Geçtiğimiz Perşembe günü Nijer’deki Cumhurbaşkanlığı Muhafızları, rejime karşı bir darbe gerçekleştirdi. Darbeciler, Televizyondan yaptıkları açıklamada Nijer Cumhurbaşkanı Muhammed Bazoum’u görevden aldıklarını, General Abdul Rahman Tchiani başkanlığında Vatanı Koruma Ulusal Konseyi’ni kurduklarını duyurdular. Ardından ordu, kısa süre sonra cuntacıları desteklediğini açıkladı. Cuntacılar, yaptıkları açıklamada “Nijer’in taahhüt ettiği yükümlülüklere saygı gösterme” sözü verdiler. Ulusal, uluslararası ve yerel topluma, “görevden alınan yetkililerin fiziksel ve manevi bütünlüğüne saygı gösterileceğine” dair güvence verdiler.

Müslüman ordu komutanlarının pusulalarını kaybetmeleri ve sömürgeci güçler tarafından dayatılan bağımlılık doktrinini hala terk etmemeleri gerçekten üzücü. Nijer’deki cunta, sömürgeci devletlere bağımlılık çerçevesinde rejime karşı bir darbe gerçekleştirdi.

Sudan ordusunun eylemleri, bu bağımlılığın en iyi tanığıdır. Generaller, ülkelerinin şehirlerine füze ve roket yağdırılması, ülke halkının yurtlarından çıkarılması için talimat verdiler, ama sömürgeci bir devletin çizdiği siyasi dairenin dışına bir adım bile çıkma cesareti gösteremiyorlar. Bu komutanlar, ne zaman sömürgecilerin siyasi örtüsünü çıkarıp ümmetin siyasi örtüsünün altına girecekler?

Ordu komutanları, sömürgeci güçlerin diktelerinin ümmete ihanet olduğunu henüz anlamadılar mı? Bu ihanetin akıbeti cehennemdir. Allah katındaki mutlak haktır, akıbeti genişliği yeryüzü ve gökler kadar geniş olan cennettir.

Ordu komutanları, İslam ümmetinin yiğit, cömert ve liderlerine sadık bir millet olduğunu henüz anlamadılar mı? Bu ümmet, yiğit ve Salih kimseler için şarkılar söylemişlerdir, İslam’a ve Müslümanlara sundukları hizmetlerden dolayı o kimlerin adlarını çocuklarına vermişlerdir.

Ordu komutanları, İslam ümmetinin İslami hayatı yeniden başlatmak için can attığını ve Hilafetin kamuoyu haline geldiğini henüz anlamadılar mı?

Bu komutanlar ne zaman Müslümanların çıkarlarını gözetmeye başlayacak? Sömürgecilik ve onun şerrinden ayrılıp İslam’ı ve Müslümanları desteklediklerini ne zaman açıklayacaklar? Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَلَيَنصُرَنَّ اللهُ مَنْ يَنصُرُهُ إِنَّ اللهَ لَقَوِيٌّ عَزِيزٌ“Şüphesiz ki Allah, kendi dinine yardım edene mutlaka yardım eder. Şüphesiz ki Allah, çok kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir.” ^{[Hac 40]}

Hizb-ut Tahrir olarak biz, tüm samimi insanları özellikle platform ve internet sitesi sahiplerinden düşünce yapıcılarını İslam’ı ve Müslümanları destekleme sorumluluğunu ordu komutanlarına taşımaya çağırıyoruz. Onlar, Müslüman ordularının pusulasını düzeltebilirler. Ve ümmete ölüm kalım meselesi olan Hilafetin kurulmasını ve Hilafetin kurulmasının, Müslüman ordu komutanlarının sorumluluğunda olduğunu öğretmeye davet ediyoruz. Bu gerçeğin ümmete anlatılması, ölüm kalım meselesi üzerinde hızla ümmetin farkındalığının artmasının garantörüdür. Ey İslâm ümmetinin fikir yapıcıları Allah aşkına İslam’a ve Müslümanlara yardım edin. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَيَزِيدُ اللهُ الَّذِينَ اهْتَدَوْا هُدًى“Allah, hidayete erenlerin hidayetini artırır.” ^{[Meryem 76]}