Halkına yalan söylemeyen bir lider olan Hizb-ut Tahrir, İslam ümmetinin evlatlarına ve İslami hareketlerin evlatlarına samimi nasihatte bulunur. Özellikle de soğukkanlılıkla Mısır halkının kanında boğulmuş olan ve başında Sisi'nin bulunduğu darbeci azınlığı düşürmekte ısrarlı olanlara! Benzerine ancak mücrim Yahudi varlığında rastlanan bir nefret ve öfke ile dopdolu bir suçun işlenmesi neticesinde 14 Ağustos Çarşamba günü altı yüz kişiden fazla insan öldürüldü beş binin üzerinde de insan yaralandı. Bu nedenledir ki biz; İslam'ı seven ve onun hayatta tatbik edildiğini görmek isteyen herkese aynı delikten iki defa ısırılmayınız diyoruz! Bayraklaştırdığınız demokrasi, bir küfür nizamı olup egemenliği Allah'a değil halka vermektedir ve siz İslam ile yönetime ulaşabilmek için onu en ideal yol kabul ettiniz. Kokuşmuş demokrasilerini onların üzerine atarak bırakınız, terk ediniz. Hilafet sancağını kaldırınız. Lügatinizden demokrasi ve yasallık kelimelerini siliniz. Mübarek Suriye devriminde ilan edildiği gibi [ هي لله هي لله ] ilan ediniz. Her ikisinde de sizin izzetinizin ve yükselişinizin yer aldığı Nebinizin bayrağını, sancağını kaldırmaktan utanmayınız. Sykes-Picot bayraklarını tarihin çöplüğüne bırakınız! Bu bayraklar, ümmeti paramparça eden ve bu ayrımcılığı yerleştiren, ümmetin düşmanlarına hizmet eden ve İslam'ın yönetime gelmesini engelleyen bayraklardır.

Alçak Batının demokrasisine ve kâfir Batı devletlerinden olan dininizin düşmanlarına ipotek olmayınız. Ümmetinizin emrinde olunuz. Bağlantınız Rabbinizle olsun. Yardımı ile sizi destekleyecek olan ancak O'dur. O, bizim Mevla'mızdır, onların Mevla'sı değil! Ne Sisi, ne güvenlik birimleri, ne de ölüm makineleri bizleri de sizleri de kesinlikle korkutamayacaktır. Onların bu vahşeti, vakti yaklaşan ve zamanı gelen Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devletinde Allah'ın şeriatını sapasağlam yerleştirme yolundaki adımlarımızı aydınlatma uğrunda dimdik duruşumuzu ve ısrarımızı daha da pekiştirmekten öteye geçmeyecektir. Kerim Rasûl'ün metodu, İslam Devletinin kurulmasındaki metodunuz olsun. Bizim, sizin ve İslam ümmetinden geride kalan muhlislerin ameli gelecek günlerde şu esaslar üzerinde odaklaşsın:

1- Darbe yönetiminin hapishanelerindeki tutukluların tümünün hemen serbest bırakması için çalışmak,

2- Arkasında Amerika'nın bulunduğu askerin isteğine göre yapılan yol haritasının kabul edilmemesi ve şu andaki rejimin tanınmaması,

3- Amerika'nın isteğine göre oluşturulan kanlı darbe rejimiyle herhangi bir görüşmeye girilmemesi,

4- Demokrasi zehrini bir kenara fırlatıp atarak tekrar bu zehre bulaşılmaması, Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu.  لا يُلدغ المؤمن من جحر مرتين "Mümin bir delikten iki defa ısırılmaz." Hadis böyle derken nasıl olur da tekrar tekrar ısırılırız?

5- Laik demokratik rejimle irtibatlı tüm düşüncelerin, bayrakların ve sloganların bir kenara fırlatılıp atılması ve anlık isteklerin tahakkuku için girişimlerde bulunulmaması,

6- İslami projenin geri döneceğine güvenmek üzere çalışılması ve geçen bir yıl içerisinde İslam'ın tatbik edilmediğinin ve her ne kadar İslami akımlara mahsup kişiler eliyle olduysa da ortaya çıkan başarısızlığın üzerlerine tatbik edilen laik sistemden kaynaklandığının insanlara anlatılması,

7- Tüm direnişçiler arasında Hilafetin farziyeti hakkında kamuoyu oluşturması, Hizb-ut Tahrir'in hazırlamış olduğu Hilafet Devleti Anayasa Tasarısı hususunda bilinçlendirilmeleri,

8- Mısır ordusunun Râşidi Hilafet Devleti'nin ikame edilmesi için Hilafet projesine yardım etmeye çağırılması,

9- Laik demokratik cumhuriyet rejimini düşürmekte ve yerine Hilafet nizamını ikame etmekte kararlı olduğumuzu dünya ve yerel kamuoyuna söylenmesi, zira Hilafet nizamı, dinimizden ve akidemizden gelen İslam'ın yönetim nizamıdır.

10- Dünyanın her bir yanındaki Müslümanları Hilafete yardım etmeye ve onun için çalışmaya teşvik edilmesi,

11- Hilafet Devletinin kurulmasında Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yürümüş olduğu siyasi fikri yola bağlı kalınması ve silahlı çalışmalara tevessül edilmemesi,

12-  Israrla ve kuvvetle, kesin bir kararlılıkla Hilafet meselesinin; Allah Subhanehu'ya dostlukta sadık ve muhlis olan her bir Müslüman için hayat veya ölüm meselesi olduğunu ve meydanların ancak Hilafet sesleriyle yankılanması gerektiğinin ilan edilmesi,

13- Bu devletin yalnızca Müslümanların devleti olmadığını, bilakis Hilafet devletinin "vatandaşlığını" taşıyan herkesin devleti olduğunu ve herhangi bir ayrım olmadan bir Müslüman gibi tebaa haklarının tümüne sahip olduğunu beyan ederek gayri Müslimlere mutmain bir şekilde söylenmesi,

14- Zafere kadar sabredilmesi, çünkü zafer ancak Allah katındandır.

Şerif Zâyid
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mısır Vilâyeti
Medya Bürosu Başkanı