حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu
No: FLu2013BAu20132012u2013MBu2013TRu20130009 |
H. 15 Şevvâl 1433 M. Pazar, 02 Eylül 2012 |
-Basın Açıklaması- Filistin Otoritesinin Tahran Zirvesindeki Başarıları, Filistin'in Büyük Bir Kısmından Feragat Edildiğini Pekiştirmek ve Yahudi Varlığının Meşruiyetinin Propagandasını Yapmak İçindir
Filistin otoritesinin liderleri ile Filistin Kurtuluş Örgütü, 31.08.2012 Cuma günü sona eren Tahran zirvesindeki başarılı olmayan başarılarını şakıyıp durmaktadırlar. Nitekim Abbas'ın Diplomatik Danışmanı Mecdî el-Hâlidî, otoritenin geri dönüş hakkı, Kudüs, Filistin Kurtuluş Örgütü ve esirlerle ilgili zirve kararlarına dönük memnuniyetini ifade etmiş ve Erekat Mean Haber Ajansı'na, Abbas'ın İran Cumhurbaşkanı'na Filistin diplomatik çalışmalarının uluslar arası kanun ile başkenti Kudüs'ün olduğu 67 sınırları üzerindeki Filistin devletine yoğunlaştığını ve bunun Arap Barış Girişimi ile 2003 yılında Tahran'da yapılan İslam ülkeleri Dışişleri Bakanları zirvesinde onaylanan maddeler olmasından dolayı çok net sabiteler olduğunu vurguladığını söylemiştir.
Hib-ut Tahrir olarak bizler, Filistin halkının Filistin otoritesi ve benzerlerine, sabah akşam kendileri ile Filistin'e karşı sürekli yapılan cürümleri ilan ettiklerinin farkında olduğumuz gibi aşağıdaki hususları da vurgularız:
Otorite liderlerinin Tahran zirvesindeki kararlara dönük memnuniyetleri, bu kararların pazarlanmasıyla birlikte hain otoritenin Filistin'in büyük bir bölümünü 67 yılında işgal edilen kıytırık bir devlet karşılığında Yahudilere feragat etmesinden kaynaklanmaktadır.
Otorite, Yahudi varlığını, yerleşimlerini ve yerleşim birimlerinin güvenliğini korumak için feragat etmekle, cürümsel ifratıyla, emniyet birimlerini aşağılamakla ve Filistin halkından mücrim Yahudilerin savaş makinelerine karşı kendisini savunmayı düşünenleri takip etmekle yetinmemekte, bilakis feragatinin Filistin halkının talepleri olduğunu bölgesel ve uluslar arası çevrelerde pazarlamaya çalışmamaktadır.
Filistin otoritesi, Filistin'i kamil bir şekilde kurtarmaya ve Yahudi varlığını yok etmeye dönük her türlü eğilimi reddedip savaş açmasının yanı sıra İran Cumhurbaşkanı'nın konuştuğu gibi medya yaygarası yoluyla olsa bile kurtuluş hakkındaki her türlü konuşmayı da reddetmektedir. Bundan dolayı Abbas, Nejad'a Filistin diplomatik çalışmalarının uluslar arası kanun ile 67 sınırları üzerindeki Filistin devletine yoğunlaştığını vurgulamıştır.
Bunun içindir ki Erekat, İran Televizyonuyla yapmış olduğu röportajda Hamaney'in, yeni Yahudileri kapsamayan ve Yahudi varlığını tanımayan referandum hakkındaki konuşmasının, evet "Hamaney'in konuşmasının, gerçekçi olmayan bir konuşma olduğunu ve Filistin hakkındaki konuşmanın, onun başkenti Doğu Kudüs, bizim başkentimizde Kudüs'ün olduğu 67 sınırları çerçevesinde iki devletli çözüm temelindeki uluslar arası kanun üzerine yoğunlaşmayı ve bütün esirlerin işgalcilerin cezaevlerinden çıkmasını gerektirdiğini ifade etmiştir."
Otorite, İran liderlerinin açıklamalarının, medya yaygarasından dolayı artmadığını, İran'ın Irak'ta, Afganistan'da ve Suriye'de Amerika'ya hizmet ettiğini ve Filistin'in yararı için ciddi olarak harekete geçmediğini bilmesine rağmen insanlara Filistin'i ve otoritenin aşağılık feragatini hatırlatan bu açıklamalardan dolayı öfke kusmaktadır. Dolayısıyla otorite, tüm çevrelerde ve tüm bağlamda kurtuluş fikrine savaş açmaktadır: Mesela Filistin evlatlarına, Filistin'in Batı Şeria ve Gazze olduğunu öğreten öğretim metotlarında ve konuşmasında tüm Filistin'in kurtuluşunun muharremattan olduğunu ifade eden medya ve uluslar arası çevrelerde olduğu gibi. Bu sırada onun kuyrukları da analizlerde bulunarak sanki büyük günahlardanmış gibi Filistin'in kurtuluşu hakkında konuşulmasını engellemektedirler. Dolayısıyla Filistin otoritesi ile Filistin Kurtuluş Örgütü, Filistin'in bir bütün olarak kurtuluşu hakkındaki her türlü konuşmanın kalplerindeki bir yara olduğunu ifade etmekteler ve bu fikrin ölmesi ve kitlelerin zihninden uzaklaşması için çok büyük bir çaba sarfetmektedirler.
Filistin ve halkına karşı gerçek başarı, feragat müzakereleri, Birleşmiş Milletleri ve 67 yılında işgal edilmiş kıytırık bir devletin kurulmasının vurgulanması yoluyla olmayacağı gibi yine aynı şekilde medya yaygaraları yoluyla da olmayacaktır. Ancak gerçek başarı, Amerika ile Yahudilere hizmet etmek için orduları, Irak, Afganistan, Suriye, Sina ve Pakistan Kabileler Bölgesi'nde Müslümanları katletmeleri için kullanmak yerine Yahudi varlığını bir kerede ebediyen yok etmek amacıyla orduları Filistin'e doğru harekete geçirmek yoluyla olacaktır. Ancak heyhat ki heyhat! Zillet, aşağılık ve ajanlık üzerinde ısrar edenlere Allah, Filistin'in kurtuluşunu nasip etmeyecektir. Ancak bunu, Hilafet Devleti'ndeki muhlis kullarına nasip edecektir. Buda kafirler istemese de Allah'ın izniyle çok yakında olacaktır.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Mübarek Toprak (Filistin) Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: 0598819100 www.pal-tahrir.info |
E-Mail: info@pal-tahrir.info |