حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Irak
Medya Bürosu
No: RK–BA–2017–MB–TR–06 |
H. 22 Zilhicce 1438 M. Çarşamba, 13 Eylül 2017 |
Efendileri Amerika İzin Vermedikçe Şerli Yöneticiler Kuş Bile Uçurtamaz
Çıkarları doğrultusunda dünya ve bölgedeki olaylara farklı yaklaşan Türkiye, İran, Arap Birliği Bakanlar Kurulu ve çarpık Irak parlamentosu, Amerika’nın rızasına nail olmak için 25 Eylül’de yapılması planlanan sözde Irak Kürdistan Bağımsızlık Referandumu karşısında ortak tutum belirlediler... Irak parlamentosu, 12 Eylül Salı günü Kürdistan Bağımsızlık Referandumu kararını çoğunluk oyları ile reddetti. Kürdistan içinde ve dışında, Kerkük veya tartışmalı bölgelerde referandumu önlemek için Abadi’ye her türlü yetki verildi. Ardından 13 Eylül Çarşamba günü oybirliği ile Arap Birliği Bakanlar Kurulu, Kürdistan Bölgesi’nin referandumunu reddederek, bunun Irak anayasasına aykırı olduğu kararı aldı. Türk ve İran liderleri de benzer açıklamalar yaptılar ve referandum “projesini” reddederek yapılmaması yönünde çağrıda bulundular. Referandumun Irak’ta gerginlik ve çatışmaların başlangıcı için temel teşkil edeceğini, komşu ülkelerde bile yansımalarının olacağını iddia ettiler. Ama aynı politikacılar, liderler ve hükümetler, bir ve bütün olan Irak’ı parçalamak ve bölmek için işgalci kâfir ile işbirliği yaptıklarını unuttular ya da unutmuş gibi gözüktüler.
Unutulmamalıdır ki Müslüman ülkelerdeki trajedilerin nedeni, uluslararası çatışmadır, entrika ve fitnelerdir. İslam ülkelerinin zenginlik ve kaynakları üzerinde çatışan İslam düşmanları, onurunu baltalamak ve birliğini parçalayıp tekrar dünyaya önderlik etmesini önlemek için fitne fitilini ateşliyorlar. Akabinde de her yer de Müslüman kanı akıyor. Güvenlik ve ekonomik krizler, tedavi edilemeyen ciddi hastalık salgınlarını saymıyorum bile. Bu felaketlere rağmen şerli yöneticiler, sömürgeci kâfirler yanlısı politikanın tehlikesinin farkında olamadılar. Tek devlet olmamız farz iken İslam ülkesinin yaklaşık 60 paçavra devlete bölünmesine elleri ile su taşıdılar. Şimdi de Kürdistan Bölgesi’nin bağımsızlık girişimini protesto ediyorlar. Bağımsızlık, büyük bir suçtur. Bayraktarlığını yapmak dünya ve ahirette hüsrana maruz bırakır. Aynı zamanda bu yöneticilerin ülkemizin bölünmesi için sömürgeci kâfirlere katkıda bulunmaları da bir suçtur. Biz, tek ve insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetiz. Nitekim Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
كُنْتُمْ خَيْرَ أُمَّةٍ أُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ “Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz.”[Ali İmran 110] Böyle olmamız gerek. Aynı zamanda bu farzdır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
لِمِثْلِ هَذَا فَلْيَعْمَلِ الْعَامِلُونَ “İşte çalışanlar bunun için çalışsın.”[Saffat 61]
Bu farz, kanlarımızı korur, bizi izzet ve onura kavuşturur. Bu farz ancak Salih bir çoban ile hayat bulacaktır. O çoban da Müslümanların Halifesidir. Halife, Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devleti altında işleri rayına koyacaktır. Hilafetin öncelikli gayreti, bütün insanların çıkarlarını gözetmek, İslam ümmetinin onurunu savunmaktır. Nitekim Raşit Halifeler, ardından Harun Reşit, Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman ve İslam’ın müreffeh çağındaki diğer dev yöneticiler böyle yaptılar.
وَلَقَدْ كَتَبْنَا فِي الزَّبُورِ مِنْ بَعْدِ الذِّكْرِ أَنَّ الْأَرْضَ يَرِثُهَا عِبَادِيَ الصَّالِحُونَ إِنَّ فِي هَذَا لَبَلَاغًا لِقَوْمٍ عَابِدِينَ“Andolsun Zikir’den sonra Zebur’da da: “Yeryüzüne iyi kullarım vâris olacaktır” diye yazmıştık. İşte bunda, (bize) kulluk eden bir kavim için bir mesaj vardır.”[Enbiya 105-106]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Irak Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: |
E-Mail: huti53@yahoo.com |