Salı, 01 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/03
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

بسم الله الرحمن الرحيم

NATO’nun Kuveyt Üzerinden Geçiş Anlaşmasını Onamak Büyük Bir Felaket ve Ciddi Meseledir!

Ümmet Meclisi onayından sonra bir kaç gün önce de Kuveyt hükümeti, NATO ile varılan anlaşma uyarınca NATO askerlerinin Kuveyt üzerinden geçişini kolaylaştıran anlaşmayı onayan bir yasa çıkardı. 7 Mayıs 2017 tarihli Kuveyt El Enba gazetesi, 19 maddelik anlaşmanın yanı sıra açıklayıcı müzekkereyi de yayımladı.

Böylece gün be gün İslam ülkesinin bu güzide toprağı, Amerika ve diğer kâfir ülkelerin çıkarları ve İslam ülkesindeki hegemonyalarını perçinlemek için kullanılmaktadır. Amerika ve İngiltere ile imzalanan meşum güvenlik anlaşmaları yetmiyormuş gibi şimdi de NATO ile transit geçiş ve dokunulmazlık anlaşması imzalandı! Şaşkınlık ve hayal kırıklığı içindeyiz. Bu felaket anlaşmaları, tartışılmaksızın, sorgusuz sualsiz, muhalefetsiz kimsenin haberi olmadan yasalaşıyor! Eğer Amerika ve müttefiki NATO’nun, İslam ve Müslüman düşmanı olduğunu bilmiyorsak, bu bir felakettir. Yok, biliyorsak, bu daha büyük bir felakettir!

NATO ile kurulacak meşum ittifakın sonuçları hakkında halkımızı pek çok kez uyardık. Bu bağlamda Hizb, ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell’in Kuveyt ABDnin NATO dışı en önemli müttefikidiraçıklamasının ardından 21 Eylül 2003 tarihinde bir bildiri yayınlamıştı. Bildiride demişti ki Kuveyt, Allah korusun, Amerikanın en önemli müttefiki olursa, bu hâkimiyetin sonunun nere varacağı bilinmez. Bu askeri hegemonyayı Müslümanların parası ile finanse etmek tam bir ironidir. Bu askeri varlık, iki ülkenin ortak çıkarınadır iddiasıyla asker ve ekipman onlardan, para ve destek bizden. Kuveyti müttefik seviyesine çıkaran gerçek işte bu olsa gerek. Ülkedeki Amerikan askeri varlığı, stratejik bir varlıktır. Bu askeri varlığın büyüklüğü, türü ve süresini ABDnin bölgesel stratejik planları belirleyecek.”

Bu yeni anlaşma ideolojik açıdan iğrenç bir anlaşmadır. Detayları ise iğrençliği iyice artırmaktadır!

Dördüncü maddede şöyle geçmektedir: Kuveyt sınırlarında bulunan gemi veya uçaklar dâhil NATO güçleri, personeli ve mühendislerin güvenlik ve emniyetini korumak için alınan önlemlerin masraf ve maliyeti Kuveytli yetkililerce karşılanacak. Geçiş sırasında sunulan tüm fiziksel hizmetler de yine Kuveytli makamlarca karşılanacak.

Altında maddede ise şöyle geçmektedir: Diplomatik ilişkileri belirleyen Viyana Sözleşmesinin 37. Maddesinin 2. Bendi uyarınca idari ve teknik personel için sağlanan ayrıcalıklar, dokunulmazlıklar ve kolaylıklar NATO güçleri, personeli ve mühendisleri için de sağlanacak.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de anlaşma ile NATO’nun bölgede daha aktif ve etkili çalışmasının sağlanacağını dile getirdi. Tabii ki, bu anlaşma ve benzerlerinin maskesi, terörle mücadeledir. Bu maske ve sloganın yalan ve saptırmak amacıyla olduğu artık bir sır değil. Amerika ve müttefikleri, yandaşları, İslam ve Müslümanlar ile mücadele gerçeğini örtbas etmek için çalışıyorlar. Bölge halklarının sömürgeci Batı boyunduruğundan kurtulma yönünde çektikleri özlem ve hasrette bir sır değil. Küfür ile İslam arasındaki çatışma, günden güne belirginleşiyor. Amerika ve müttefikleri, kuklaları, İslami dirilişe kürtaj yapmak için bu çatışmada her türlü araç ve enstrümanı kullanıyorlar. Darbe, katliam ve yıkım için teyakkuzda olmak kastıyla bugün NATO, Kuzey Atlantik’ten Ortadoğu’ya kayıyor!

