Amerika'nın birçok eyaletinde Peygamberimiz Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem'e hakaret için her türlü ortam hazırlanırken, Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in soyundan geldiğini iddia eden Ürdün rejimi ise tüm alanlarda Amerika ile stratejik ilişkileri güçlendiriyor.

Salı günü Sabırsız Aslan Tatbikatı 2015'in beşinci dönem tatbikatı başladı. Ürdün'ün çeşitli bölgelerinde 9 yerde senaryo gereği operasyonlar yapılacak. Ürdün Ordusu Tatbikat Sorumlusu Tuğgeneral Fahad ed-Damin düzenlediği basın toplantısında "Kara, deniz ve hava kuvvetlerince gerçekleştirilecek tatbikata, 18 ülkeden yaklaşık 10.000 askerin katılacağını" belirtti. Ed-Damin, "Ürdün Silahlı Kuvvetleri Birleşik Kurmay Başkanlığı, başkomutan Kral Abdullah'ın doğrudan talimatıyla eğitim ve güvenlik stratejileri konularında başta her alanda Ürdün'ün stratejik ortağı olan ABD olmak üzere tüm ortakları ile askeri ilişkileri güçlendirmeyi hedeflemektedir" dedi.

Ey Müslümanlar!

Sözde Sabırsız Aslan Tatbikatı sırasında görüldü ki, Ürdün Acil Müdahale Gücü, Amerika'nın terörizm diye tanımladığı gulyabanilere karşı Amerikan çıkarları uğrunda -mızrak başı olarak- önemli görevler icra etmek için katılmıştır. Terörizm, Amerika'nın Müslümanları katletmek, aralarında savaş çıkarmak ve Müslümanlar eliyle şeytani projelere hazırlık yapmak amacıyla hem Amerika, hem de yöneticilerimiz için bir üretilmiş bir bahanedir.

Ey Müslümanlar!

Basiret ve feraset sahibi herkes için açıktır ki Müslümanların yöneticileri yanı sıra Ürdün rejimi de İslam ümmetini ve kendi halkını aşağılayarak Amerika, Avrupa ve Yahudileri stratejik müttefik olarak kabul etti. İslam'ın hükümleri ve ümmetin duygularını hiçe saydı. İhanet ve kötülüklerine devam ederek tamamen ümmetten koptu. Düşman kampında yer aldı. Çünkü ümmetin hayati ve stratejik projesi [Nübüvvet metodu üzere Hilafet], kaçınılmaz olarak onların tahtlarını sallıyor. Hatta daha da önemlisi bu projeye göre, başta Amerika olmak üzere sömürgeci Batı sonsuza dek zelil olarak ülkemizden çıkarılmalıdır. Bu yüzden Amerika ile tahtları sallantıda olan bu rejimler arasında stratejik ittifaklar kuruluyor. Amerika, bölgedeki varlığını korumak için elinden geleni yapıyor. Şam zaliminin ömrünü uzatıyor. Yalnızca Allah'tan yardım isteyen, içtenlikle Allah'a yönelen ve ümmetin projesinden asla ödün vermeyen samimi Suriye devrimcilerinin zafere ulaşmalarını önlemek amacıyla dünya devletlerini, orduları ve bazı silahlı Müslüman grupları seferber ediyor.

Ey Müslümanlar! Ey onurlu insanlar!

Ürdün rejimi, azgınlık ve sapıklıkta sınır tanımıyor. Kesintisiz beş yıldır küfür güçleri ve terör devleti Amerika'nın hizmetkârı ve mızrak başı olmak için gayret sarf ediyor. İstediklerini yapsınlar diye ülkenin topraklarını onlara açıyor. Müslümanları öldüren ve katleden sanki Amerika ve Yahudi varlığı değilmiş gibi sözde terörle mücadele için onlarla samimi ittifaklar kuruyor. Oysa gerçek radikaller, İslam'ı yönetim ve hayat sahasından dışlayan, küfür yasalarını uygulayanlardır. Kendilerini Amerika ve Yahudilerin kollarına atanlardır. Yahudiler ile utanç verici Vadi Araba ve çalıntı gaz anlaşması imzalayanlardır. Allah'ın hükümlerine karşı aslan kesilerek alçaklık ve uşaklıkta sınır tanımayanlardır. Yozlaşmış rejim ve hükümetin izinden giderek sırf kar amacıyla ekonomik bir proje olarak üzüm ekimi ve içki ihracatını teşvik edenlerdir.

