Ey bilinçli ve samimi entelektüeller ve politikacılar!

Şeyh Hasina geçtiğimiz Cuma günü 25 Ocak 2019’da ulusa sesleniş konuşması yaptı. Konuşmasında ulusu ilerilere taşımak için “ulusal birlik” çağrısında bulundu. Tiranlığını meşrulaştırmak için seçime katılan tüm partilere, ittifaklara ve adaylara teşekkür etti. Daha sonra başta BNP-Jatiya Okyafront olmak üzere tüm muhalefet partilerini 2 Şubat 2019’de Gonovaban’da düzenlenecek törene ve çay partisine davet etti. Aynı bağlamda Cumhurbaşkanı Abdul Hamid de 11. Ulusal Parlamentonun açılışında yaptığı konuşmada Hasina’nın sözlerini yineleyerek “ulusal birlik” çağrısına vurgu yaptı. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

خِيَارُ أَئِمَّتِكُمْ الَّذِينَ تُحِبُّونَهُمْ وَيُحِبُّونَكُمْ وَيُصَلُّونَ عَلَيْكُمْ وَتُصَلُّونَ عَلَيْهِمْ وَشِرَارُ أَئِمَّتِكُمْ الَّذِينَ تُبْغِضُونَهُمْ وَيُبْغِضُونَكُمْ وَتَلْعَنُونَهُمْ وَيَلْعَنُونَكُمْ“İmamlarınızın en hayırlısı sizin kendilerine karşı sevgi beslediği ve onların da sizlere karşı sevgi beslediği; ve sizin kendilerine rahmet dilediğiniz ve onların da size rahmet dilediği kimselerdir. İmamlarınızın en kötüleri ise sizin kendilerini sevmediğiniz ve onların da sizi sevmediği ve sizin kendilerine lanet ettiğiniz ve onların da size lanet ettiği imamlardır.” ^[Müslim] Şeyh Hasina, halkın reddettiği, sürekli nefretini dile getirdiği, lanet ettiği, tiran yönetiminden kurtuluş için samimiyetle Allah’a her gün dua ettiği bu en kötü yöneticiler kategorisindendir. Öte yandan Hasina’nın halka karşı duyduğu nefret ve vurdumduymazlığı da bir sır değil. O, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın sağır, dilsiz ve kör olarak nitelendirdiği kimselere benziyor.

وَمَثَلُ الَّذِينَ كَفَرُوا كَمَثَلِ الَّذِي يَنْعِقُ بِمَا لَا يَسْمَعُ إِلَّا دُعَاءً وَنِدَاءً صُمٌّ بُكْمٌ عُمْيٌ فَهُمْ لَا يَعْقِلُونَ “Kâfirlerin durumu, sadece çobanın bağırıp çağırmasını işiten hayvanların durumuna benzer. Çünkü onlar sağırlar, dilsizler ve körlerdir. Bu sebeple düşünmezler.” ^{[Bakara 171]} Hizb-ut Tahrir olarak biz, entelektüeller ve politikacılardan bilinçli ve samimi insanları Hasina’nın bu aldatıcı çağrısını reddetmeye ve bu tiran yönetimi ortadan kaldırmak için girişilen politik mücadelede Hizb-ut Tahrir liderliği altında toplanmaya çağırıyoruz. Bu kriz anında bu ulusun özgürleşmesi için doğru ve kararlı liderlik yeteneğine sadece Hizb-ut Tahrir sahiptir.

Ey bilinçli ve samimi entelektüeller ve politikacılar!

