حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Irak
Medya Bürosu
No: RK–BA–2019–MB–TR–05 |
H. 8 Safer 1441 M. Pazartesi, 07 Ekim 2019 |
Ekmek Parası Arayışıyla Yolsuzluğa Karşı Gerçekleşen Ayaklanma
01 Ekim 2019 Salı gününden itibaren ilerleyen günlerde Irak’ın orta ve güney kentlerinde büyük gösteriler gerçekleşti. Gösterilerde eylemciler ve işsizler, hizmetlerin iyileştirilmesi, iş imkânı sağlanması, yolsuzluk yapanların yargılanması, son olarak hükümetin devrilmesi çağrısında bulundu. Güvenlik güçleri gösterilere sert bir müdahalede bulundu. Su, göz yaşartıcı gaz ve gerçek mermiler kullandı. Bunun sonucunda Bağdat, Hille, Necef, Basra, Divaniye, Nasiriye ve diğer kentlerde hayatını kaybedenler oldu. İçişleri Bakanlığı’nın açıklamasına göre yüzlerce gösterici hayatını kaybetti, altı binden fazla kişi yaralandı. Yüzlercesi gözaltına alındı. Hükümetin İnternet hizmetini kesmesine rağmen gösteriler güçlü bir şekilde devam etti. Silahlı bazı kişiler, bir dizi uydu kanallarına ait ofisleri basıp, personelini darp ettikten ve cihazları parçaladıktan sonra ofisleri kapattılar. Cuma gecesi yarısı Başbakan Adil Abdül Mehdi, bir televizyon konuşması yaptı. Konuşmasında ülkenin durumundan söz etti. Konuşması hayal kırıklığı yarattı. Zira göstericilerin temel talepleri olan yolsuzlukla mücadele, işsizlik veya hizmetlerle ile ilgili hiçbir plan ortaya koymadı. Aksine (İktidarda bir yıl, ülke sorunlarını çözmeye yetmez) gibi yapıcı cümleler sarf etti. Başbakan bu konuşması ile kimleri kandırdığını bilmiyoruz. Adil Abdül Mehdi, 2003 yılından günümüze değin rejimin temel taşlarından biridir. Dört yıldır cumhurbaşkanı yardımcılığı yapıyordu. Yardımcı mı yoksa görevi sona erdikten ve astronomik maaşı durdurulduktan sonra uykusundan uyanan biri mi bilemiyoruz?
ABD, Irak’ı işgal ettikten sonra tek derdi, Irak’ın zenginliklerini yağmalamak ve tesislerini yıkmak olan yozlaşmış bir grubu ülkenin idaresine getirdi. 2003’ten 2019’a kadar bir trilyon doları aşkın Irak petrol kaynakları çarçur edildi. Bütün fabrikalar kapatıldı, sahiplerini kovduktan sonra silahlı çetelerce el konulan tarım arazileri yok edildi. Irak bölgeleri, silahlı milislerin kontrolündeki taşralar haline geldi. İktidar partileri koltukları aralarında paylaştılar. IŞİD’e teslim edildikten sonra birçok il yerle bir edildi. Güvenlik ve ekmek parası arayışıyla milyonlarca insan Irak dışına göç etti. Her türlü yolsuzluk yaygınlaştı. Ahlaksızlık yayıldı, her tarafta kumarhaneler açıldı. Uyuşturucu ticareti yarı açık hale geldi, gençler uyuşturucu müptelası oldu... Bütün bunlar, iktidar mafyasının (partiler ve milisler) himayesinde gerçekleşti.
Gösteriler, bu gün ortaya çıkmış değil. On yıldır Ramadi, Musul ve Haviya kentlerinde protestolar düzenleniyor. Silah gücüyle bastırıldıktan sonra bu iller yıkım için IŞİD’e teslim edilmiştir. İki yıldan fazla bir süredir Bağdat büyük gösterilere tanık oluyor. Sadır hareketi gösterileri kuşatıp sonlandırmıştır. Güçlü medya karartmasına rağmen yaklaşık iki yıldır Basra’da gösteriler gerçekleşiyor. Bağdat’ta dört aydır üniversite mezunları gösteri düzenliyor. Bütün bu gösteriler ve protestolara rağmen hükümet, göstericilerin sorunlarını tedavi etmek için kılını bile kıpırdatmamıştır. Şimdi de insanlar, iktidarın vurdumduymazlığı nedeniyle sorunlarını özellikle de ölümcül işsizlik sorununu bizzat kendileri çözmeye kalktılar.
Irak, Mısır, Tunus, Cezayir, Suriye ve diğer Müslüman ülkelerin sorunları, efendilerinin projelerini uygulayan ve ülkede bozgunculuk çıkaran Batı ajanı mücrim grubun tasallutunun doğal bir sonucudur. Bu yolsuzluk, en çirkin formatları ile ümmet üzerine uygulanan kapitalist sistemin doğal bir salyasıdır. Bu ümmet, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmettir, Allah İslam ile onu üstün kılmıştır. 1300 yıllık yönetiminde işsizlik, durgunluk ya da ekonomik çöküntüye hiç bir zaman tanıklık etmemiştir. Göstericilerin talepleri, köhne kapitalist sistemin yamaları ve ümmetin yaralarını azdırmak için her gün bozuk merhemler deneyen kişilerin değişimiyle değil köklü çözümlerle karşılanmak zorundadır. Radikal çözümün kaynağı Allah’ın Şeriatıdır. Şeriat, sadece Müslümanlar için değil bütün insanlık için bir kurtuluştur. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
وَأَنَّ هَـذَا صِرَاطِي مُسْتَقِيمًا فَاتَّبِعُوهُ وَلاَ تَتَّبِعُواْ السُّبُلَ فَتَفَرَّقَ بِكُمْ عَن سَبِيلِهِ ذَلِكُمْ وَصَّاكُم بِهِ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ “İşte bu, benim dosdoğru yolum. Artık ona uyun. Başka yollara uymayın. Yoksa o yollar sizi parça parça edip O’nun yolundan ayırır. İşte size bunları Allah sakınasınız diye emretti.” [Enam 153]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Irak Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: |
E-Mail: huti53@yahoo.com |