Bugün, 14 Eylül 2022 Çarşamba günü şehitlerin efendilerinden biri olduğunu umduğumuz Numan’ın babası olan saygın Şeyh Said Emin Said Amun, 89 yaşında vefat etti. Cenazesi Taşkent saatiyle 14.00’de defnedildi.

Bu bağlamda Hizb-ut Tahrir / Özbekistan olarak biz, bu mübarek ailenin tüm bireylerine en derin taziyelerimizi sunuyoruz.

Allah rahmet eylesin merhum, evlatlarını ve torunlarını en güzel şekilde yetiştirmiş, onları bu memleketin en eğitimli ve en zeki insanları haline getirmiştir. Kısacası bu büyük insan, bu ümmetin geçmişte olduğu gibi büyük âlimler yetiştireceği hayaliyle yaşamıştır. Bir şehre gittiğinde, verebileceği en güzel hediyenin kitap ve gazeteler olduğunu düşünerek, yanında getirdiği gazete ve kitapları akrabalarına hediye ederdi.

Bu büyük insandan bahsetmişken, 1938’de dünyaya gelen ve 2012’de vefat eden eşi Ümmü Numan Saidaminova Dilbarkhan’dan bahsetmemek mümkün değil. Çok sevdiği oğlunun ölümü onu derinden etkilemişti. Numan, bu mübarek ailenin en erdemli oğlu olduğu için, rejim yetkilileri tarafından uygulanan barbarca işkenceler altında şehit düşmesi tüm aile bireylerini derinden yaralamıştı. Ümmü Numan, ruhu şad olsun, oğlunun taşıdığı davete hürmet eder, davet arkadaşlarına da çok saygı duyardı, her dua ettiğinde onları duasından eksik etmezdi.

Bu Salih ebeveynin ellerinde yetişen Numan, zalimler karşısındaki sebatıyla İslami hayata yeniden başlatmak için çalışan arkadaşları için şahane bir örnektir. 1972 doğumlu Numan, 2000’de sorgusu sırasında gördüğü işkence esnasında 28 yaşındayken şehit düşmüştür. Salih amellerin en güzelini seçmiş, en basiti ve en kolayı ile yetinmemiştir. Sorgusuna ve işkencesine katılan subaya sarf ettiği şu nefret dolu sözler, zalimleri çılgına çevirmiştir: “Sen kim oluyorsun da beni sorguluyorsun. Yüzüne tükürmeyi bile düşünüyorum ama tükürüğüme yazık?”

Ey aziz kardeşler! Bugün bu yiğit genci yetiştiren babası, hakkın rahmetine kavuşmuştur. Bu ebeveyne rahmet ve mağfiret etmesini, o ikisini sevgili oğulları şehit Numan ile Firdevs cennetinde buluşturmasını ve bu mübarek aileye Numan gibi nice evlatlar nasip etmesini Cenab-ı Hakk’tan niyaz ederiz.

Sonuç olarak, biz sadece Yüce Rabbimizin hoşnut olacağı şeyi söyleriz.

إِنَّا للهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعُونَ “Biz şüphesiz Allah’a aitiz ve şüphesiz O’na döneceğiz” derler.” ^{[Bakara 156]}