Sizi bu despot yönetimi ortadan kaldırmaya ve Raşidi Hilafeti yeniden kurmaya çağırıyoruz. Hilafet, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın bizim için seçtiği tek kurtuluş yoludur. Garantili zaferdir. Bu ceberut saltanattan sonra Hilafetin kurulacağına eminiz. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

ثُمَّ تَكُونُ مُلْكًا جَبْرِيَّةً فَتَكُونُ مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ تَكُونَ ثُمَّ يَرْفَعُهَا إِذَا شَاءَ أَنْ يَرْفَعَهَا ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ ثُمَّ سَكَتَ“Sonra ceberut saltanat olacaktır. Allah’ın olmasını dilediği kadar olacaktır. Sonra kaldırmak istediğinde de kaldıracaktır. Sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır.” sonra sustu.” ^[Ahmed] Bu nedenle insanları ve İslam’ı bu zafere eriştirmek, bu tiran yönetime ilelebet son vermek için Hizb-ut Tahrir önderliğinde Raşidi Hilafetin yeniden kurulması faaliyetlere katılın. Bu faaliyetler şunlardır:

Birincisi: Hasina’dan nasıl nefret edip lanet ediyorsanız, şu anki sözde demokratik sistemden de nefret edip reddedin. Çünkü Hasina gibilerini üreten, politikaya girip yozlaşmasını sağlayan, kalıcı olarak koltuğunu güvence altına alması için alan yaratan bu çürük demokratik sistemdir. Demokratik seçimlerin, kâfir emperyalistlerin ajanlarını iktidara getirmek ya da iktidarlarını meşrulaştırmak için kullandıkları bir araç olduğu açıktır. Demokratik seçimlerde ajanlar, insanlar adına insanlar aleyhine efendilerine hizmet etmek için onların istediklerini yaparlar.

İkincisi: Kâfir emperyalistlere bağımlılık politikasını reddedin. Hasina’nın aldatıcı bir şekilde iktidara yeniden geldiğine tanık oldunuz. Okul yaşındaki çocuklar bile bunu biliyor. Kâfir emperyalistler özellikle ABD-İngiltere-Hindistan, benzeri görülmemişşekilde ona destek verdiler. Çünkü çıkarları her şeyin üstündedir. Amerika, bu bölgede Hilafetin doğuşunu önlemek ve Çin’i çevrelemek için Hindistan’ı güçlendirmeye çalışıyor. Ve Hindistan ile güçlü bölgesel stratejik ortaklık için herkesi kurban etmeye veya herhangi bir anlaşma yapmaya hazır. Bu nedenle bu saçma seçimlerden sadece üç gün sonra Bangladeş’teki ABD büyükelçisinin Bangladeş Dışişleri Bakanlığı’nı ziyaret ettiğine tanık olduk. Ziyarette Bangladeş’in Hint-Pasifik Stratejisine etkin katılımıyla ilgili olarak iki ülkeye diyalog çağrısı yaptı. Bu toplantıya Washington’da karar verildiğini biliyoruz.

Üçüncüsü: Hizb-ut Tahrir önderliğinde Hasina’ya karşı verilen politik mücadeleye katılın. Mevcut sefaletten kurtuluşun tek yolunun Hilafet olduğuna dair siyasal arena, medya ve toplumda kamuoyu oluşturun. Sözde özgür ve adil seçimlere inanarak daha ne zamana kadar aylak aylak oturacaksınız? Hasina, “adil” seçimlerde kaybetse bile yerine gelecek kişinin ondan daha iyi olmayacağını bilmiyor musunuz? Dolayısıyla çeşitli ucuz mücadelelere katılarak bu sözde demokratik sistemi ölüm döşeğinden kurtarmaya çalışmayın.

Ve en önemlisi, samimi ordu subaylarından halkın ve İslam’ın tarafında yer almalarını isteyin. Çünkü Allah Subhânehu ve Teâlâ, bu zorba koltuğu korusunlar diye onları bu göreve getirmedi. Ordudaki akrabalarınız ve tanıdıklarınızdan Hasina rejimini devirmelerini ve Raşidi Hilafeti yeniden kurmak için otoriteyi Hizb-ut Tahrir’e devretmelerini talep edin. Bu tiranlıktan kurtulmanın yegâne pratik yolu budur. Bu asil çalışmaya katılın ki Allah Subhânehu ve Teâlâ size onurlandırsın. Medine’de İslam Devletini kurmak için Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e fiziksel destek veren Ensar ve ailelerini onurlandırdığı gibi nusret verenleri de büyük bir şerefle onurlandırsın.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ ۖ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ“Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûl’ünün çağrısına uyun” ^{[Enfal 24]}