Gerçek terörist de konuşan ağızları susturan, Allah'a davet edenlere baskı yapan ve İslami ümmetin yok olma pahasına bile olsa sırf iktidarda kalmak için ülkesini Amerika'nın terörist kitle imha silahına açanlardır. Uzun yıllardır Amerika, ümmetin dinini, kutsallarını ve kalkınma projesini hedefleyerek yedi Müslüman ülkesinde insansız hava araçları ile rastgele Müslümanları katletmektedir.

Ey Müslümanlar!

Amerika ile işbirliği yapmak ve onu stratejik müttefik kabul etmek, terörizmle mücadele için değildir. Aksine şu iki hedeften dolayı bölgeye hâkim olmak içindir: Birincisi: Bölgenin kara altınını yağmalayıp Amerikan depolarına akışını kolaylaştırmak. İkincisi: İslam ülkeleri ile Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafetin geri dönüşünün arasına girmek. Amerika ve ajanları, hile ve kumpasları ile buna muktedir olduklarını sanıyorlar.

وَمَكْرُ أُولَئِكَ هُوَ يَبُورُ "İşte bunların kurdukları tuzaklar boşa çıkar." ^{[Fatır 10]}

Ey Müslümanlar!

Hizb-ut Tahrir, yalnızca Allah'ın emirlerine itaat eder. İslam ümmetinin yanında yer alır. Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurarak ümmetin projesini gerçekleştirmek, sömürgeci kâfirin, Müslümanların yöneticileri ile bazı silahlı grupların liderleri aracılığıyla kurduğu komploları deşifre etmek için bütün samimiyetiyle, dürüstlük ve özveriyle ümmet içinde ve ümmetle birlikte çalışır. Şu bilinmelidir ki silahlı grupların kimi liderleri, tehdit, sindirme ve kandırma gibi yöntemler ile ya Müslüman ülkelerin istihbaratında ya da yabancı istihbarat koridorlarında devşirilmiş veya onların gözetiminde yetişmişlerdir. İşte Hizb-ut Tahrir bu komploları deşifre eder ki ümmetin pusulası, büyük projeyi gerçekleştirme yönünde doğru yönü göstersin.

Ey Müslümanlar!

Ümmetin kalkınma projesi pahasına çözüm için Amerikan planını kabul edenler, rejim ve orduyu sömürgeci kâfir için mızrak başı yapanlar Allah ve Rasûlü'ne, Müslümanlara, Suriye halkının kurbanlarına ihanet etmiştir. Yine Suriye'ye ilişkin Amerikan ve Batılı çözümleri reddeden, ümmetin projesinden uzaklaştıran her siyasi projeyi kabul etmeyen samimi devrimcilere darbe indirmek için topraklarını kâfir güçlere açanlar Allah ve Rasûlü'ne ihanet içindedir. Beşşar yerine samimi devrimcilere darbe indirmenin, Şam'daki laik rejimi korumaktan başka ne amacı olabilir ki?

Ruveybida yöneticiler tarafından sürekli Müslümanlara zulüm ve baskı yapılması, onların kâfirlere olan sadakat ve bağlılıkları, hiç kuşkusuz büyük bir felaket ve beladır. Bu bela, sadece zalim yöneticilere değil, onların zulmüne sessiz kalan herkese dokunur.

وَاتَّقُوا فِتْنَةً لَا تُصِيبَنَّ الَّذِينَ ظَلَمُوا مِنْكُمْ خَاصَّةً "Bir de öyle bir fitneden sakının ki o, içinizden sadece zulmedenlere erişmekle kalmaz." ^{[Enfal 25]} Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem de şöyle buyuruyor:

إِنَّ النَّاسَ إِذَا عُمِلَ فِيهِمْ بِالْمَعَاصِي فَلَمْ يُغَيِّرُوا أَوْشَكَ اللَّهُ أَنْ يَعُمَّهُمْ بِعِقَابٍ "Bir cemaatin içinde masiyet fiilleri işlenir de ona engel olmazlarsa onlara azap gelmesinden korkulur." ^{[Osman Ebu Amr ed-Dani]}

Ey Müslümanlar! Ey onurlu insanlar!

Hizb-ut Tahrir, Allah ve Rasûlü'nün sevdiği duruşu sergilemek için gayretlerinizi seferber etmeye ve kararlılığınızı bilemeye çağırıyor. Düşmanlar tarafından çepeçevre kuşatılmadan önce başta Amerika, Avrupa ve Yahudiler olmak üzere ümmetin düşmanlarının kökünü kurutun. Bakın sonra pişman olursunuz, ama pişmanlık fayda etmez. Hayra ve izzete davet edene icabet edin. Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devletini kurarak İslami hayatı yeniden başlatmak için Hizb-ut Tahrir ile çalışın. Ancak o zaman kâfir ve münafıkların, hain ajanların kökünü kurutabiliriz.