Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, Rohingya Müslümanlarına destek olmak amacıyla ülke genelinde protestolar düzenledi, bildiriler dağıttı ve etkili temaslar kurdu. Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, düzenlenen kampanyada bir dizi eylem çağrısında bulundu:

1-    İslamabad’daki Myanmar büyükelçiliğini kapatmak, Myanmar’ın Rangoon kentinde bulunan Pakistan büyükelçiliğini geri çekmek ve eş zamanlık olarak hasmane eylemlerin başladığını duyurmak.

2-    JF 17 Thunder savaş uçağı anlaşmasını iptal etmek ve Myanmar’da devam eden JF 17 Thunder üretimi görüşmelerini sona erdirmek.

3-    Müslümanlara karşı şeytanlık yapan Myanmar’ın müttefiki olan Hindistan’a açık bir mesaj vermek için Pakistan’ın nükleer füzelerini ateşlemeye hazır hale getirmek.

4-    Olağanüstü hal ilan etmek ve önümüzdeki altı ay boyunca askeri eğitim vermek ve askere almak için Pakistan gençleri ve erkeklerine açık bir çağrıda bulunmak.

5-    Bangladeş’teki zavallı yöneticilerden Myanmar sınırında bulunan askeri üsleri SSG, piyade, hava ve zırhlı birliklerin kullanımına açmasını talep etmek ki düşmana karşı Bangladeş’in asil silahlı kuvvetleri ile tek saf olunsun, müşrikler ile müminler karşı karşıya gelsin.

Ey Pakistan Müslümanları! Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti’nin bu eylem çağrısı sizin içindir. Bu çağrıyı eylem adamlarına, asil subay ve askerlere iletmek de sizin görevinizdir. Sizde çok hayır vardır. Siz, “İman, takva ve Allah yolunda cihat” sloganı için yaşayan silahlı kuvvetleri ile mukaddessiniz. Duanın yanı sıra bu eylem çağrısının silahlı kuvvetler içindeki tanıdıklarınıza ulaştığından emin olmak boynunuzun borcudur.

Ey Pakistan silahlı kuvvetleri aslanları! Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, Myanmar kasaplarının saldırganlıklarına karşı içinizdeki öfkeyi çok iyi hissediyor. Motivasyon ve yeteneklerinize güvenimiz tam. Kendinizi bu omurgasız liderlikten kurtarın ve ümmetin özlemini duyduğu, Müslümanların kalkanı olan Hilafet döneminden bu yana görmedikleri zaferi ümmete tattırın. İhtiyaç anında ve düşmanların egemenliği döneminde ümmetin sadık müttefiki olun. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِنَّمَا وَلِيُّكُمُ اللَّهُ وَرَسُولُهُ وَالَّذِينَ آَمَنُوا الَّذِينَ يُقِيمُونَ الصَّلَاةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَهُمْ رَاكِعُونَ وَمَنْ يَتَوَلَّ اللَّهَ وَرَسُولَهُ وَالَّذِينَ آَمَنُوا فَإِنَّ حِزْبَ اللَّهِ هُمُ الْغَالِبُونَ “Sizin dostunuz ancak Allah’tır, Rasûlüdür ve Allah’ın emirlerine boyun eğerek namazı kılan, zekâtı veren müminlerdir. Kim Allah’ı, O’nun peygamberini ve inananları dost edinirse, bilsin ki şüphesiz Allah taraftarları galiplerin ta kendileridir.”^{[Maide 55-56]}