حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Britanya
Medya Bürosu
No: BR–BA–2018–MB–TR–15 |
H. 22 Şa'bân 1439 M. Salı, 08 May 2018 |
Siyonist Varlığı Eleştirmek Anti-Semitizm Değildir Laik Gazeteciler, İslamofobiyayı Kışkırtıyor, Batı Sömürgeciliği ve Siyonist İşgale Eleştirileri Önlemek için Anti-Semitizm Suçlamalarını Kullanıyor
Gazeteci Melanie Phillips, Sunday People adlı bir televizyon programında görüşlerini dile getirdi. Programda Phillips, İslamofobi’nin meşru eleştiriyi engellemek için Müslümanların arkasına saklandığı bir sis perdesi olduğunu söyledi. Phillips, gazeteci meslektaşlarının her gün Müslümanlara karşı kışkırttıkları gerçek ve sistematik nefret dolu görüşlerini görmezden geldi. İrrasyonel nefret temelli Anti-Semitizm düşüncesinin yanlış olduğunu söyleyen Phillips, Müslüman topluluğun böyle bir korumayı hak etmediğini ve düzenli eleştirilere açık olması gerektiğini belirtti.
Birileri, fikir ve inançların tartışma ve münakaşaya açık olması gerektiğini söyleyebilir. Ancak bu liberal laik toplumda, İslam ve Müslümanlar ile ilgili tartışma her zaman tek yönlü olacaktır. Çünkü eğer izin verilse, hak, laik ideolojinin çürük ve bozuk fikirlerine her zaman üstün gelecektir. Phillips gibi gerçek tartışmalardan korkan gazeteciler, kutsal toprakların işgalcisi Siyonistlere yöneltilen herhangi bir eleştiriyi Anti-Semitizm olarak adlandıracaktır. Batının laik inançlarını, değerlerini ve yurtdışındaki baskıcı politikalarını eleştirmeyi önlemek için Anti-Semitizm’i bir sis perdesi olarak kullanıyorlar.
Müslümanların Siyonist işgal karşıtı olması hiç de şaşırtıcı değil. Zira arazileri gasp edilen kutsal topraklardaki Müslümanlardır. Siyonist işgal için doğru ve adil çözüm İslam’dadır. Çünkü Müslümanlar, sorumluluk sahibi adil ve güvenli bir yaşam biçimini miras aldılar. Batılı sömürgeciler, bu yaşam biçiminin hegemonyalarına son vereceğinden korkuyorlar.
Müslümanlar, laik batı ideolojisi standartlarına göre gayri meşru olduğundan değil, İslam ideolojisine göre gayri meşru olduğundan Siyonist işgali eleştiriyorlar. Bununla birlikte Batının, kutsal topraklar ile ilgili yaşadığı çelişkiler de Batı standardının yanlışlığını ifşa etmektedir. Batı standardı yandaşları her zaman insanların yararına iş yapamazlar.
Batılı politikacılar ve Melanie Phillips gibi medyadaki destekçilerinin, “Müslüman topluluğa yönelik meşru eleştiriler” adıyla yaptıkları şey, İslami düşünceleri tartışmaksızın, İslami yaşam tarzını baltalamak için yürütülen sürekli ve uyumlu çabanın bir parçasıdır. Ancak başarısız bir girişimdir. İslam ve Müslümanlar ile ilgili yarattıkları olumsuz havaya rağmen insanları İslam’a olumlu şekilde bakmaktan alıkoyamadılar. Müslümanların olumsuzluklarından bahsedilmesinin nedeni, olumsuzluklardan kısmen İslami inançların sorumlu olduğunu ima etmek içindir. Müslüman ve Gayrimüslimlerin her gün tanık olduğu olumsuz davranış ve suçlardan, laik liberal ideolojinin sorumlu olduğu gerçeğini örtbas etmek için laik inançlılar tarafından işlenen olumsuzluklardan hiç söz edilmiyor.
Melanie Phillips gibilerin öncülük ettiği bu ikiyüzlü taktik tesadüfi değil, bilinçlidir. Bunlar, İslami inanç ve değerleri karşısında laik inanç ve değerlerini savunma şanslarının olmadığını biliyorlar. Bu yüzden okurlarını aldatmak için güçlerini suiistimal ediyorlar.
İngiltere’deki Müslümanlar, bu taktiği daha geniş bir kesime ifşa etmeli, düşüncelerin tartışılmasını engellemek, ülkede ve dünyada baskıcı hegemonyasını sürdürmek için yerleşik düzenin her şeyi yapabileceğini onlara anlatmalıdır.
İslamofobi suçlamalarına yer vermemeliyiz, laik temel inanç ve değerlerini sorgulamaktan kaçınmamalıyız. Başarısız kapitalist ideoloji ve saçma sapan aldatıcı taktiklerini deşifre etmek için bıkmadan usanmadan çalışmalıyız.
Müslümanlar, destekçileri ve dalkavukçularının yalanlarına bakmaksızın Siyonist Yahudi varlığının zulüm ve haksızlıklarını dünya kamuoyuna ifşa etmelidir.
Müslümanlar, kutsal toprakların tamamen kurtarılmasını ve Yahudi varlığının ortadan kaldırılmasını talep etmelidir. Tüm dünya Yahudi varlığının işlediği suçları, bilmelidir. Yahudi varlığı halkını yönetmeye elverişsizdir, bırakın işgal altındaki kimseleri yönetmeyi.
Müslümanlar, Ortadoğu’ya adalet ve huzuru geri getirmek, tüm dünyaya İslam’ın üstün inanç ve değerlerini göstermek için gerçek İslam Devleti çağrısında bulunmalıdır.
Dünya, kapitalistler ve şakşakçı gazetecilerin aldatma ve kandırmacasından çok daha iyisini hak ediyor. İnsanlık da yaşam tarzını uzlaşı ve yalan üzerine değil, aklı ikna eden düşünceler üzerine oturtan bir liderliği hak ediyor.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Britanya Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: (+44) 070 74 – 19 24 00 www.hizb.org.uk |
E-Mail: media@hizb-ut-tahrir.info / press@hizb.org.uk |