Şüphesiz ki mücrim Baas rejiminin Müslümanlara boyun eğdirme girişimlerinde ümitsiz kalması, Şam ehline karşı öldürücü kimyasal silahlar kullanmasına ve toplu katliamlar yapmasına sebep olmuştur. Zira her türlü öldürücü konvansiyonel silahlara rağmen onların kararlılıklarını ve imanlarını kıramadı. Bu suçuyla ise yaklaşık kırk yıldan bu yana Yahudi varlığını korumaya devam etmesinin yanında, Şam ehline karşı yürütmekte olduğu cürümlerine bir başkasını daha eklemiş oldu.

Bu "engelleyici" rejim, bir kere daha Şam halkını boğazlamaktan ve geçtiğimiz kırk yıl boyunca olduğu gibi Yahudi varlığını korumaktan başka bir şey için var olmadığını ispatlamıştır. Bu mücrim rejim baba-oğul döneminde onlarca katliam işlerken, 1973 yılından bu yana Yahudi varlığına karşı ateş açılmasını engellemiş ve direniş birliklerinin Yahudi varlığına saldırmasına mani olmuşlardır.

Öncülüğünü Amerika'nın yürüttüğü büyük demokratik devletler ve Müslümanların göğüsleri üzerine çöreklenmiş olan baskıcı rejimlerin suçu, Esed ve zebanilerinin suçundan daha az değildir. Zira onlar halkı boğazlaması için Esed'e peş peşe mühlet kazandırmaktadırlar. Amerika'ya ve Batı'ya dost olan, var olan rejimin cinsinden bir başka tagûta yönetimin teslim edilmesi için otel direnişçilerinden ismen muhalefet oluşturuyorlar. İşte bu katliam, yerini nübüvvet minhacı üzere Râşidi Hilafetin alacağı İslam nizamı başta olmak üzere rejimden kurtulmak için çalışan muhlis direnişçilerin çözülmesini sağlamak içindir. Ayıca Amerika'nın ve laik kuyruklarının müdahalesini kabul etmeleri için zalimlerin hedefine hizmet etmektedir.

Elbette ki Hizb-ut Tahrir olarak bizler Şam, Mısır, Filistin ve tüm Müslüman beldelerdeki musibetlere karşı Rabbimize, bu zorluklardan sonra kolaylık getirmesi ve bu sıkıntıdan sonra çıkış vermesi için dua ediyoruz. Müslüman şehitleri rahmeti ile kuşatması için niyazda bulunuyoruz. Onlara sebat, sabır ve mükâfat vermesi için dua ediyoruz. Şam'da veya diğer İslam topraklarından birisinde Hilafeti ikame edinceye kadar köklü bir imanla gevşemeden çalışacak, azmimize azim, ısrarımıza ısrar katacağız. Ta ki böylece Şam halkının intikamı alınır, el-Aksa özgürlüğüne kavuşur, Müslümanlar güç kazanır ve insanlık vahşi laik kapitalist demokrasi belasından tümüyle kurtulur. Rabbimizden bir an önce bunu yakınlaştırmasını diliyoruz.

وَيَقُولُونَ مَتَى هُوَ قُلْ عَسَى أَنْ يَكُونَ قَرِيبًا "O zaman alay ederek başlarını sallayacaklar da: "Ne vakit o?" Diyecekler. De ki: "Muhakkak olması yakındır. " ^{[İsra 51]}