حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu
No: TR-BA-2008-RS-TR-0024 |
H. 10 Ramazan 1429 M. Çarşamba, 10 Eylül 2008 |
Ermenistan Ziyareti Gaflet, Azerbaycan Ziyareti Dalâlet, Ama Amerika'ya Uşaklık Hıyânettir
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, hafta sonu Türkiye ile Ermenistan arasında yapılan futbol maçı münasebetiyle Ermenistan Devlet Başkanı Serj Sarkisyan'ın dâvetine icabet ederek Ermenistan'a gitti.
Türkiye ile Ermenistan arasında, genel anlamda üç önemli sorun vardır. Birincisi; Osmanlı Devleti'nin 1915-16 olayları sırasında Ermenileri soykırıma uğrattığı iddiasıdır. Bu iddia gerek şu anda görünürde askıda olan Türkiye-Ermenistan ilişkilerini bozmakta, gerekse buna dayalı olarak Ermeni diasporası Türkiye aleyhinde diğer ülke parlamentolarında soykırım tasarıları çıkarmak için uğraşmaktadır. Ermeni diasporası denilen kesim, bulundukları ülkelerin güdümünde çalışan gruplardan müteşekkildir ve tavırları o devletlerin Türkiye'ye yönelik tavrına göre şekillenmektedir, dolayısıyla onları kontrol etmek zaten mümkün değildir. İkincisi; Ermenistan'ın 1993 yılında Azeri topraklarının beşte birini işgâl etmesiyle başlayan Dağlık Karabağ sorunudur. Üçüncüsü de Ermenistan'ın I. Dünya Savaşı sonrası doğu sınırını belirleyen Kars Anlaşması'nı kabul etmeyerek Sevr Anlaşması'na göre Türkiye'nin doğusunu "Batı Ermenistan" olarak tanımlayıp toprak talebinde bulunmasıdır ki bunu da dönemin Amerikan Başkanı Wilson yapmıştı. Türkiye, bugüne kadar soykırım tezlerini çürütmek için gösterdiği çabalarda ciddi bir başarıya ulaşamamıştır. Çünkü bu Sömürgeci Kâfirlerin kullandığı bir kozdur. Hükümet'in tarih komisyonu kurulması önerisi de Ermenistan tarafınca savsaklanmıştır. Ermenistan devleti, anayasasında belirttiği üzere Türkiye'nin doğusuna "Batı Ermenistan" demekten ve resmî toprak talebi meylinden vazgeçmiş değildir, bunun aksi söylendiğinde ise Ermenistan yöneticilerinin lafta kalan söylemlerinden öte geçmemektedir. Karabağ'ın işgâlinin sona ermesi yönünde de hiçbir ilerleme yoktur ve vazgeçecek gibi de görünmemektedir. Aksine Türkiye, Azerbaycan'ı da susturmak için çaba harcamaktadır ve Ermenistan ziyaretinden dört gün sonra Cumhurbaşkanı Gül, bu kez Azerbaycan'ı ziyaret etmeye hazırlanmaktadır. Oysa Azerbaycan yöneticileri de Amerikan dostu olduğundan, bu ziyaret Azeri kamuoyunda duyulan hoşnutsuzluğu gidermeye dönüktür.
Sonuçta bu ziyaret, Amerika'nın talepleri doğrultusunda yapılmıştır. Çünkü Amerika, Ermenistan'ın Rus nüfuzundan çıkarılmasını, Türkiye ile ilişkiler geliştirilerek Ermenistan'a bir giriş kapısı açılmasını arzulamaktadır. Türkiye, bu utanç verici tavizler tablosu pahasına Amerika'ya böylesi bir hizmetin yanı sıra Ermenistan ile ilişkilerin geliştirilmesine ve Kıbrıs sorununun çözümü yönünde adım atılmasına özel önem atfeden Avrupa Birliği'ne yaranmaya çalışmaktadır ki Amerika'nın Türkiye politikası için oldukça önemli olan müzâkereler ve reformlar kaldığı yerden sürdürülebilsin. Nitekim 03.09.2008'de Beyaz Saray, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başkan George W. Bush arasında yapılan telefon görüşmesinde, "iki liderin, Türk-Ermeni ilişkilerinin ilerletilmesi çabalarına verdikleri desteğin de ele alındığını" açıkladı. Konunun hassasiyetinden ve yaklaşmakta olan yerel seçimler öncesinde kamuoyunda oluşturabileceği rahatsızlıktan ötürü Hükümet, bu ziyarette ön plana çıkmamış, milletvekillerine Ermenistan'a gidiş yasağı koymuş ve Cumhurbaşkanı Gül'ü göndermeyi tercih etmiştir. Bir futbol maçına bağlanan böylesi bir diplomasi (Amerikan ajanlarının anlayacağı dilden soccer diplomacy) gerçekte siyasi zafiyetin ürünüdür ve bu zafiyet, başımızdaki yöneticilerin, İslâm'ın ve Müslümanların azılı düşmanı Amerika'ya tamamen boyun bükmelerinin bir sonucudur.
Yılmaz Çelik
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Resmî Sözcüsü
Türkiye Vilâyeti
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: www.hizb-turkiye.com |
E-Mail: bilgi [@] hizb-turkiye.com |