Hizb-ut Tahrir, Hilafetin yıkılışının 1342-1442 yüzüncü yılında bazı etkinlikler düzenliyor. Etkinliklerin amacı, İslam ümmetine İslami yönetimin yokluğu günahından arınmayı, yüz yıllık zül tozunu silkelemeyi anımsatmak ve Yemen halkına, Hilafetsiz yüz yılın yeterli olduğunu vurgulamaktır.

Recep ayındaki Hilafetin yıkılış trajedisinin yıldönümünde, Hizb-ut Tahrir Emiri Celil Âlim Ata bin Halil Ebu Raşta’nın emriyle ve dünyadaki tüm Hizb-ut Tahrir gençlerinin desteğiyle Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi, küresel bir kampanya başlattı. Kampanya ile İslam ümmetinin çocukları Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafeti kurma çalışmasında parti ile çalışmaya teşvik edilecek. Hizb-ut Tahrir gençleri, iman ve hikmet toprakları olan Yemen’in çeşitli şehirlerinden Hilafetin yıkılışının yüzüncü yıl kampanyasına katılacaklar. Endonezya, Malezya, Pakistan, Bangladeş, Afganistan, Suriye, Irak, Haremeyn, Mısır, Sudan, Kenya, Tanzanya, Somali, Cezayir, Libya, Tunus, Fas, Türkiye, Rusya, Ukrayna, Avrupa, Amerika vb. ülkelerdeki kardeşleri ile eşgüdüm içinde harekete edecekler. İslam ümmetine, İslam hükümlerinin egemen olduğu günlerdeki üstünlük, liderlik ve önderlik hatırlatılacak, Halifenin kalkan olduğu, onu açgözlü ellerden koruduğu, dünya çapında Müslümanların Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Ukab bayrağı altında gölgelendiği günler ve İslami yönetimin yokluğunda İslam ümmetinin maruz kaldığı ayrılık, bölünme ve kayıplar anımsatılacak. Sömürgeci Batı güçlerinin, dini yaşamdan ayıran kapitalizmin, yaratıcıyı ve dini inkâr eden komünizmin, İslam ümmetine musallat olması, aralarında etki alanlarını paylaşmaları, hastalıklı Batı fikirlerine cezbetmeleri ve İslam ülkesinde yönetişim sistemlerini tesis etmeleri nedeniyle İslam hükümleri, siyasi ve ekonomik yaşamdan, dış politikadan ve hayatın her alanından uzaklaştırıldı.

Batı, tek bir ümmet iken Müslümanları parçalamak, elliden fazla devletçiğe bölmek için milliyetçilik, vatanseverlik, ardından da demokrasi fikirlerini aşıladı. Bu, Allah’a, Rasûl’üne ve müminlere ihanet eden bazı Müslüman çocukların elleriyle gerçekleşti. Emirlerine itaat ettiler, Müslüman çocukları birbirlerine kırdırttılar, Müslümanların kutsallıklarını çiğnediler. Hilafet için ayakta duran, oturmayan bir dünyanın ardından Hilafet kayboldu. Hilafetin kaybolmasıyla Ukab bayrağı da kayboldu, gökyüzü dalgalanmasından yoksun kaldı. Yeşil, kırmızı, beyaz ve mavi bayraklar ortaya çıktı. Hilafetin kaybolmasıyla Efendimiz Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e indirilen Şeriat ve İslam yönetimi de kayboldu.

Hilafetin yokluğunda yüz yıldır Yemen, çatışmalardan, kaynakları ve Bab El-Mendeb Boğazı’ndaki stratejik konumu üzerindeki çekişmelerden muzdariptir. Bugün bu çatışma İngiltere ve Amerika arasında kendini gösteriyor. İman ve hikmet topraklarındaki çatışmanın tarafları, Yemen halkının kanını akıtıyor.

Hilafet Devletinin yokluğunda Yemen’in yaşadığı kötü durum ve Batı ülkelerinin tasallutu asla kalkmayacaktır. Hilafetin kurulması, Allah’ın indirdikleriyle yönetimin geri dönmesi ve Batı ülkelerinin etkisi dönmemek üzere Yemen’den çıkarılması müstesnadır. Hizb-ut Tahrir, bu kampanya ile Yemen halkına, iman ve hikmet halkına, özellikle de İslam ümmeti içindeki güç ve kuvvet ehline bir çağrıda bulunuyor, onlara görevlerini hatırlatıyor ve kendisini desteklemeye, Allah’ın dinini üstün kılmak için ellerini ellerine koymaya çağırıyor. Böylece Allah’ın indirdikleriyle yönetimi geri getirme ve Hilafeti kurma çalışmasının öncülerinden olacaklardır. Dünyanın şerefine ve ahiretin sevabına nail olmak için onlara ellerini uzatıyor.