Kırgızistan’ın Celalabat kentinde uzmanlar ve uygulayıcılar, “aşırılık ve terörizmi” önlemek için yerel halka ortak eğitim faaliyetleri düzenlediler. Bölge polisi sözcüsü, bu faaliyetlerin Hizb-ut Tahrir, Ekremiye Grubu ve İnkârcıların (Tebliğ cemaatinden ayrılanlar) tehlikesine ve kötü etkilerine dikkat çekmek için devam ettiğini söyledi. Toplantılar, kültür merkezleri ve camilerde gerçekleşiyor. ^{[https://www.azattyk.org/]}

Kayda değerdir ki Kırgızistan’da 21 parti yasak. “Ilımlı İslam” (geleneksel İslam) projesini topluma sokma çalışması devam ediyor! “Ilımlı İslam” projesi, ulusal gelenekleri İslami değerlerin üstünde görme temeli üzerine kuruludur. Ulusal geleneklerde küfre delalet eden ananeler var. “Ilımlı İslam” Müslümanları küfür toplumu ile uyum içinde yaşamaya teşvik eder ve toplumu geliştirmek için aktif bir şekilde rol almasını ister! Örneğin Rusya’da sözde bazı din âlimleri, yasak olmadığı gerekçesiyle yılbaşı kutlamalarının caiz olduğunu kanıtlamaya çalıştılar.

“Ilımlı İslam”, küfür hayatını meşru hale getirmek için bilimsel tartışmalar ve pratik etkinlikler düzenliyor. Kabul etmeyenleri ya da fikirlerini hayatında uygulamayanları “radikal ya da terörist veya aşırı!” yaftası vuruyor. Bu konu ile ilgili olarak bir karar alındı ve Müslümanları korkutmak ve aldatmak yoluyla “Ilımlı İslam” saflarını artırmak için planlı eylemler yürütülüyor. “Ilımlı İslam” düşüncesi kâfirlerin bir projesidir. Şuan tüm ülkeler, İslam ve dünya Müslümanlarına karşı savaşta onu bir yöntem olarak kullanıyor. Suudi Arabistan ve Mısır’daki İslami eğitim programları kökten değiştirilip ılımlılaştırıldı.

Kırgız hükümeti birkaç yıldır hükümet politikası düzeyinde bu konuda çalışmalar yürütüyor. Yıllardır şekillenmeye devam eden bu proje toplumda etkin bir faktör haline geldi. Sorun şu ki, toplum bu projeyi nasıl kabul edecek? Projenin bilgin ve imamları cezbedeceği kesindir, çünkü kâfirler, Müslümanları ancak bunlar aracılığıyla saptırabilir. Bu nedenle imam ve bilginlerin bu projenin başlıca kurbanları olacağını tahmin ediyoruz. Biz onları dinlerine bağlanmaya ve kâfirlerle işbirliğinden kaçınmaya çağırıyoruz. Umarız Allah, bu sınavı bu dünyada ve ahirette onlar için faydalı hale getirir.

Ey müminler! Şüphesiz kâfirler, kalplerimizi ve akıllarımızı yok etmeden dinimizi yok edemez. Ayrıca tarihte İslam Devleti, entelektüel liderliği terk ettikten ve her şeyi Allah rızasına dayandırmayı bıraktıktan sonra zor bir durumuna düşmüştür. Sonunda dinimiz hayatımızdan uzaklaştırılmıştır.

“Ilımlı İslam”, Müslümanları aldatmak ve İslam ideolojisinden saptırmak için kâfirlerin planladığı temel planlardan bir plandır. Amaç, İslami kalkınmayı önlemektir, çünkü İslam ideolojisinin eylemlerimizden uzaklaşmasıyla dinimiz de hayatımızdan uzaklaşacaktır. Hayatımızı inancımızla ilişkilendirdiğimizde, kâfirler ve münafıklar hoşlanmasa da inşallah dinimiz hayatımıza tekrar geri dönecektir.

Din takva ile korunur, çünkü suret ve şeklimize göre değil takva ve imana dayalı eylemlerimize göre Allah’ın zaferine nail olacağız. Bu nedenle yöneticiler ve akademisyenlerin görüş ve pozisyonlarını sürekli gözlemleyip muhasebe etmeliyiz. Çünkü küfür onları inkâra sürükler! Bazıları, bazı sözlerin kendilerini küfür veya şirke sürüklediğini kabul etmezler ve küfür korkusuyla ihanet bataklığına batarlar. Bilim adamları ve imamlarımızın yanında yer alıp onları daima teşvik etmeliyiz. Ve Allah’tan korkmaya çağırmalıyız. Çünkü bu çatışma bireyler arasında değil, İslam doktrini ile küfür doktrinleri arasındadır. Küfür, önce bilim adamlarına, sonra da onlar aracılığıyla aldatma yöntemiyle Müslümanlara liderlik etme niyetindedir. Eğer dayanışmamızı sürdürmezsek, mağlup oluruz! Dayanışma sadece bedenlerle değil, aksine Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in metodu üzerinde birleşerek olur.

Bu yüzden değerli kardeşlerim, kâfirlerin “Ilımlı İslam” projesini reddetmeliyiz! Çünkü bu düşünce dünyada ve ahirette hüsrana uğramamıza yol açar.