İsveç makamlarının izin vermesinin ardından 21 Ocak 2023 Cumartesi günü aşırılık yanlısı Paludan, Stockholm’deki Türkiye büyükelçiliği önünde ümmete ve inancına hakaret ederek Kur’an-ı Kerim’i yaktı. Paludan, iki gün önce Danimarka’da bir caminin önünde, Türkiye ve Rusya büyükelçiliklerinin yakınında Kur’an-ı Kerim’i yakacağını ve ilgili makamlardan izin aldığını duyurmuştu. Aşırılık yanlısı Pegida grubunun Hollanda lideri aşırılık yanlısı Edwin Wagensveld, 23 Ocak 2023 Pazartesi günü yetkililerin izin vermesinin ardından polis gözetiminde Lahey’de Kur’an-ı Kerim’i yırtıp bazı sayfalarını yaktı. 27 Ocak 2023 Cuma günü Kopenhag’da Türkiye ve Rusya büyükelçilikleri yakınında üç ayrı olayda Kuran’ın yakılması vakasına tanık olundu. ^{(27.01.2023 El Cezire)}

Ezher’in, yazılı açıklamada Kuran’ın yakılmasını güçlü ifadelerle kınadığını gördük. Ezher, “uluslararası toplumu, kuruluşları ve dünya liderlerini kutsal değerlere hakaret etme girişimlerinin karşısında durmaya ve ifade özgürlüğü kavramının içinin boşaltılmasına dur demeye” çağırdı. Ezher’den yapılan yazılı açıklamada, “Bu tür aşırılık yanlısı eylemlerin, medeni insanın Kur’an-ı Kerim’e duyduğu saygıyı azaltmayacağı ve kutsal kitabın, tüm insanlık için yol gösterici olmaya devam edeceği”vurgulandı. Tekrarlanan bu tür olaylarla ilgili soruşturma açılmasını isteyen Ezher, “ifade özgürlüğü sloganı altında bu tür eylemlerin tekrarlanmasına izin verilmesinin, barışın, dinler arası diyaloğun ve Doğu ile Batı arasında iletişimin desteklenmesi yönündeki çabaları akamete uğrattığını”vurguladı. ^{(28. 01 2023 El Muciz)}

Kur’an-ı Kerim’in yakılması, Kur’an-ı Kerim’e zarar vermese de, saygınlığını Müslümanların kalbinden silemese de düpedüz ümmete hakarettir, inancına bir saldırıdır. Sadece kınama, telin ve lanetleme ile yanıt verilemez, aksine Allah’ın Kitabına ve dinine yardım etmek için orduların seferber edilmesi gerekir. Kuran’ın yakılması, ümmete ve inancına karşı bir savaş ilanıdır ve Batı’nın kalbinde, Batılıları İslam’dan uzaklaştırmak için medya organlarının körüklediği gizli nefretin bir göstergesidir. Batı halklarından ziyade kendi çıkarlarından endişe ediyorlar. Batılılar din gerçeğini bilmiyorlar. Oysa din, sahip olduğu hükümler ile Batılıların dünya ve ahiretteki kurtuluşlarıdır. Dinin hükümleri dünyalarını düzeltir, hayatlarını kolaylaştırır, maddi ve manevi ihtiyaçlarını giderir, eylemler yaparken maddi değerler dışında insanın dikkate alması gereken başka değerler olduğunu açıklar.

Teşvik ettikleri ifade özgürlüğüne gelince, sadece İslam’a ve mukaddesatına karşı bir özgürlüktür. Hiç kimse ifade özgürlüğü bahanesiyle Yahudilerin veya Hıristiyanların kitabını yakmaya, eşcinsellere veya Yahudi varlığına sözlü veya görüntülü saldırıda bulunmaya cesaret edemez.

Şunu kesin olarak biliyoruz ki, Batı’nın varlığından korktuğu ve isminin anılmasından bile ürperdiği devlet, ancak İslam’a yardım edebilir. Hayat gerçekliğinde İslam’ı uygulayacak ve Allah’ın dilediği gibi onu dünyaya taşıyacak olan o devlet, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafettir. Ümmete ve akidesine düşman olan, ümmetin düşmanlarına arka çıkan yöneticiler, İslam’a yardım edemezler. Etrafları, çirkin amellerini haklı çıkaran, ümmeti muhasebe etmekten alıkoyan kötü âlimlerle çevrilidir. Aralarında, sanki dinimizi, imanımızı, kutsal değerlerimizi rencide etmelerine izin verenler onlar değilmiş gibi Batı’yı ve uluslararası kurumları Müslümanların kutsallarını korumaya çağıranlar bile vardır!

Ümmetin ordularını sabırsızlıkla bekliyoruz. Samimi olanlara çağrıda bulunuyor, dinlerine ve kardeşliklerine hitap ediyor ve Allah adına onlara soruyoruz, dininize hakaret edilirken, kutsallarınız ayaklar altında çiğnenirken nasıl suskun kalabiliyorsunuz? İslam ve inancına hakaret edilirken, aranızda kanı kaynayan aklı başında biri yok mu? Siz, her zaman ümmetin kalkanı ve koruyucusu olan büyük fatihlerin torunlarısınız. Siz arka çıkmazsanız peki kim İslam’a arka çıkacak? Sizden başka kim İslam’a yardım edecek? Kıyamet günü Allah katında bundan sorguya çekileceğinizi bilin. Öyleyse Allah’ın dinine yardım edin ki kurtuluşa eresiniz ve kıyamet günü temize çıkasınız. Umulur ki Allah sizin ellerinizle fetihler nasip eyler ve sizinle İslam’ı şereflendirir de büyük bir kurtuluşa ermiş olursunuz. Size söylediklerimizi hatırlayacaksınız ve biz işimizi Allah’a havale ediyoruz.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ“Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasûl’üne icabet edin.” ^{[Enfal 24]}