Başta Amerika olmak üzere kâfir ülkelerin projelerinin ülkemizde uygulanmasını niye kabul ediyoruz?

Ey Müslümanlar!

Amerika ve diğer kâfir ülkelerin ülkemiz üzerindeki hegemonyası, büyük bir cürümdür. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَلَن يَجْعَلَ اللّهُ لِلْكَافِرِينَ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ سَبِيلاً “Allah müminler üzerinde kâfirler için asla bir yol kılmayacaktır.[Nisa 141] Ülkemizin, Müslüman ülkeleri vurmak için bir askeri üs ve hareket noktasına dönüşmesi, büyük bir günahtır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَتَعَاوَنُواْ عَلَى الْبرِّ وَالتَّقْوَى وَلاَ تَعَاوَنُواْ عَلَى الإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ “Birr ve takva üzerine yardımlaşın. Günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın.” [Maide 2] NATO’ya destek olmak da büyük bir suçtur. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لاَ تَتَّخِذُوا عَدُوِّي وَعَدُوَّكُمْ أَوْلِيَاء “Ey iman edenler! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları dost edinmeyin.[Mümtehine 1] Müslüman katliamı, sürgün ve sindirme konusunda kâfire ortak olmak, büyük bir cürümdür. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَمَن يَقْتُلْ مُؤْمِناً مُّتَعَمِّداً فَجَزَآؤُهُ جَهَنَّمُ خَالِداً فِيهَا وَغَضِبَ اللّهُ عَلَيْهِ وَلَعَنَهُ وَأَعَدَّ لَهُ عَذَاباً عَظِيماًKim bir mümini kasten öldürürse, cezası içerisinde ebedi kalmak üzere cehennemdir. Allah ona gazap eder ve lanet eder. Onun için büyük bir azap da hazırlamıştır.” [Nisa 93]

NATO ile bu yeni anlaşma ve kâfir devletler ile diğer güvenlik anlaşmaları ve askeri ittifaklar da büyük bir günahtır. Ret ve inkârın yanı sıra acilen feshedilmesi talep edilmelidir. Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

وَالّذِي نَفْسِي بِيَدِهِ لَتَأْمُرُنّ بالمَعْرُوفِ، وَلَتَنْهَوُنّ عَنِ المُنْكَرِ، أو لَيُوشِكَنّ الله أَنْ يَبْعَثَ عَلَيْكُمْ عِقَاباً مِنْهُ ثُمَ تَدْعُونَهُ فَلا يَسْتَجِيبُ لَكُمْ “Nefsim elinde olana yemin derim ki ya marufu emreder, münkerden nehyedersiniz ya da Allah katından size bir ceza gönderir de sonra Ona dua edersiniz ama size icabet edilmez.[Ahmed]

إن من أمتي قوماً يُعطَون مثل أجور أولهم يُنكرون المنكر “Ümmetimden öyle bir kavim vardır ki kendilerine öncekilerin sevabı misliyle verilecek ve münkeri reddedeceklerdir.[Ahmed]

Ey Müslümanlar!

Kâfirler, Müslüman ülkelerde serbestçe dolaşıyor, cesareti olduğu için değil, bizim çaresizliğimizden diye defalarca söyledik. Çaresizliğimizin başlıca nedeni de, Müslümanları La ilaha illallah sancağı altında toplayan, kanlarını, kutsallarını ve ülkelerini koruyan, onurlarını savunan Raşidi Hilafetin yokluğudur... Ebu Hurayra’dan rivayet edildiğine göre Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ، يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ، وَيُتَّقَى بِهِ “İmam ancak bir kalkandır. Arkasında savaşılır ve onunla korunulur.[Muslim]

Allah Subhânehu Teâlâ şöyle buyurmaktadır.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لاَ تَتَّخِذُوا الَّذِينَ اتَّخَذُوا دِينَكُمْ هُزُوًا وَلَعِبًا مِنَ الَّذِينَ أُوتُوا الْكِتَابَ مِنْ قَبْلِكُمْ وَالْكُفَّارَ أَوْلِيَاءَ وَاتَّقُوا اللَّهَ إِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِنِينَ“Ey iman edenler! Sizden önce kendilerine Kitap verilenlerden dininizi alay ve oyun konusu edinenleri ve kâfirleri dost edinmeyin. Allah’tan korkun; eğer müminler iseniz.” [Maide 57]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Kuveyt Vilâyeti


H. 14 Şa'bân 1438
M.  Perşembe, 11 May 2017

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER