikan Generali Dayton'un emirlerini infâz etmeyi kendilerine revâ gören despotik piyonlarına deriz ki Hizb-ut Tahrir, el-Kuds'te tek bir kişi ile yola çıkmış, şimdi ise hem varlığı, hem de fikriyle Arabın ve Acemin yaşadığı dünyayı saracak şekilde yayılmaktadır. Zîra o, köklerini yere salmış, gövdesi genişlemiş, dalları serpilmiş, zapt edilemez bir hale gelmiş, meyvesi olgunlaşmış, artık hasat zamanı gelip çatmıştır. O halde [فَتَرَبَّصُوا حَتَّى يَأْتِيَ اللَّهُ بِأَمْرِهِ] "Artık Allah emrini getirinceye kadar bekleyedurun." [et-Tevbe 24] وَاللّهُ غَالِبٌ عَلَى أَمْرِهِ وَلَـكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لاَ يَعْلَمُونَ "Şüphesiz ki Allah, emrine ğâlibdir, muktedirdir. Velâkin insanların çoğu bunu bilmezler!" [Yûsuf 21]

 

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir

Filistin
Medya Bürosu

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 0598819100
www.pal-tahrir.info
E-Mail: info@pal-tahrir.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER