20 Ocak 2016 Çarşamba günü bazı Hint medyası, Hindistan istihbarat teşkilatının Hizb-ut Tahrir / Bangladeş’in Hindistan’da “bomba ve intihar saldırıları” planladığına dair uyarı da bulunduğunu iddia etti. Hizb-ut Tahrir / Bangladeş Vilayeti Medya Bürosu olarak biz, uydurma, yalan ve art niyetli bu tür iddiaları şiddetle kınıyoruz.

Hindistan devleti tarafından ortaya atılan bu iddialar, açıkça iftiradır. Çünkü Hizb-ut Tahrir, barışçıl siyasi bir partidir. Fikri ve siyasi çalışma yapar. Müslüman ülkelerde Nübüvvet metodu üzere Hilafeti yeniden kurmak için çalışır. Bu konuda motamot Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in siyasi metodolojisine bağlıdır. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem, İslam Devletini kurmak için fikri ve siyasi çalışma yapmıştır. Parti, şiddet eylemlerine asla başvurmaz. Bu, dünyaca bilinen bir gerçektir. Partinin çalışma yaptığı herhangi bir yerde onun silahlı kanadına rastlamak olanaksızdır. Partinin, Hint Mücahitleri, Laşkari Tayyibe, Ceyşu Muhammed veya benzeri silahlı örgütlerle hiç bir bağlantısı yoktur.

Hindistan devletinin ortaya attığı asılsız iddiaların arkasında yatan gerçek neden, İslam’a ve siyasal İslam davetine karşı güdülen art niyettir.

تَجِدَنَّ أَشَدَّ النَّاسِ عَدَاوَةً لِلَّذِينَ آمَنُوا الْيَهُودَ وَالَّذِينَ أَشْرَكُوا “İnananlara en şiddetli düşman olarak, insanlardan Yahudileri ve Allah’a eş koşanları bulursun.”^{[Maide 82]}

Müşrik Hindu devleti, Hizb-ut Tahrir’in Hilafeti yeniden kurmak için güçlü adımlarla ilerlediğini kendi gözleriyle görüyor. Bir bahane oluşturarak Bangladeş’in işlerine müdahil olmak ve Hilafet davetçilerine karşı ajanı zorba Hasina rejiminin elini güçlendirmek amacıyla bu tür uydurma iddialardan medet umuyor. Hindistan devleti, bir yandan güçlü İslam daveti yürüyüşünü görmezden gelirken, öbür yandan Hilafetin yeniden hayat sahasına dönüşünü önlemek için seferber oluyor. Ama Allah’ın izniyle bu çabalar, başarısız olmaya mahkûmdur:

وَقَدْ مَكَرُوا مَكْرَهُمْ وَعِنْدَ اللَّهِ مَكْرُهُمْ وَإِنْ كَانَ مَكْرُهُمْ لِتَزُولَ مِنْهُ الْجِبَالُ “Hilelerinin cezası Allah katında (malum) iken, onlar, tuzaklarını kurmuşlardı. Hâlbuki onların hileleriyle dağlar yerinden gidecek değildi!” ^{[İbrahim 46]}