ABD Savunma Bakanlığı Pentagon Sözcüsü Jeff Davis, ABD’nin Arap koalisyon güçleri ile Mukalla ve çevresinde konuşlanmış Yemen güçlerine “sınırlı destek” verdiğini söyledi. Desteğin, planlama, hava gözetleme, istihbarat toplama, tıbbi destek, yakıt ikmal, deniz önleme harekâtını kapsadığını ifade etti. Küçük bir ekibin de sadece lojistik destek sağlayacağını kaydetti. Yemen’de ABD özel kuvvetlerinin varlığı hakkında konuşmayı reddeden Davis, ülkesinin Amfibi Saldırı Gemisi “USS Boxer” ve bölgede bünyesinde “USS Gravela” ve “USS Gonzalez” destroyeri bulunduran 13. Marine Birliği dâhil Körfez bölgesine birkaç gemi gönderdiğini söyledi. Geçen ayın 24’nde koalisyon güçleri desteğinde Yemen kuvvetleri, yaklaşık bir yıldır “El Kaide” nin kontrolü altındaki ve Hadramevt eyaletinin başkenti Mukalla’ya girmeyi başardılar. Husiler yanlısı “el-Mesire” uydu kanalının “özel kaynaklar” aktardığına göre ABD ordusuna bağlı 15 “Apache” tipi helikopter ile beş “Black Hawk” tipi helikopter el-İnad üssüne ulaştı

Yemen, Allah’ın bahşettiği stratejik konumu ve çeşitli zenginliklerinden ötürü yıllardır nüfuz ve zenginlik için çatışan açgözlü sömürgecilerin ilgi odağı haline gelmiştir. İşte kumpas kurmak, ajan devşirmek, fitne ekmek, mezhepçilik ve bölgecilik fitnesini körüklemek ve Yemen halkı arasında savaşı kışkırtmakla yetinmeyen İslam ve Müslümanlar düşmanı Amerika, şimdi de terörle mücadele bahanesiyle Yemen topraklarını kirletmek için geliyor. Oysa terörün anası da teyzesi de Amerika’dır. Çatışan taraflar - Hadi ve destekçileri ile Husi ve müttefikleri - hem egemenlik türküleri söylüyorlar, Amerikan karşıtı sloganlar atıyorlar ya da Yemen’i İran’ın etkisinden ve planlarından kurtarmaya çağırıyorlar hem de ABD işgaline sevinç çığlıkları atıyorlar, memnuniyetle karşılıyorlar. Utanmadan Amerikan askerlerine tezahürat yapıyorlar!

Amerikan veya İngiliz kâfirinin maşası olan çatışmacı tarafların bu durumuna hiç mi hiç şaşırmıyoruz. Çünkü sömürgeci güçlerin ülkeye girişine ortam hazırladılar ve bunun için Yemen halkını uysallaştırdılar. Söyledikleri egemenlik türkülerini ve inandıkları sloganları sanki bilmezmiş gibi bir kenara attılar. Dahası Amerikan yapımı olarak bas bas bağırdıkları terörle mücadelede işbirliği için bir araya geldiler. Bazıları da Yemen halkını kandırmak için ABD işgalinin kabul edilemez olduğunu söylediler. Ama heyhat, silahlarını sömürgecilik ve askerlerine doğrultmak yerine hizmet etmek için birbirleriyle yarışıyorlar.

Terör bahanesi altında Yemen’de devam eden İngiliz-Amerikan sömürgecilik çatışması, açık ve nettir. Her iki devlet de Yemen’de kendi varlığını perçinlemek istiyor. Bunun için hummalı bir yarış içindeler. Dizginler kontrol altına alına kadar veya pastanın paylaşımı üzerinde anlaşana kadar nüfuz ve zenginlik için yarış devam edecektir.

Ey Yemen halkı!

Çatışan ve savaşan tarafların durumu, işledikleri suçlar ve kim için çalıştıkları apaçık ortadadır. Siz çeşitli gerekçe ve sloganlarla ateşi körüklenen savaşın sadece bir yakıtısınız. Sömürgeci güçlerin ülkenize hangi amaçla geldiklerini biliyorsunuz. Eğer çatışan ve savaşan taraflardan biri gerçekten samimi olsaydı, aralarındaki savaşı durdurur ve hep birlikte sömürgeci kâfirleri ülkeden kovarlardı. Allah’ın Şeriatına başvururlar ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurarlardı. Ama nerede? Bunlar, ülke ve halkı kemiren güvedir. Politika kemiricileridir. Utanmadan bir de aralarındaki savaştan zafer ve şehitlik algısı yaratıyorlar. Düşmanlara karşı ise şairin de dediği gibi şöyledirler:

Bana karşı aslan, ama savaşta bir devekuşu... Kanarya kuşunun ötüşünden bile ürken boz renkli bir deve kuşu.

Sömürgeci ABD kuvvetlerinden Yemen topraklarına pek hayır gelmez. Amerika’nın, Afganistan, Irak, Somali ve başka ülkelerde işlediği cürümler tüyler ürperticidir. Bütün bunlar, bu günlerde entrikacı İngilizlerin desteğiyle hain Arap ve Türkler tarafından ilga edilen ve yıkılan Hilafet Devletinin yıldönümünün Müslümanlarca ihya edildiği bir zamanda oluyor.

Ey iman ve hikmet halkı!

Ümitler, size bağlı. Dininize ve ölüm kalım davanıza olan bilincinize bağlıdır. Bu olmak ile ölmek davasıdır. Haydi, komplocuları deşifre etmek ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurmak için sadık çalışanlarla çalışmaya koşun. Hilafet, kanınızı ve onurunuzu korur, sömürgeci kâfirlerin nüfuzunu ülkeden söküp atar. Kuşkusuz bu, itaatkâr bir kavim için bir uyarıdır.