Bugün Naveed Butt'un eşi, avukatı Sadia Rahat ve ailesinin diğer üyeleri, İslamabad Basın Kulübü'nde bir basın toplantısı düzenledi. Avukat Sadia Rahat, Naveed Butt'un kaçırılması ve iki yıl önce 11 Mayıs 2012 tarihinde kaçırıldıktan beri devam eden yargı süreciyle ilgili basına bilgi verdi.

Avukat Sadia Rahat, Naveed Butt'un iki yıl önce devlet kurumları tarafından kaçırıldığını ve bugüne kadar nerede olduğunun bilinmediğini söyledi. Küresel İslami siyasi parti Hizb-ut Tahrir'in Pakistan Vilayeti Sözcüsü olduğu için kaçırıldığını ifade eden Sadia Rahat, kaçırıldıktan beri ailesinin onu görmesine fırsat verilmediğini, babalarının kaçırılmasına tanık olan küçük çocukların, sık sık aniden gecenin ortasında ağlayarak uykularından uyandıklarını ve babalarının ne zaman geri geleceğini sorduklarını kaydetti. Bu ağır adaletsizlik ve zulmün, [ لا إله إلا الله ] temelinde kurulan bir ülkede gerçekleştiğini dile getirdi.

Avukat Sadia Rahat, kaçırıldıktan şuana kadar devam eden yargı süreci ile ilgili de basına bilgi verdi. 11 Mayıs 2012 tarihinde kaçırıldıktan sonra, İslamabad Yüksek Mahkeme'sine Anayasal Dilekçe sunulduğunu söyleyen Sadia, İslamabad Adalet Yüksek Mahkemesi Başkanının, istihbarat teşkilatı müsteşarı [ISI] ve Askeri İstihbarat müsteşarına [MI] bir yazı göndererek, Naveed Butt'un bir sonraki duruşmada mahkemeye getirilmesini talep ettiğini ifade etti. Ayrıca DG ISI ve DG MI kurumları hakkında şikâyet dilekçesinin F.I.R 12/566 Liaqatabad kaydı altında Lahor Polis Karakoluna sunulduğunu söyledi. DGs ISI ve MI kurumlarının sanık olarak sivil bir mahkemede yargılanmaları, Pakistan hukuk tarihinde bir ilk olduğunu kaydetti.

Ama birkaç duruşma sonra İslamabad Yüksek Mahkemesi, olayın Lahor'da meydana geldiğini, dosya kaydının burada bulunduğunu ve dolayısıyla Lahor Yüksek Mahkemesi'nin bu davaya bakma yetkisine sahip olduğunu söyleyerek aniden bu davaya bakmayı reddetti. Biz de kararı Pakistan Yüksek Mahkemesine temyize götürdük ama Mahkeme, İslamabad Yüksek Mahkemesi'nin verdiği kararı yerinde buldu, diye konuştu. Haziran 2013 yılından bu yana bu dava, Lahor Yüksek Mahkemesi'nin yetkisindedir. Ama şimdiye kadar hiçbir ciddi bir ilerleme kaydedilmiş değil. Tarihsel bir emsal olabilecek bir davada ajanlar, İslamabad Yüksek Mahkemesine baskı uyguladığı için, dava rafa kaldırıldı. Bu, rejimin söyleyecek tek doğru sözünün olmadığının kanıtıdır. Çünkü mahkemede Naveed çağrısının geniş yankı bulmasından ve adaletsizliğini savunamayacak olmasından korkuyor.

Avukat Sadia Rahat ve Naveed Butt'un aile üyeleri, hiç bir suç işlemediğini ve herhangi bir suçtan dolayı da aranmadığını söyleyerek hükümetten onun serbest bırakılmasını talep ettiler. Naveed Butt, Pakistan ve halkını Amerikan hegemonyasından kurtarmak ve onlara İslam'ın gölgesinde iyi bir yaşam sunmak için çalışan saygın ve yüksek nitelikli bir mühendistir. Bu yüzden derhal serbest bırakılmalıdır.

Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, Hilâfet Devletini kurma çabalarını zorbalar korkusuyla asla yavaşlatmayacağını Müslümanlara temin eder. Yine şunu da temin eder ki o gün o kadar uzak değildir. Hilâfet Devleti Pakistan'ın saf ve temiz topraklarına geri gelecek, Naveed Butt da Müslümanların omuzlarında karşılanacaktır.

أَتَخْشَوْنَهُمْ فَاللَّهُ أَحَقُّ أَنْ تَخْشَوْهُ إِنْ كُنتُمْ مُؤْمِنِينَ "Yoksa onlardan korkuyor musunuz? Oysa Allah, -eğer siz gerçek müminler iseniz- kendisinden korkmanıza daha lâyıktır." ^{[Tevbe 13]}