Cuma, 24 Şevval 1445 | 2024/05/03
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

Türkiye Vilayeti: 'Ümmetin Vahdetinde Kadının Rolü' Bayanlar Konferansı Yoğun Katılımla Gerçekleştirildi

بسم الله الرحمن الرحيم

haber-resim

 

Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilayetinin hanımlara özel düzenlediği “Ümmetin Vahdetinde Kadının Rolü” başlıklı konferansı Müslümanların yoğun katılımı ile gerçekleşti. Kuran-ı Kerim tilaveti ile başlayan konferans sinevizyon gösterisi ile devam etti. Gamze Gürsoy‘un sunuculuğunu yaptığı konferansta ilk konuşmayı ise  “ümmetin vahdeti nasıl parçalandı” başlıklı sunumu ile ilahiyatçı yazar Selda Karademir yaptı.

Müslümanların bugünkü noktaya gelmesindeki en önemli üç faktöre değinen Selda Karademir bu üç faktörü şu şekilde açtı:

“Birincisi; İslami hükümlere bağlanmada gösterilen zafiyettir. Dinin yanlış anlaşılması, ibadet ve güzel ahlaktan ibaretmiş gibi algılanması.

İkincisi; Milliyetçilik fikridir. Fransız İhtilalinden itibaren İslam beldelerine adeta zehirli bir sarmaşık gibi dolanan en tehlikeli akımın sonuçlarını bu gün çok acı bir şekilde görüyoruz.

Üçüncüsü; ise Hilafet’in ilga edilmesidir. Halife ve Hilafet kavramları, İslam ümmeti için bedendeki can kadar önemli, bu ümmetinin hayatının, bekasının ve gücünün sırrı niteliğindedir. Bu ümmet, ümmet olabilmeyi, asırlar boyu bir arada yaşayabilmeyi, dünyanın en saygın ve en şerefli ümmeti olma özelliğini, kendilerine İslam’ı tatbik eden ve onları bir kalkan gibi koruyan halifelerinin gölgesi altında başarmıştır.”

Selda Karademir’in konuşmasının ardından sözü alan Gamze Gürsoy Dünyanın farklı coğrafyalarında yaşayan Müslümanların ‘’bilhassa’’ çocukların çektiği sıkıntıları, zulümleri o coğrafyalarda yaşayan çocuklarımızdan daha iyi kim anlatabilir? Evet çocuklar, yürekleri birçok yetişkinden büyük olan çocuklar; şimdi sıra sizde…“ diyerek sahneyi çocuklara bıraktı.

Başta Suriye ve  Mısır olmak üzere dünyanın birçok beldesinde yaşanan acıları çocukların gözünden anlatan  duygusal  şiirleri ile çocuklar  salonu göz yaşlarına boğdu.

Daha sonra konferansımız Köklü Değişim yazarlarından Neşe Gül Eren vahdete giden yolda çözümü ortaya koyan konuşması ile devam etti. Konuşmasında vahdetin hiçbir zaman ihtilafa düşmemek anlamına gelmediğine değinen Eren şu ifadeleri kullandı: “Vahdetten bahsederken bu kadar farklı görüş ve bunca farklı cemaat varken nasıl bu kadar Müslüman bir araya gelecek diyenlere “Ümmetimin ihtilafı, rahmettir” Hadis-i Şerif’i ile farklı görüşlerin olması rahmettir, diyebiliriz. Vahdet ise ortak bir metod, ortak bir siyaset ve ortak bir duruşa sahip olmayı ifade eder. Bu da ancak bir emir seçip bütün Müslümanların ona biat ederek tek bir bayrak altında toplanması ile mümkün olabilir.

Vahdetin yeniden inşasını sağlayabilmek için bizden önceki Müslümanların durumuna bir bakalım. Onlar da bizim gibi ayrılığa düşmüşler miydi, birbirlerine karşı olumsuz duygulara kapılmışlar mıydı?  Kâfirler karşısında yenilgiye düştüklerinde bu durumdan nasıl kurtulmuşlardı? Tüm bu soruların cevabını verdiğimizde Müslümanların vahdeti tekrar nasıl mümkün olacak sorusunun da cevabını vermiş olacağız inşallah…

“İngilizler, Hilafetin bu gücünü anladıkları için o dönemde, halifeliğin tarihî ve dinî temelleri kalmadığı şeklinde propagandaya başlamışlardır. "Hilafet Abbasilerle sona ermiştir, ondan sonrası sahtedir.", "Hilafet Bağdat'ın düşmesi ile birlikte sona ermiştir. Memlûkler tarafından canlandırılışı cansız bir gösteri, Osmanlı'nınki ise rüyadır." diyorlardı. Bugün de maalesef Müslümanlar arasında İngilizlerin bu söylemlerini dile getiren bu yalanlara kanıp aralarında bunu yayanlar vardır. Bu sözlerle dolaylı olarak da olsa İngilizlerin bu amaçlarına hizmet etmiş olmuyorlar mı Müslümanlar? Oysa biz biliyor ve inanıyoruz ki Hilafet Allah’ın vaadidir ve bir gün mutlaka bu vaat gerçek olacaktır.”

Neşe Gül Eren’den sonra kürsüye Dr. Nazreen Nawaz’ı davet eden Gamze Gürsoy dinleyicilere Nawaz’ı şu şekilde taktim etti: Aslen Sri Lanka asıllı olan Nazreen Nawaz, Hizb ut-Tahrir Medya Ofisi’nin Kadınlar Kısmı Temsilcisidir. Asıl mesleği doktorluk olan Nawaz, evli ve iki çocuk annesidir.

