حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Doğu Afrika
Medya Bürosu
No: DA-BA-2015-MT-TR-001 |
H. 5 Cumâde’l Ûlâ 1436 M. Salı, 24 Şubat 2015 |
Basın Açıklaması Kenya ve Genel Olarak Tüm Dünyada Yoksulluğun Temel Nedeni Kapitalizmin Çürük Ekonomik Kuramıdır
Kenya, kıtanın altıncı en yoksul ülkesidir. Bu veriler, Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü [ISS] raporunda yer aldı. Enstitünün araştırmasına göre 18,4 milyon Kenyalı yoksulluk içinde yaşıyor. Bu bağlamda Hizb ut Tahrir / Doğu Afrika, aşağıdaki noktalara dikkat çekmek ister:
Bu rakam, kesin rakam değil, biraz daha mutedil bir rakamdır. Gerçekte ise Kenya nüfusunun yarısından fazlası korkunç yoksulluk içinde yaşıyor. UNICEF gibi uluslararası bazı kuruluşlar, %46 Kenyalının yoksulluk sınırının altında yaşadığını söylüyor. Daha fazla utanç verici olan ise bu istatistikler her şeyi göz önüne serdiği halde hâlâ Kenya, Doğu Afrika'nın en büyük ekonomisine sahip olmak ve Afrika'nın da on büyük ekonomisi arasında yer almakla övünüyor. Ülkenin yoksulluk sorununun kangren haline geldiği açıktır. Bu, önceki iktidar ve mevcut hükümetin, sorunun tamamen ortadan kaldırılması konusunda başarısız olduğunu gösterir.
Hükümetin sorunu çözememesinin ana nedeni, kapitalizmin çürük ekonomik felsefesine ısrarla bağlılığıdır. Sözde aşağıya damlama ya da görünmez el kuramına göre ekonomik sorun dağıtım değil, üretim kaynaklarıdır. Kuram, daha da ileriye giderek üretimin, insanların ihtiyaçlarını otomatik olarak karşılayacağını iddia ediyor. Bu yüzden pek çok zengin kapitalist ülkelerin vatandaşlarının birçoğu yoksuldur. Kapitalistler, ülkenin ekonomik başarısını üretimdeki artışa göre yani bireysel servete göre değil ülkenin toplam servetine göre [GSYİH] ölçüyorlar. Öte yandan kapitalist siyasi elitin çoğu, yolsuzluk batağına saplanmıştır. Dolayısıyla yoksulluk sorununu çözemezler. Şeytani yollarla milyarlarca kamu fonlarını hortumladıkları için servet birikimine neden oluyorlar. Tek bir amaç için yani halkı değil kendilerini zenginleştirmek için halkın paralarını ceplerine indiriyorlar. Daha da kötüsü yolsuzluklarını örtmek için de kalkınma projelerini bir araç olarak kullanıyorlar.
Biz açıkça şunu belirtmek isteriz ki yoksulluk ile ancak Batının bu ekonomik sistemi tarihin çöplüğüne atılıp yerine İslam'ın ekonomik sistemi getirildiğinde baş edilebilir. İslam sadece bir din değil aksine bir ideolojidir. Sahip olduğu kendine özgü yaşam biçimi ile insanın tüm sorunlarını çözebilir. İslam bu sorunları nasıl çözer sorusuna gelince, İslam'a göre bu sorunların ana nedeni, üretim kaynakları değil, dağıtımdır. Bu, bağımsız bir şekilde her bireye temel ihtiyaçlarını karşılama olanağı sunar. İslam, üretim fikri yerine bu kaynakların dengeli bir şekilde dağıtım konusu üzerine odaklaşır. Kaynakların sadece zenginler arasında dolaşmasını yasakladığı için tekelleşmeyi önler. Bu demektir ki dünyada insanların karşılaştığı sorun, kapitalistlerin betimlediği gibi kaynakların kıtlığı yalanı değildir. Gerçek şu ki eğer kaynakları eşit dağıtılmış olsaydı, o zaman yoksulluk sorunu çözülürdü. Hilafet Devletinin gözetimi altındaki İslam'ın ekonomik sistemi sayesinde Müslüman ve Gayrimüslim tüm tebaanın yoksulluğu bertaraf edilecektir. Allah'ın izniyle yakında yeniden Hilafet Devleti kurulduğunda, yoksulluk tarihin mezarlığına defnedilecektir.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Doğu Afrika Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: Mob: +254(0737)606667 / +254(0717)606667 www.hizb-ut-tahrir.info |
E-Mail: abuhusna84@yahoo.com |