26 Mayıs 2023’teki BM raporu, uluslararası toplum tarafından tanınan Yemen hükümetinin kontrolündeki bölgelerde yarım milyon çocuğun 2023 yılında akut yetersiz beslenme riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Kötüleşen durumun Yemenli çocukları etkileyeceği konusunda uyarıda bulunan Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Gıda Programı tarafından yapılan ortak açıklamaya göre, “Güney illerinde akut yetersiz beslenme durumunun kötüleşmeye devam etmesiyle” bu yıl yaklaşık 500.000 çocuk akut yetersiz beslenmeye, çeyrek milyon hamile ve emziren kadının da akut yetersiz beslenmeye maruz kalacağı tahmin ediliyor.” ^{(Anadolu Ajansı)}

Yoksulluk, yetersiz beslenme, yetersiz ilaç, yaygın hastalıklar, salgın hastalıklar, suçlar, eğitim, sağlık, elektrik, su ve yol gibi temel hizmetlerin çökmesi ve kötü ekonomi, İslam Devleti ve Allah’ın indirdiğiyle yönetimin yokluğunda Yemen halkının yaşadığı en büyük felaketler arasında yer almaktadır. Oysa Yemen, bol ve devasa zengin kaynaklara sahiptir. Ama ajanlar, efendileri Amerika ve İngiltere’ye hizmet etmek için sekiz yılı aşkın bir süredir savaş yürütmektedir. İnsanların hayatı, güdülmesi ya da çıkarları umurlarında değil. Kuzey ve güneydeki hükümetler, insanlardan batıl yolla para toplamanın derdindedir. Bugün kelimenin her anlamıyla Yemen halkı acılar içinde kıvranmaktadır.

Bu ardışık krizler, ciddi şekilde yetersiz beslenen gelecek nesiller üzerinde olumsuz etkiler bırakacaktır. Doğumun ilk iki yılında yetersiz beslenme, çocuklar arasında önemli bir ölüm nedenidir. Yetersiz beslenen çocuklar, gelişim sırasında sağlık sorunları yaşıyor ve akademik tahsil konusunda daha az beceriye sahip oluyorlar. Ayrıca bu çocuklar daha sonra bodur kalıyorlar. Yetersiz beslenmenin kurbanları, gıdaya ulaşmak veya geçimlerini sağlamak ve hatta yeterli eğitim almak için ihtiyaç duydukları görevleri yerine getirme yeteneğinden yoksunlar. Bu, gelecek neslin sağlıksız, verimsiz ve başkalarına bağımlı olacağı anlamına geliyor. İnsanlar, felaketin büyüklüğünün farkında mı?

Yemen halkı üç kıskacın arasında sıkışıp kalmıştır; Birincisi, tek derdi İslam ümmetini ortadan kaldırmak, ülkemizdeki nüfuz mücadelesi vermek ve servetimizi yağmalamak olan Amerika ve İngiltere gibi büyük kapitalist sömürgeci ülkeler.

İkincisi, Amerika yanlısı Suudi Arabistan ve İran ile İngiltere’nin yaramaz çocuğu BAE gibi sömürgeci ülkeler yanlısı bölgesel ülkeler. Üçüncüsü kukla yöneticiler ve liderler; Bunların bir kısmı Aden, Mearib, Hadramut, batı kıyısı, Abu Dabi, Riyad, Kahire ve Ankara otellerinde lüks bir yaşam süserken, bir kısmı da kuzeyde, bazı merkez bölgelerinde, Tahran’daki üniversiteler ve enstitülerde ve güney banliyölerinde çöreklenmişlerdir.

Birleşmiş Milletler ve örgütlerine gelince, ölüleri ve hastaları saymanın ve başka hedeflere ulaşmanın dışında bir dertleri yoktur, Yemen halkının sefalet ve mutsuzluğu umurlarında değildir. Yemen’deki bu savaş, Birleşmiş Milletler’in üyesi iki ülkenin -Amerika ve İngiltere- bir ürünüdür. Savaşın durdurulmasında hiçbir rol oynamayan, aksine çatışmayı körüklemek ve sömürgeci planlarını uygulamak için çalışan bu iki ülke ABD ve İngiltere, kolları ve örgütleri aracılığıyla ülkenin kafir Batıya bağımlı hale gelmesini sağlamışlardır. Bu örgütlerden en önde gelenleri, açıklamanın girişinde bahsedilen bu raporun düzenlenmesinde yer alan kuruluşlardır. İnsanların saçma sapan savaşa duyduğu öfkeyi gidermek için Dünya Gıda Programı aracılığıyla çatışma bölgelerine -bazılarının insan tüketimine uygun olmadığı ortaya çıkan- yardım ve gıda dağıtımında bulunulmuştur. Hatta insanların ihtiyaçlarını istismar eden çatışmanın araçları, bu yardımları bile dizginlerini satın almak için dağıtmışlardır. Anne ve çocukluk örgütü UNICEF ise aile planlaması ve doğum kontrol programlarına devam etmiş, savaş ve hastalıklarla insanların üremesini sınırlamak için çalışmıştır. Gıda ve Tarım Örgütü “FAO” aracılığıyla yerli tohumlar yok edilmiş, ülkeye GDO tohumları sokulmuştur. Ve daha nice suçlar. En önemlisi, hastalığı insan koyunlarına bulaştıran hastalıklı koyunların dağıtılmasıdır.

Ey Yemen halkı! Köklü çözüm, İslam’ı uygulayan bir devlet kurmak için bizimle birlikte çalışmaktır. Hilafet sömürgeci kâfirin ellerini ve araçlarını kesecek, malları ve menfaatleri tebaanın tüm bireylerine dağıtmak da dahil olmak üzere Allah’ın emrettiği şekilde işlerini güdecek, her bireyin yiyecek, içecek ve barınak gibi temel ihtiyaçlarını karşılayacak, lüks ihtiyaçlarının karşılanması için olanak sağlayacak, toplumun temel ihtiyaçlarını giderecek ve bunun da ötesinde insanların, Allah’ın razı olacağı bir amaç için yaşamalarını sağlayacaktır. Bu, bir hayal değildir, biz her türlü hazırlığı yaptık ve kurulacak bu devlet için kapsamlı ve eksiksiz bir vizyon hazırladık. Hizb-ut Tahrir’in hazırladığı anayasa taslağının linki aşağıdadır. Hizb bir devlet ve nesil inşa edecek, ümmeti bağımlılık dehlizinden kurtaracaktır.

https://www.hizb-ut-tahrir.info/ar/index.php/resources/hizb-resources/21203.html

Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

فَإِن تَنَازَعْتُمْ فِي شَيْءٍ فَرُدُّوهُ إِلَى اللهِ وَالرَّسُولِ“Eğer bir şeyde çekişirseniz, onu Allah’a ve Peygambere götürün.” ^{[Nisa 59]}

Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devleti, İslam yönetimine geri dönmenin, Yemen halkını ve dünyayı içinde bulunduğu durumdan kurtarmanın yegâne yoludur. Öyleyse onu kurmak için çalışanlarla ele ele verin.