Cuma akşamı Filistin Yönetimi Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Rusya Federasyonu Başbakanı Dmitry Medvedev, bir dizi diplomat, üst düzey sivil ve askeri yetkililer eşliğinde Eriha kentindeki tarihi Hişam Sarayı’nın odaları ve koridorlarını gezdiler.

Hizb-ut Tahrir / Filistin olarak biz, Suriye halkının tertemiz kanını akıtan bu caninin ziyaretini reddediyor ve caniyi konuk eden Filistin Yönetimi de şiddetle kınıyoruz. Yönetimin bu eylemi, Filistin halkı ve tüm Müslümanlara karşı işlediği mükerrer suçlarına eklenen çirkin ve bir o kadar da adi bir suçtur. Rus uçakları Suriye halkına özellikle sebatkâr Halep şehrine bombardıman yağdırırken, geride kitlesel yıkım bırakırken, kadın, çocuk ve yaşlı demeden masum insanları bedenlerini paramparça ederken, evleri sakinlerinin tepesine yıkarken Filistin Yönetiminin Rus lider Dmitry Medvedev’i konuk etmesi ve onu fatihler gibi sıcak karşılaması gerçekten utanç veridir. Yönetim, Suriye’de akıtılan kardeşlerimizin kanını, orada burada işlenen cinayetleri ve tüyler ürpertici suçları ne çabuk unuttu.

Kalleş Putin, cani liderlerinden birini Filistin’e göndererek ve onun Emevi Halifelerine ait bir Sarayı ziyareti, bu Halifelere kucak açmış Suriye halkına yönelik bir mesajdır. Putin, biz Emevilerin başkentini Suriye halkının ve Filistinli kardeşlerinizin tepesine yıkarken, onlar bizi Emevi Halifesi Hişam b. Abdul Melik Sarayı’nda fatihler gibi karşılıyorlar demek istiyor! Bu mesajla Putin ve Medvedev dünyadaki Müslümanları aşağılamayı amaçlıyor. Filistin Yönetimi de bu konuda onlara yardımcı oluyor. Yaptıkları ne kötü şeydir.

Sonuç olarak terörist Rusya’ya diyoruz ki: Kuşkusuz Filistin Yönetimi, Filistin halkının gerçek temsilcisi değildir. Halk, sizin bu ziyaretinizi reddetmekte ve işlediğiniz suçların farkındadır. Filistin halkı, adaletin simgesi Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurmak için gecesini gündüzüne katan İslam ümmetinin bir parçasıdır. Allah’ın izniyle Hilafet, dünyayı sizin kötülükleriniz ve suçlarınızdan temizleyecek, mütekebbir suçlularınızı da yurdunuzun göbeğine kadar, şayet ortada bir yurt kalırsa, takip edecektir.

وَسَيَعْلَمُ الَّذِينَ ظَلَمُوا أَيَّ مُنْقَلَبٍ يَنْقَلِبُونَ “Zulmedenler, hangi dönüşle döndürüleceklerini yakında bileceklerdir.” ^{[Şuara 227]}