Sayın Nawaz; Hizb ut-Tahrir Medya Ofisi’nin Kadınlar Kısmı Temsilci olarak birçok panel, konferans ve açık oturumlara katılmıştır. Kadın ve İslam konularında Oxford Üniversitesi ve Londra Ekonomi Okulunda düzenlenen bazı tartışmalara iştirak etmiş ve kendi alanlarında meşhur olan birçok yazar, gazeteci, akademisyen ve siyasetçilerle münazaralarda bulunmuştur.

Sayın Nawaz’ın gerçekleştirdiği bu faaliyetlerden bazıları şunlardır;

ABD Başkanı Obama’nın İslami İlişkiler Danışmanı, Dalia Mogahed ile yaptığı münazara,

Londra’da düzenlenen “İslam: Kadınlar için Evrensel Kurtuluş” adlı konferans,

Endonezya düzenlenen “Hilafet: Kadınları Yoksulluk ve Kölelikten Korumak” başlıklı uluslararası konferans,

Ürdün’de düzenlenen “Şam’ın İzzetli Kadınlarını Koruyacak Olan Hilafeti Kurmakta Acele Edin” başlıklı konferans,

Ve Tunus’ta yapılmış olan “Hilafet: Kadınların Hakları ve Siyasi Rolü için Parlak bir Model” başlıklı konferanstır.

Dr. Nawaz’ın, uluslararası alanda yayınlanmış bir çok makalesi bulunduğu gibi “Müslüman Kadınlar İçin Gelecek Nasıl Olacak”, “Batının Güzellik Efsanesi”, “İngiltere’deki Müslüman Kadınların Sorumluluğu” ve “İslam Kadını Eziyor mu?” adlı yayınlanmış olan kitapları da bulunmaktadır.

Konuşmayı devralan Nawaz “ümmetin vahdetinde kadının rolü” adlı konuşmasını şu başlıklar altında gerçekleştirdi.

Hilafet altında Müslümanların ve İslam'ın üstün konumu,

Bu üstün konumu elde etmek sadece İslamın tümüyle uygulanmasıyla mümkündür.

Kadının ümmeti tekrar birleştirmede bir rolü var mı?

Gerçek değişim elde edecek parti'nin nitelikleri:

Müslüman kadınların parti içindeki rolü ve hilafeti kurmakta bir tesirleri olabilir mi?”

Ve son olarak;

“Kardeşlerim, sizler Allah'ın izzetli ve fedakar kullarısınız. Sizler dinini sevenlersiniz ve cenneti arzulayanlarsınız, çünkü siz aziz Türkiye'li kardeşlerim, Batı sömürgecilerin beldelerimizdeki İslam'a karşı laik saldırılarının odağında olmanıza rağmen, İslam’ın yanındaydınız. Bu yüzden sizin sevgili İslam kardeşleriniz, Hizb ut-Tahrir'li kadınlar, İkinci Raşidi Hilafet olacak olan, Allah 'ın bu asil nizamını yeryüzünde ikame ettirmek için, on binlerce Hizb ut-Tahrir'li kız kardeşlerinize katılın ki, bu büyük devletin zaferi sizin ellerinizle gerçekleşsin.

Sizleri bu mücadeleye bir parça olmaya ve bu Ümmeti dizlerinin üstünden kaldırmaya davet ediyoruz. Ve sizleri Allah ve Rasulunun davetine icabet etmeye , dinimizi tekrar yeryüzünün en alası yapmaya çağırıyoruz, ki Rabbinizin karşısında, O'nun dini için çalışmış olarak takdir edilesiniz. Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, İmam Ahmed'în rivayet ettiği bir hadiste, mahşer gününde Peygamberler ve meleklerin Allah'ın onlara göstermiş oldukları sevgiyi kıskanacaklar diye, en güzel şekilde tarif ettiklerinden olasınız, çünkü onlar Kur'an ve Sünnetin, tamamen yer yüzünden kaldırıldığı bir zamanda gelecekler ve tekrar yüceltecekler. Bunlar kendilerine cennetin en güzel yerleri vaad olunan ve Rasulullah 'in kendileri için Allah’a cennette kendisine en yakın arkadaşları yapması için dua ettikleri müminlerdir.

Bunun için Kardeşlerim, Sizleri, gelecek olan Mü’min nesillerin arkasından dua ettiklerinden olmaya davet ediyoruz. Çünkü sizler Hilafeti kurmak için çalışarak Ümmeti dizlerinin üzerinden kaldıranlar, beldelerimize izzeti getirenler, İslam'a bu dünyada güç kazandıranlar, ve onun Rahmetini tüm insanlığa yayanlar olacaksınız. Allah , buyuruyor  ki;

Dosdoğru Kur’an’ı getiren ile onu tasdik edenler var ya, işte onlar Allah’a karşı gelmekten sakınanlardır. Onlar için Rableri katında diledikleri her şey vardır. İşte bu, iyilik yapanların mükâfatıdır. Allah, işlediklerinin en kötüsünü örtmek ve onlara yaptıklarının en güzeli ile karşılık vermek için (onları böyle mükâfatlandırdı). [Zümer: 33-35]”    diyerek sözlerine son verdi.

 

Konferansımız yapılan etkili bir dua ile son buldu.

 

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER