Geçen yılki başkanlık seçimlerinden kaynaklanan Afganistan’daki siyasi bataklık, görünüşe göre Eşref Gani ile Abdullah Abdullah arasında ortak hükümet kurulması konusunda sağlanan “siyasi mutabakat” sonrasında 7 ay sonra sona erdi.

Bu anlaşmadan çıkarılacak dersler şunlardır:

1- Hem maddi hem insani açıdan ülkede gerçekleşen maliyetli seçimler sonrasında varılan bu anlaşma, yöneticilerin seçilmesi için yapılan oy kullanma ve seçimlere katılım çağrılarının demokratik sistemin salt sloganlarından ibaret olduğunu gösteriyor. 2014 ve 2019 seçimleri, aslında insanların oylarının bu sistemde hiçbir değer taşımadığını defalarca kanıtlamıştır. Bu süreçler bize çıkarları aksini gerektirdiğinde bu sistem ürünü alçak liderlerin ne kadar ileri gidebileceklerini gösterdi. Aslında her geçen gün demokrasinin, cumhuriyetin, demokratik seçimlerin ve Afganistan’daki diğer ithal Batılı değerlerin utanç verici çirkin yüzü iyice belirginleşiyor. Aşılamaları sadece daha fazla sefalet, bölünme ve siyasi kördüğüme neden olmuştur.

2- Afganlılar, Eşref Gani ve Abdullah Abdullah’ı lider olarak görmüyor ve aralarında hiçbir itibara sahip değiller. Hileli seçimlerin sonuçları ve halkın nominal katılımı, bu iddianın kanıtı. Bu nedenle bu liderlerin tek derdi, iktidarlarını, bireysel ve ekipsel çıkarlarını korumaktır. Bu siyasileri bir araya getiren değer, sadece politik anlaşmadır. Kendi kişisel çıkarlarını korumak için insanları ve duygularını bir araç olarak kullanıyorlar. Eğer bu iki aday, belirleyici seçim zaferi elde etmiş olsaydı, kendilerine atılan tek bir oydan bile ödün vermezlerdi. Gerçekten de demokrasinin tek bir değeri var: çıkar elde etmek.

3- Bu iki liderin imzaladığı bu siyasi anlaşma, 2014 seçimlerinde olduğu gibi Amerika ve Avrupa ülkelerinin baskısının bir sonucu. Ülkedeki seçim krizini ABD yarattı ve daha sonra da bir hakem gibi hareket etti ve Afgan liderleri iktidar paylaşımına zorladı. Bu aynı zamanda ABD’nin Afganistan’da güçlü ve istikrarlı bir hükümetten yana olmadığını kanıtlıyor. Aksine siyasi gündemini ve manevralarını gerçekleştirmek için, özellikle de Taliban’la müzakereler için Afganistan’da istikrarsız, kırılgan ve kukla hükümetten yana.

Bu nedenle Afganistan Müslümanları ve mücahitlerinin, utanç verici demokratik seçimlerden dersler çıkarmalarının zamanı gelmiştir. Demokratik seçimler, Afganistan’da kriz ve istikrarsızlık yaratmak için Batılı entrikalardan başka bir şey. Bu aşağılık durumdan kurtulmanın tek yolu, tüm bu kriz ve suçlara son verecek olan İslami siyasi değerlere ve düşüncelere sımsıkı tutunmaktır.