Kuzey Kordofan valisi, Kuzey Kordofan Kalkınma seferberliği için 150.000 cüneyh ve 130 gram altın tutarında eyaletteki çalışan kadınların katkı paylarını teslim aldı. Eyaletteki kadınlar, katkı paylarını valinin sponsorluğunda "Kordofanlı kadınlar, kalkınmanın dayanağıdır" sloganı altında devlet bağımsızlığının 58. yıldönümünde El Obeid kentindeki Zenobia Hotelinin salonunda düzenledikleri kutlamalar sırasında teslim ettiler. ^{[28.01.2014 Sona ajansı]} Vali, eyaletteki çeşitli sorunlara etkin katkılarından dolayı eyaletteki kadınlara teşekkürlerini sundu. Kadınların erkeklerin kardeşi olduğunu ve aynı eşit yükümlülüğe sahip olduklarını söyledi. Devletin vatandaşlara temel hizmetlerin sunabilmesi için altının bir kantara ulaşması umuduyla desteğin devam etmesi gerektiğini dile getirdi. Kuzey Kordofan Kalkınma projesi, tüm medyada çeşitli kaynaklara sahip Sudan'ın en zengin toprak parçasında yaşayan insanların sıkıntılarının çözümüdür şeklinde lanse edildi. Bu projeyi inceleyen kimse, çelişkiler ve dengesiz işlerle dolu olduğunu görür. Diğer yandan insanların işlerini güden adaletli bir ideoloji veya herhangi bir fikri temele de dayalı değildir. Kuzey Kordofan valisinin daveti üzerine 24 Ağustos 2013 tarihinde Hartum üniversitesinin eş-Şarika salonunda Kuzey Kordofan Kalkınma Düşünce Forumu adı altında bir forum düzenlendi. Vali, katılımcılara bölge sakinleri için kültürel miras olarak kabul edilen kerpiç evlerin inşası seferberliği denilebilecek bir girişim sundu. Kerpiç evler, erkek, kadın ve çocukların işbirliği ile omuzlarda taşlar taşınılarak temelleri örülen evlerdir. Amaç, imece usulüyle kalkınmayı gerçekleştirmektir. Herkes, karınca kararınca buna katkıda bulunmaktadır. Böylece devlet, omuzlarındaki yükten kurtularak, zaten aşırı pahalılık ve yüksek vergi artışları ile yükü ağırlaşan ve yaşam sıkıntısı çeken vatandaşların omuzuna yüklüyor. Hatta vali tarafından desteklerinin devam etmesi istenen kadınlar bile ellerini taşın altına koyuyorlar. Ne garip ki bununla kadınlar, tüm birikimlerini infak ettikleri için uçuruma doğru yuvarlanan, savaşa doğru sürüklenen ekonomik koşullar içinde insanlardan dilenen aile bireyleri haline geleceklerdir. Devlet, rolü gereği ücretsiz olarak vatandaşlara vermesi gereken temel hizmetlerin finansmanını, toplumun tüm kesimlerinin omuzuna yüklüyor. Oysa bu hizmetler, âlemlerin Rabbi tarafından farz kılınmıştır. Hatta devlet, vatandaş vatandaş dolaşıp aciz kalanların görev ve yükümlülüklerini üzerine almalıdır. Ama devlet, ayan beyan olan skandal ve pisliklerini örtmek için her türlü hile ve oyunlara başvuruyor.

Ey Müslüman kadınlar! İslam'da ekonomik politika, her bireyin temel ihtiyaçlarının bütüncül doyumunu garanti altına almak ve elinden geldiği kadar lüks ihtiyaçlarının karşılanmasına imkân sağlamak temeline dayalıdır. İslam, bireyler toplamına değil her bir bireyi tek tek ele alır. Her bir bireye bir insan olarak bakar. Geciktirmeksizin tüm temel ihtiyaçlarının bütüncül doyumunu karşılamak zorundadır. İkincisi, elinden geldiği kadar lüks ihtiyaçların karşılanmasına olanak sağlar. Bu nedenle İslam'ın ekonomik politikası, sadece ülkedeki yaşam standardını yükseltmek değildir. Aksine her bireyin bu standarttan faydalanmasını garanti altına almaktır. Aralarındaki anlaşmazlıklarda insanlar kendi başlarına bırakılarak sadece ülkeye refah getirmek de değildir. Bugün olduğu gibi o zaman güçlü olan zayıf olanı ezer. İslam'a göre ekonomik sorun, bireylerin servetten yararlanmasına imkân sağlamaktır. İslam, kendisinin ve ailesinin temel ihtiyaçlarını karşılaması için kişiye çalışmayı farz kılmıştır. Çalışamayacak durumda ise ve ona bakacak kişiler de yoksa yükümlülük beytülmale intikal eder. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: مَنْ تَرَكَ مَالاً فَلِوَرَثَتِهِ وَمَنْ تَرَكَ كَلاً فَإِلَيْنَا "Kim bir mal bırakırsa, varislerine aittir. Kim de bir yetim bırakmış ise bize aittir." İşte bu benzersiz yaşam tarzı, sadece Hilafet Devleti olan İslam Devletinin gölgesi altında olur. Kadınlar, onun gölgesi altında izzet ve onur içinde yaşarlar. Müreffeh bir yaşam sürerler. Devlet bu yaşamı temin eder. Bugün olduğu gibi tersi değil. Kadınlar, böyle bir devlete her şeylerini verirler. Parçalanmış ve dağılmış inci dizilerini toplamak ve korumak için hiç bir desteği esirgemezler. Tüm sorunlarının çözümü için İslam ve onun sistemlerini talep ederlerken devleti öylece yıkılışına bırakmazlar. İşte böyle kadınların, ecirleri büyüktür, er ya da geç dünyada bu ecrin mükâfatını elde edeceklerdir. Allah katında olan ise daha hayırlı ve kalıcıdır.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilayeti Kadın Resmi Sözcüsü