حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: LB-BA-2024-MB-TR-06 |
H. 1 Zilka’de 1445 M. Perşembe, 09 May 2024 |
إِنَّ أَمَامَ الدَّجَّالِ سِنِينَ خَدَّاعَةً... الْفُوَيْسِقُ يَتَكَلَّمُ فِي أَمْرِ الْعَامَّةِ
“Deccal öncesi aldatıcı seneler olacak... Fasık biri kamu işlerinde söz sahibi olacaktır.”
Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
إِنَّ أَمَامَ الدَّجَّالِ سِنِينَ خَدَّاعَةً، يُكَذَّبُ فِيهَا الصَّادِقُ، وَيُصَدَّقُ فِيهَا الْكَاذِبُ، وَيُخَوَّنُ فِيهَا الْأَمِينُ، وَيُؤْتَمَنُ فِيهَا الْخَائِنُ، وَيَتَكَلَّمُ فِيهَا الرُّوَيْبِضَةُ»، قِيلَ: وَمَا الرُّوَيْبِضَةُ؟ قَالَ: الْفُوَيْسِقُ يَتَكَلَّمُ فِي أَمْرِ الْعَامَّة“Deccal öncesi, aldatıcı seneler olacak. Doğru kimseler yalanlanacak, yalancı kimseler doğrulanacak. Haine güvenilecek, güvenilir olan kişi hain sayılacak. Ruveybida söz sahibi olacak.” Ruveybida’ nedir? Ey Allah’ın Resulü?” diye sordular: Ruveybida nedir? Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem: “Kamu işlerinde söz sahibi olan fasık kişidir” buyurdu.” [Ahmed]
Ülke, “TikTokerler” olarak bilinen homoseksüel suçluların işlediği iğrenç çocuk tecavüzü suçunun şokunu henüz atlatamadan aynı çevreden bir başka lezbiyen daha ortaya çıkıp, ahlaksızlık, yozlaşma, delilik ve içki seansında Müslümanların diniyle, Peygamberleriyle ve namazlarıyla alay etti!
Otoriteye özellikle de hükümetteki Müslüman temsilcilerine diyoruz ki: Durumun bu noktaya gelmesinin nedeni, bu suçlulara hak ettikleri, bazılarının ölüm cezasına kadar varan caydırıcı cezalar verilmemesidir. Durum öyle bir noktaya geldi ki kendilerini şeytana satan, laiklerin kölesi haline gelen ne helal ne haram ne de gelenek ve görenek tanımayan işe yaramaz süprüntüler insanların dinine ve onuruna saldırdılar.
هَلْ أُنَبِّئُكُمْ عَلَى مَن تَنَزَّلُ الشَّيَاطِينُ * تَنَزَّلُ عَلَى كُلِّ أَفَّاكٍ أَثِيمٍ “Şeytanların ise kime ineceğini size haber vereyim mi? Onlar, günaha, iftiraya düşkün olan herkesin üstüne inerler.” [Şuara 221-222]
Bu insanlara müsamaha göstermemek otoritenin görevidir, çünkü bu durum yıkım ve helakin habercisidir.
وَإِذَا أَرَدْنَا أَن نُّهْلِكَ قَرْيَةً أَمَرْنَا مُتْرَفِيهَا فَفَسَقُوا فِيهَا فَحَقَّ عَلَيْهَا الْقَوْلُ فَدَمَّرْنَاهَا تَدْمِيراً“Biz bir memleketi helak etmek istediğimizde, onun refah içinde yaşayan şımarık elebaşlarına (itaati) emrederiz de onlar orada kötülük işlerler. Böylece o memleket hakkındaki hükmümüz gerçekleşir de oranın altını üstüne getiririz.” [İsra 16]
Bu tür kesimlere ve arkalarındaki kurum, dernek ve kuruluşlara sessiz kalmak, sadece sessiz kalmak da değil, hatta onlara ruhsat vermek, ahlaksızlık tezahürlerinin daha da yoğunlaşmasına yol açmıştır. Devleti ve kurumlarının demir pençesi, sadece hakkı söyleyen ve yargılanmadan hapse atılanların tepesinde mi Demokles’in kılıcı gibi duruyor? Böylesi süprüntüler, ülke halkının çoğunluğunun dinine ve inançlarına saldırdıklarında, yöneticilerin gıkını bile çıkarmadıklarını görüyoruz!
