بسم الله الرحمن الرحيم
Bek-Abad Olayı: İşkence ve Uyduruk Suçlamalar
Kırgız Ulusal Güvenlik Servisi, Suzak iline bağlı Bek-Abad köyünde 16 ve 19 yaşlarındaki iki genç kızı farklı yerlerde ulusal bayrağı değiştirmek suçlamasıyla gözaltına aldı. 31 Mayıs ve 4 Haziran tarihlerinde yapılan incelemelerin ardından aynı olayla ilgili olarak 4 Müslüman kız kardeş hakkında da soruşturma başlatıldığı öğrenildi.
Özel kaynaklardan alınan bilgiye göre, olayla ilgili gözaltına alınan kızlardan birinin 45 yaşındaki annesi, kızını zalimlerin elinde yalnız bırakmamak amacıyla nezarethanede yattığı ifade edildi. Ayrıca, bir kızın 29 yaşındaki amcasının da darp edildiği ve elektrikli işkenceye maruz kaldığı belirtildi. Ardından işkence yapılan amcasının kaydını kız çocuğuna gösterdiler ve aynısını yapmakla tehdit ettiler. Yaşadığı korku ve travma nedeniyle genç kız, suçu itiraf etmek zorunda kaldı ve güvenlik güçlerinin istediklerini yerine getirdi. Görgü tanıklarının ifadesine göre sanıklar, işkenceye ve güvenlik güçlerinin şiddetine maruz kaldılar.
Birkaç gün önce Kırgız Ulusal Güvenlik Servisi, aynı köyde Hizb-ut Tahrir üyelerini asılsız suçlamalarla gözaltına aldı. Özellikle iki gün önce provokatif eylemlerini gerçekleştirmek amacıyla olayın yaşandığı alanlardaki kameraları kapatan güvenlik servisi yetkilileri, bilgileri manipüle ederek olayı Hizb-ut Tahrir’in üzerine yıkmaya çalıştılar.
Bütün bunlardan yöneticilerin, provokatif eylemlerle İslam ve Müslümanlarla mücadeleyi tırmandırmaya karar verdikleri sonucuna varabiliriz. Hizb-ut Tahrir, siyasi bir partidir, yöneticilerin yolsuzluklarını ve kötü yönetimlerini ifşa eder. Bu nedenle yöneticiler daha da diktatörleştikçe parti üyelerine sahte suçlamalar yönelttikleri ve zulümlerini artırdıklarını görüyoruz. Maalesef zalimler Müslüman kardeşlerimizi serbest bırakmadılar ve provokatif eylemlerinin kurbanı yaptılar.
Ey yöneticiler! Genç kızları hapse atarak yönetim becerisizliğinizi haklı çıkarmaya mı çalışıyorsunuz? Sadece kız çocuklarına mı aslan kesiliyorsunuz? Müslümanların şeref ve onuruna saldırmak, kendilerini Müslüman gören ve bayramlarda en ön saflarda namaz kılan yöneticilere yakışıyor mu?
Kırgız toplumu her geçen gün dinine daha fazla yöneldiği ve İslam’ı bir ideoloji olarak görmeye başladığı için çabalarınız başarısız olmaya mahkûm. Kırgız halkı gerçekle yalanı ayırt edebilecek kapasitede. Hükümetin alçakça eylemlerinin peşinden gitmeyecektir.
Hizb-ut Tahrir, zalimlerin zulmüne aldırış etmeksizin İslami hayatı yeniden başlatma çalışmalarına devam edecektir. Zorba Kerimov’un hapishanelerinde acımasız işkenceler gördükleri için sakat kalan binlerce kardeşimizin hikayesi bunun kanıtıdır.
Yöneticiler, birçok rejimin Hizb-ut Tahrir’e zulmetmeye çalıştığını, ancak Allah’ın lütfu sayesinde başarısız olduklarını anlamalıdırlar. Dolayısıyla gözaltılar Hizb-ut Tahrir üyelerini durdurmaktan ziyade hedeflerine ulaşma yolunda güçlerine güç katacaktır. Biz, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in şu sözlerine yürekten inanıyoruz:
لَاتَزَالُطَائِفَةٌمِنْأُمَّتِيعَلَىالدِّينِظَاهِرِينَ،لِعَدُوِّهِمْقَاهِرِينَلَايَضُرُّهُمْمَنْخَالَفَهُمْإِلَّامَاأَصَابَهُمْمِنْلَأْوَاءَحَتَّىيَأْتِيَهُمْأَمْرُاللهِوَهُمْكَذَلِكَ“Ümmetimden bir grup, din üzere galip olmaya devam eder. Düşmanlarına galiptirler, muhalefet edenler onlara zarar veremezler. Ancak onlara birtakım sıkıntılar isabet eder. Onlar, bu hal üzere iken Allah’ın emri gelir.”
Bu nedenle baskı ve yıldırma politikası, Hizb-ut Tahrir üyelerinin İslami hayatı yeniden başlatma kararlılık ve iradelerini dumura uğratamayacaktır. Tiranlar, gönüllerindeki yangın ve ateşi asla söndüremeyeceklerdir. Zira başarı ve zafer Allah katındadır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:
وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُم فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَى لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْناً يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئاً وَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَلِكَ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ“Allah, içinizden, iman edip de Salih ameller işleyenlere, kendilerinden öncekileri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaatte bulunmuştur. Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Artık bundan sonra kimler inkâr ederse, işte onlar fasıkların ta kendileridir.” [Nur 55]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Kırgızistan
H. 7 Zilhicce 1445
M. Perşembe, 13 Haziran 2024