29.05 Çarşamba günü, Resmî Sözcü Avukat Üstad Muhammed Abdulkavî ve Medya Bürosu Başkanı Üstad Şerif Zâyid gibi üyelerden her birinin katılımıyla Alâddin ez-Zitâni başkanlığındaki Hizb-ut Tahrir / Mısır Vilayeti'nden bir heyet, Medinet-in Nasır'daki merkez binasında Haklar ve Reform Şeri Kurulu'nu ziyaret etmiştir. Hizbin heyetini, Kurulun Genel Sekreteri Muhammed Yesrâ İbrahim ve Kurul Bürosu Başkanı Mühendis Tarık Râzi karşılamıştır. Her iki taraf, Mısır'da meydana gelen siyasî vakıa, Cumhurbaşkanlığı üzerinde oluşan çatışma, ayaklanmaya dönük kürtaj planları, ayaklanmanın kazanımlarının korunması ve ayaklanmanın gidişat yönü hakkında konuşmuşlardır. Hizb-ut Tahrir heyeti, Arap ayaklanmalarının benimsemeleri gereken yolun, hem ümmetin vakıasında İslam'ın tatbik edilmesinin şeri metodu hem de Allah'ın dinine muhlis olan herkesin kendisi için çalışması gereken nihai bir hedef olması itibarıyla bizzat Hilafet'in olduğu hakkındaki benimsemesini sunmuştur.

Bazıları nezdinde, Celil alim Takıyyuddîn en-Nebhâni tarafından 1953 yılında kurulan ve İslamî Hilafet'i kurarak yeniden İslamî hayatı başlatmak için çalışan hizbimiz ile Dr. Nefîs'in kurmaya çalıştığı yeni "Şii" Hizb-ut Tahrir arasında meydana gelen karışıklık da ele alınan hususlardan olmuştur. Nitekim görüşme, sevgi, kardeşlik ve nasihatleşme atmosferinde gerçekleşmiştir. Ayrıca hizbin heyeti Şeri Kurula, hizbin 1963 yılında ortaya koyduğu Hilafet Devleti Anayasası projesinin bir nüshasını teslim etmiştir.

Bizler, gerek bizleri gerekse de Allah'ın dinini yüceltmek için çalışan herkesi muvaffak kılması ve onu, Allah ve Resulünün sevdiği ümmetin hayat vakıasında tatbik edilir hale getirmesi için Allah'a dua ediyoruz.

وَقُلِ اعْمَلُواْ فَسَيَرَى اللّهُ عَمَلَكُمْ وَرَسُولُهُ وَالْمُؤْمِنُونَ وَسَتُرَدُّونَ إِلَى عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمْ تَعْمَلُونَ "De ki: (Yapacağınızı) yapın! Muhakkak ki yaptıklarınızı Allah da resulü de müminler de görecektir. Sonra görüleni ve görülmeyeni bilen Allah'a döndürüleceksiniz de O size yapmakta olduklarınızı haber verecektir." ^{[et-Tevbe 105]}