Teknokrasinin, ekonomik sorunlara çözüm üreteceğini düşünmek safdilliktir, aptalca bir hayaldir. Pakistan tarihi boyunca ekonomisi zaten IMF, Dünya Bankası ve diğer Batılı ekonomik ve sömürgeci kurumlardan ithal teknokratlar tarafından yönetilmiştir. Bugün bile teknokrasiye aday gösterilenler çoktan denenmiş ve test edilmişler, ekonomi gemisinin batımında rol almışlardır. Teknokratları iktidara getirmeye yönelik bu hamle, daha katı IMF koşullarını dayatmayı amaçlamaktadır. 9. Gözden Geçirme müzakereleri sonrasında elektrik, petrol ve gaz fiyatlarına zam yapılması, IMF programı arasında yer almaktadır. Siyasi partiler, bu koşulları yerine getirmekten tırsıyorlar, siyasi kredilerinin sıfırlanacağından, önümüzdeki seçimlerde bunun sonuçlarının olacağından endişe ediyorlar. Bu yüzden teknokrasi tehdidi, ekonominin tetikçilere teslim edileceği sopasıyla aslında siyasi rejimi halka daha fazla baskı uygulamaya zorlamaktır.

Pakistan’ın ekonomik entelijansiyası, Pakistan’ın acil sorunları için belirli bir formüle sahiptir. Her ardışık hükümet, bu formülü sürekli olarak uygulamaya çalışmaktadır. Bu formül, ihracatta, havalelerde, yabancı yatırımda, vergilerde, ekonomik büyümede bir artışı öngörürken, ithalatta, mali ve cari hesap açıklarında azaltmayı öngörmektedir. Bu önlemlerin başarısız olmasının ardından IMF, hükümeti petrol, gaz ve elektrik fiyatlarına zam yapmak, vergileri artırmak, kamu ve devlet mallarını özelleştirmek ve kalkınma harcamalarını azaltmak gibi bazı kısa vadeli önlemler almaya zorlayacaktır. Bu da ekonominin durgunlaşmasına neden olacak, işsizlik artacak, enflasyon daha da yükselecektir. Sonra ekonomiyi canlandırmak için başarısız girişimlerde bulunulacak, tefecilerin tuzağına düşürmek için insanlara ekstra vergiler dayatılacaktır. İşte bu kısır döngü böyle devam edip duracaktır.

Kapitalist ekonomistlerin, artık ideolojilerinin başarısızlığını kabul etmelerinin zamanı gelmiştir. Demokraside kapitalist elitin, yasama ve düzenlemeler yoluyla ayrıcalıklar elde ettiğini, bunun ceremesini doğrudan ve dolaylı vergilerle sıradan insanların çektiklerini kabul etmelidirler. Pakistan’ın büyük faiz ödemeleri nedeniyle finansal olarak kan kaybettiğini, özelleştirme nedeniyle halkın artık elektrik, petrol ve gaza erişemediğini itiraf etmelidirler. Mevcut para sisteminin, enflasyon fırtınasına yol açtığını, altın ve gümüş para biriminin ise yerel ve uluslararası ticareti istikrara kavuşturacağını kabul etmelidirler. Kapitalizmin başarısız olduğunu, İslam dünyasında Hilafeti yeniden kurarak kapitalizmin yarattığı sorunları çözmenin zamanının geldiğini artık kabul etsinler.

Ey güç ve kuvvet ehli! Ne Pakistan ne de halkı, kobay değildir. Hilafet, İslam Şeriatı hükümleriyle Pakistan ekonomisinin sorunlarını çözecek, Allah’ın izniyle İslam dünyasını birleştirerek ve İslam ideolojisini uygulayarak bu ümmetin yeniden kalkınmasına öncülük edecektir. Gelin, Allah’ın indirdiklerinin uygulanması için nusret verin.

وَلَوْ أَنَّهُمْ أَقَامُوا التَّوْرَاةَ وَالْإِنْجِيلَ وَمَا أُنْزِلَ إِلَيْهِمْ مِنْ رَبِّهِمْ لَأَكَلُوا مِنْ فَوْقِهِمْ وَمِنْ تَحْتِ أَرْجُلِهِمْ“Eğer onlar Tevrat’ı, İncil’i ve Rablerinden onlara indirileni (Kur’an’ı) doğru dürüst uygulasalardı, şüphesiz hem üstlerinden, hem de ayaklarının altından yerlerdi.”^{[Maide 66]}