بسم الله الرحمن الرحيم
Şuan ki Umutsuzluk Aşaması, Şiddetlenen Beladan Önceki Zaferin Müjdecisidir
Tüm dünyanın gözleri önünde Şam halkına karşı işlenen son suç, zoraki tehcirdir. Bu dünya için insan hakları söylemi, insanlığa karşı işlenen suçları örtmek üzere kullanılan bir incir yaprağıdır. Bu devrimin birincil düşmanı, cani Beşşar Esed’i kendisinin ileri karakolu yapan uluslararası toplumdur. Şam devrimi, kapıları çaldıktan sonra o kapıların rahmet kapıları olduğunu sandı, oysa onlar azap kapılarıydı. Sonra Rahmanın kapısından başka çalınacak bir kapı olmadığını fark etti. Rahmanın kapısı ise izzet ve hâkimiyet kapısıdır, zafer ve galibiyet o kapıdan gelir.
Müzakere ve ateşkesin bir ürünü olan katliam, yıkım ve tehcir ile yakın uzak ülkelerin ihanetinden sonra düşman, umutsuzluk, boyun eğme, teslimiyet ve zillet zehrini zerk etmek için halkın gönlüne sızdı. Belki bu silah, yıkıcı füzelerden, varil bombalarından ve iğrenç entrikalarından daha ölümcüldür. Vehn ve zayıflık, ölümcül bir hastalıktır. Bu hastalığa yakalanan bir ümmet, helak olmaya mahkûmdur. Bu nedenle Kuran, bu hastalığın ancak kâfir bir milletin karakteri olduğunu belirtti. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
إِنَّهُ لاَ يَيْأَسُ مِن رَّوْحِ اللّهِ إِلاَّ الْقَوْمُ الْكَافِرُونَ“Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah’ın rahmetinden ümidini kesmez.”[Yusuf 87]
وَمَن يَقْنَطُ مِن رَّحْمَةِ رَبِّهِ إِلاَّ الضَّآلُّونَ“Rabbinin rahmetinden, sapıklardan başka kim ümit keser?”[Hicr 56] Müminler, dinleri ile güçlüdür ve Allah’ın dinine yardım edeceğinden emindirler. Batıl, ne kadar yücelirse yücelsin, ne kadar büyüklenirse büyüklensin, zafer ve hâkimiyet İslam ümmetindir. İslam ümmeti, İslami Hilafetin gölgesi altında mesut ve bahtiyar bir hayat sürmüştür. İzzet devleti sayesinde izzeti yakalamış, dünyanın ve milletlerin efendisi olmuştur. Öyle ki Doğu ve Batının kralları Müslümanlardan korkmuş, saldırmak istediklerinde bin kez düşünmüşlerdir.
Ey İslam’ın kalbi Biladu’ş Şam Müslümanları! Sponsorlar parası sevdalısı grupların, devriminize tehdit teşkil ettiğini artık fark etmiş olmalısınız. Minberlere çıkıp bilgisiz yere ahkâm kesen, arzularına göre fetva veren düzenbazların devrime verdiği tehlikeyi de fark etmiş olmalısınız. Yine devriminizin, Raşidi Hilafeti kurmak, samimi, dürüst ve uyanık bir siyasi liderlik edinmek için hem aranızda hem de Rabbinizle bir misaka muhtaç olduğunu da fark etmiş olmalısınız. O siyasi liderlik, ümmet ve güç ehlinin enerjisini rejimi devirmeye ve İslami yönetim kurmaya yönlendirecektir. Bu bilinç ve uyanıklık, zaferin anahtarı, bölgeleri kaybetmiş olmasına rağmen devrimin gücü ve ilerleyişinin bir kanıtıdır. Devrim, bir düşüncedir. Korku duvarını kırmakla başlar ve sömürgecilerin inşa ettiği eski rejimleri devirmekle de sona erer. Kuşkusuz Allah Subhânehu ve Teâlâ, er ya da geç düşmanınızı helak edecektir. Bu, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın bir sünnetidir. Allah Subhânehu ve Teâlâ bu sünneti Peygamberleri üzerinden icra etmiştir. Zafer öncesi bela şiddetlenir. Onun için uğrunda devrime kalktığınız hak üzerinde sebat edin. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
حَتَّى إِذَا اسْتَيْأَسَ الرُّسُلُ وَظَنُّواْ أَنَّهُمْ قَدْ كُذِبُواْ جَاءهُمْ نَصْرُنَا فَنُجِّيَ مَن نَّشَاء وَلاَ يُرَدُّ بَأْسُنَا عَنِ الْقَوْمِ الْمُجْرِمِينَ“Nihayet peygamberler ümitlerini yitirip de kendilerinin yalana çıkarıldıklarını sandıkları sırada onlara yardımımız gelir ve dilediğimiz kimse kurtuluşa erdirilir. Suçlular topluluğundan azabımız asla geri çevrilmez.” [Yusuf 110] Yani nihayet peygamberler, kavimlerinin kendilerine uymaktan ümitlerini yitirip de onlar tarafından tasdik edilmeyerek yalanlanacaklarını sandıkları bir sırada Allah’ın yardımı geliverir. Yani şiddetin had safhada olduğu bir sırada Allah’ın yardımı geliverir. Bütün bunlar, peygamberlerin davetlerinde karşılaştıkları sıkıntıdan ötürüdür. Onun için Müslüman, Allah’ın rahmetinden asla ümidi kesmez. Zulüm ve şiddetli eziyetlerinden ötürü insanların kendisine icabet etmesinden ümidi keser ancak... Bütün bunlar gösteriyor ki, sıkıntının peşi sıra sevinç gelir. Gecenin karanlığı, şafağın aydınlığının habercisidir... Bu yüzden ey Şam Müslümanları! Hak üzerinde sebat edin. Allah Subhânehu ve Teâlâ, kendisine yardım edenlere mutlaka yardım eder. Allah Subhânehu ve Teâlâ, Aziz ve Hâkimdir.
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Suriye Vilâyeti
H. 2 Ramazan 1439
M. Cuma, 18 May 2018