Otoritenin Müslüman bir ülkede bu tür küfür, ateizm ve ahlaksızlığa karşı gerçek ve etkili önlemler almaması, onu, Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e karşı savaş açanların savunucusu haline getirecektir. Lübnan’da kendisini Müslümanların sorumlusu olarak gören Fetva Kuruluna diyoruz ki: Böyle bir cüretkârlığa ve ahlaksızlığa karşı tepkiniz sert ve katı olmalıdır. Bu insanları cezalandırmak için hiçbir yol ve yöntem kalmamıştır. Sizler, bu kötülükleri değiştirebilecek konumdasınız.
Ey Lübnan Müslümanları! Meydana gelen bu yozlaşma karşısında sessiz kalır, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın Şeriatını hakem ve hâkim kılmak için çalışmazsanız, o zaman duyduklarınız ve gördükleriniz gibi sonuçlar olacaktır.
Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
إِقَامَةُحَدٍّبِأَرْضٍخَيْرٌلِأَهْلِهَامِنْمَطَرِأَرْبَعِينَلَيْلَةً“Yeryüzünde uygulanan bir had, 40 gün bereketli yağmur yağmasından daha hayırlıdır.” Efendimiz Osman RadıyAllahu Anh’dan şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Muhakkak ki Allah, Kuran ile söküp almadığı şeyleri otorite ile söküp alır.”
Tarihimiz, Allah’ın Kitabı ile hükmeden, hatta kendilerine ulaşır da Allah’ın gazabına uğrarlar korkusuyla uzak diyarlardaki yozlaşmayı bile engelleyen Müslüman sultanlarla doludur. Peki aranızdaki yozlaşma ve bozgunculara ne demeli? Ne caydırıcı bir otorite ne de bozguncuyu cezalandıracak bir had vardır.
Bu karanlık tünelden çıkmak için Müslümanların Lübnan ve Filistin’de akan kanları yeterli değil mi? Sivrisinek kanadı denginde bile olmayan bazı insanların çıkıp Müslümanlara saldırması yetmiyor mu?
Bilsinler ki, bu koşulları istismar etmeleri ve Müslümanları oyalamaları, bayağılıklarını ve alçaklıklarını geçiştirmeyecektir. Her ecelin bir kitabı vardır. Yakında İslam Devleti Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın dinine, peygamberlerine, ritüellerine saldıranları ve saldıracak olanları hesaba çekecektir.
إِنَّمَا جَزَاءُ الَّذِينَ يُحَارِبُونَ اللهَ وَرَسُولَهُ وَيَسْعَوْنَ فِي الْأَرْضِ فَسَاداً أَن يُقَتَّلُوا أَوْ يُصَلَّبُوا أَوْ تُقَطَّعَ أَيْدِيهِمْ وَأَرْجُلُهُم مِّنْ خِلَافٍ أَوْ يُنفَوْا مِنَ الْأَرْضِ ذَلِكَ لَهُمْ خِزْيٌ فِي الدُّنْيَا وَلَهُمْ فِي الْآخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٌ * إِلَّا الَّذِينَ تَابُوا مِن قَبْلِ أَن تَقْدِرُوا عَلَيْهِمْ فَاعْلَمُوا أَنَّ اللهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ“Allah’a ve Rasûlüne savaş açanların ve yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya çalışanların cezası; ancak öldürülmeleri, yahut asılmaları veya ellerinin ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi, yahut o yerden sürülmeleridir. Bu onların dünyadaki rüsvaylığıdır. Onlar için ahirette de büyük azap vardır. Ancak, siz kendilerini yenip ele geçirmeden önce tövbe edenler müstesna; biliniz ki Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.” [Maide 33-34]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Lübnan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Road 200, Tarabulus/Tripoli – Lebanon Telefon: 03–155103 / 03–446709 www.tahrir.info |
Fax: 06–629524 E-Mail: ht@tahrir.info |