حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Hollanda
Medya Bürosu
No: HL-BA-2021-MB-TR-02 |
H. 29 Cumâde’s Sânî 1442 M. Cuma, 12 Şubat 2021 |
Srebrenica’da Müslüman Soykırımı Konusunda Hollanda’nın Çifte Standardı
Hollanda hükümeti, 8000’den fazla Müslümanın katliamına göz yummakla suçlanan Dutchbat III gazilerine, bile bile imkânsız bir göreve gönderilmeleri nedeniyle 5000 avro tazminat ödenmesine karar verdi.
1995 yılında Dutchbat askerlerinin gözetiminde ve işbirliğiyle Sırp milisleri, 8000 Müslüman erkek ve çocuğu eş ve annesinden ayırarak soğukkanlılıkla katlettiler ve toplu mezarlara gömdüler. Oysa Hollandalı askerlerin görevi, Müslüman yerleşim bölgesini korumaktı.
Dutchbat personeli, sorumluluğunu kötüye kullandı ve hatta Sırp saldırganları ile işbirliği yaptı! Bu, en azından acıyı hafifletmek için kabul edilmesi gereken mutlak bir rezalettir. Ancak, tam tersi doğrudur. Hollandalı yetkililer, ödenecek sembolik bir tazminat ile Dutchbat askerlerinin acısını kabul etmiş oldu. Oysa Srebrenica soykırımının gerçek kurbanlarının yakınlarına, 26 yıl sonra hiçbir tazminat ödenmedi. Bu çılgın paradigma, Hollanda hükümeti ve Avrupa hukuk sisteminin bu katliamı nasıl ele aldığının bir göstergesidir. Bunun kısaca özeti şöyledir: NIOD, 7 yıl sonra soykırımla ilgili ilk Srebrenica raporunu yayınladı. Sonuç açıktı. Göreve kötü bir şekilde hazırlık yapılmıştı ve Srebrenitsa’da yaşanan dram için Dutchbat askerleri suçlanamazdı. BM de 1999’da Hollandalı mavi berelilerin soykırımdan sorumlu olmadığı sonucuna vardı.
2010 yılında 15 yıl sonra adil bir karar konusunda hiçbir ilerleme görmeyen kurbanların yakınları olan ‘Srebrenica anneleri’, soykırım ve savaş suçlarını rapor etmeye karar verdiler. Hollandalı Dutchbat Komutanı Thom Karremans da rapor edilenlerden biriydi. Ancak savcılık, üç yıl sonra Karremans’ın kovuşturulmasına gerek olmadığına karar verdi. 2014 yılında Lahey’deki mahkeme, Hollanda’nın 8000’den fazla Müslüman erkeğin ölümünde hiçbir sorumluluğunun bulunmadığına, sadece 300’den fazla erkeğin sınır dışı edilmesinden kısmen sorumlu olduğuna karar verdi. Yani başka bir deyişle: Dutchbat, sınır dışı edilen ve infaz edilen 7700 Müslüman erkeğin kaderinden sorumlu değildi.
2017’te Lahey’deki Temyiz Mahkemesi, devletin, 300 Müslüman erkeğin ölümünden sorumlu olduğu yönündeki önceki kararı onadı, ancak zararın sadece yüzde 30’nun karşılanacağını vurguladı. Mahkemeye göre, Hollanda hükümeti, Hollanda yerleşkesi içinde bulunan 300 mağdurun ‘sadece’ yüzde 30’dan sorumludur. Bu nedenle, (Hollanda hükümetinin ihmalinin bir sonucu olarak) tanınmış ve onaylanmış davaların tazminatı, yüzde 100 yerine yüzde 30 olarak belirlendi. Ayrıca Hollandalı Dutchbat askerleri sorumluluktan muaf tutuldu.
2019 yılında Yüksek Mahkeme, devletin 300’den fazla Müslümanın ölümünden kısmen sorumlu olduğuna karar verdi ve en yakın akrabalarına yüzde 30 yerine yüzde 10 tazminat ödenmesi gerektiğine karar verdi. Böylece Hollanda devletinin sorumluluğu ve borcunda bir azaltma daha yapıldı. Bu sefer yüzde 10’a kadar bir azaltma oldu.
Dahası, soykırım kurbanları, 26 yıl sonra bile hiçbir tazminat alamadılar. “Srebrenica annelerinin” çoğu şimdi yaşlandılar, zaten bazıları öldü. Daha neyi bekliyorlar? Mağdurların akrabaları, devre dışı bırakıldılar ve yavaş yavaş savaş suçluları kahraman ilan edildiler. Peki ya kurbanlar? Unutulup gittiler.
Hollanda hükümetinin Dutchbat askerlerine ödeyeceği tazminat, sadece mağdurların yakınlarının yüzüne atılmış bir tokat değil, her şeyden önce dürüstlüğe, doğruluğa ve adalete atılmış bir tokattır. Açıkçası Hollanda hükümeti, bu özelliklerden yoksundur.
Okay Pala [Ebu Zeyn]
Hizb-ut Tahrir
Hollanda
Medya Temsilcisi
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Hollanda Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: +31 (0) 6 11 86 05 21 www.hizb-ut-tahrir.nl |
E-Mail: Okay.pala@hizb-ut-tahrir.nl |