Tiran Modi, baskısını hızla artırırken, İmran Han, Pakistan silahlı kuvvetlerini işgal altındaki Keşmir’e yönlendirmek yerine Azad (Kurtulmuş) Keşmir’e karşı bekle gör politikası izledi. 14 Ağustos 2019’da İmran Han yaptığı açıklamada, “Dünya kamuoyunun dikkatini işgal altındaki Keşmir’den saptırmak için onlar (Hintliler) AJK’da (Azad Cammu Keşmir) harekete geçmek istiyorlar” dedi. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

وَمَنْ كَانَ يُؤْمِنُ بِاللهِ وَاليَومِ الآخِرِ ، فَلْيَقُلْ خَيْراً أَوْ لِيَصْمُتْ“Kim Allah ve ahiret gününe iman ediyorsa ya hayır söylesin ya da sussun.” ^{[Buhari ve Müslim]} Gerçek şu ki saldırgan karşısında savunma ve itidal politikası, sadece saldırganlığı artırır. Modi, kan dökerek ve yaptırımları ihlal ederek işgal altındaki Keşmir’de hegemonyasını aktif şekilde konsolide ederken, İmran Han, savunma psikolojisinde. Bu, Pakistan’a yönelik saldırılarını artırmak için Modi’ye daha fazla zaman kazandıracaktır. Şimdi Pakistan silahlı kuvvetleri aslanlarının Modi’ye öldürücü darbe vurmasının tam zamanı. Vurulacak darbe, işgal altındaki Keşmir’deki esnek direnci güçlendirecek ve nihayetinde korkak Hindistan askerlerini ülkeden çıkmaya zorlayacaktır.

Ey Pakistan Müslümanları! Bajwa-İmran rejiminin itidal ve savunma politikası, işgal altındaki Keşmir’de tiran Modi’nin azgınlaşmasına yol açıyor. Rejim, Hindistan seçimlerinden önce Modi’ye diyalog çağrısında bulundu. Seçimden sonra da Kontrol Hattı’nın defalarca ihlali karşısında itidal politikası yürüttü. Keşmir direnişini “terörizm” olarak kınayan koroya katıldı. Direnişin mali desteğini kesti. Şimdi de Modi’nin saldırganlığına misilleme yapmıyor. Aksine daha fazla saldırı beklentisiyle aylak aylak dolaşıyor. Kuşkusuz izlenen savunma ve itidal politikası, düşmanın ellerini daha da güçlendirecektir.

Ey Pakistan silahlı kuvvetleri aslanları! Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَاقْتُلُوهُمْ حَيْثُ ثَقِفْتُمُوهُمْ وَأَخْرِجُوهُم مِّنْ حَيْثُ أَخْرَجُوكُمْ وَالْفِتْنَةُ أَشَدُّ مِنَ الْقَتْلِ “Onları nerede yakalarsanız öldürün. Sizi çıkardıkları yerden (Mekke’den) siz de onları çıkarın. Zulüm ve baskı, adam öldürmekten daha ağırdır.” ^{[Bakara 191]} Fitne ateşini tırmandırmadan Modi’nin askerlerini işgal altındaki Keşmir’den kovabilirsiniz. Bu güç ve yeteneğe sahipsiniz. Eylem gerektiren bir günde, öteleme ve itidal politikası izlemek yeterli değil. Sömürgecilerin, İslam ve Müslüman düşmanlığı yaptıkları ve Hint müşriklerinin en samimi dostu oldukları bir sırada düşman karşısında yakınmak yeterli değil. Nübüvvet metodu üzere Hilafeti yeniden kurmak, Raşidi Halife liderliğinde savaşa girmek, zaferden zafere koşmak, inananların duasına nail olmak, Firdevs cennetinde Peygamberler, Salihler ve şehitler arasında yerinizi almak için hemen Hizb-ut Tahrir’e nusret verin. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِنْ يَنْصُرْكُمُ اللَّهُ فَلَا غَالِبَ لَكُمْ وَإِنْ يَخْذُلْكُمْ فَمَنْ ذَا الَّذِي يَنْصُرُكُمْ مِنْ بَعْدِهِ وَعَلَى اللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ “Allah size yardım ederse, sizi yenecek yoktur; eğer sizi yardımsız bırakıverirse, O’ndan başka size yardım edecek kimdir? İnananlar yalnız Allah’a güvensinler.” ^{[Ali İmran 160]}