Yahudi varlığı savaş uçaklarının bu gece Cenin kampına düzenlediği hava saldırısında şu ana kadar altı kişinin şehit olduğu ve çok sayıda kişinin yaralandığı bildirildi. Diğer yandan ise Filistin Yönetimi’ne bağlı güçlerin kampı kuşatmaya devam ettiği, evleri yaktığı, sivillere zarar verdiği ve direnişçileri, gazetecileri, çocukları ve şehit ailelerini gözaltına aldığı belirtildi. Yahudi varlığının küstahlığı öyle bir noktaya ulaştı ki yaralıları kurtarmaya ve şehitlerin naaşlarını çıkarmaya çalışan sağlık çalışanlarını bile ateş açıyorlar. Kampın içerisinden gelen görüntüler, bu acı gerçeği tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Filistin Yönetimi, Yahudilere bağlılığını ilan etmekte, onların izinden gitmekte ve Filistin halkına Yahudilerin düşmanlığı gibi bir düşmanlık yapmaktadır. Yahudilerin eylemlerini birebir takip etmekte, onların her kötülüğünü kopyalamakta ve insanlıkla bağdaşmayan suçlar işlemektedir.

Cenin mülteci kampı sakinleri, Yahudi güçlerinin saldırısına ve onların destekçileri olan Filistin Yönetimi’nin saldırılarına maruz kalıyor. Bu zulmün arkasında ise, topyekûn kâfir Batı var. Gazze halkı da, çevre rejimlerinin ve onların kuklası olan güçlerin desteğiyle Yahudilerin saldırılarına uğramaya devam ediyor. Hepsi bir olup, Filistin halkını teslim olmaya ve Yahudi işgaline boyun eğmeye zorlamak için mücadele ediyor.

Filistin Yönetimi, Mübarek Toprakta Amerika ve Yahudilerin kullandığı bir araçtan başka bir şey değildir. Bir güvenlik mekanizması olmaktan öteye geçmeyen bu yapı, görevini tamamladıktan sonra ortadan kaldırılacak, ancak gasıp varlık ayakta kaldığı sürece, Filistin halkını ezmek için yeni kuklalar ve araçlar sahneye sürülecektir. Ümmet ve orduları, Filistin halkına destek olmak ve Allah’ın dinine yardım etmek için harekete geçmedikçe, Yahudi saldırılarının başından beri Gazze halkının yardım çağrısında bulunduğu gibi, Mübarek Toprağın her bir zerresi ve parçası ‘Bize yardım edin!’ diye çağrıda bulunmaya devam edecektir. Allah, Filistin’i yalnız bırakmanız ve Allah’ın en korkak ve en kirli yaratıklarının pençelerinden Beytülmakdis’i kurtarmamanız nedeniyle sizi hesaba çekecektir.

Ey Mübarek Toprak halkı! Artık hiç kimsenin, otoritenin süslü yalanlarına ve Cenin halkına yapılan çirkin saldırıları örtbas etmek için kullandığı bahanelere kanacak bir bahanesi kalmamıştır. Bugün otoritenin yasa dışı ilan edip düşman bellediği kişiler, Yahudilerin bombalarıyla şehit düşen aynı kişilerdir. Otoritenin güvenlik güçlerinden kalbinde zerre kadar iman taşıyan biri, artık Yahudiler için savaştığını ve onların kirli planlarına hizmet ettiğini görmezden gelemez. Yahudiler adına vekâleten öldürmekte ve ‘La ilahe illallah Muhammedîn Rasûlullah’ diyen masumların kanını dökmektedir. Ancak Allah’a tövbe ve dönüş kapısı hâlâ açıktır. Filistin Yönetimi yetkilileri, Cenin halkının kanı konusunda Allah’tan korkmalıdır.

Yahudi varlığı ve ona tabi olan otorite, İslam ümmetinin tarihinde gelip geçici bir buluttur. Onlar uçup gidecek olan köpük gibidirler. Kökünden sökülüp atılacak kötü bir ağacın dalları gibidirler. İslam ümmeti ve özellikle ümmetin bu Mübarek Topraklardaki sadık evlatları ise, insanlığa faydalı kimselerdir, yeryüzünde sonsuza dek kalacaklardır.

وَسَيَعْلَمُ الَّذِينَ ظَلَمُوا أَيَّ مُنقَلَبٍ يَنقَلِبُونَ“Zulmedenler, hangi dönüşle döndürüleceklerini yakında bileceklerdir.” ^{[Şuara 227]}