Cuma, 20 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/22
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: LB-BA-2009-MB-TR-0002 H. 21 Rabi-ul Evve 1430
M. Salı, 17 Mart 2009

- Basın Açıklaması - Lübnan Örflerinde Haklar, Başkalarına Verilirken Bunlara Müstahak Olanlar Mahrum Edilmektedir

14 Martçılar İttifakı, Piyal kutlamalarında sık sık tekrarlanan sloganların yeniden tekrar edilmesinden başka bir şey olmayıp birçok noktayı içeren bir vesika açıkladı. Burada bunların hepsini değerlendirecek değiliz. Ancak bunların arasında üzerinde durulmaya ve hakkındaki tutumu açıklamaya değer bir paradoks görünümü veren iki bent vardır. Bu değerlendirme, bu ülkede adet olduğu üzere çatışma tarafları arasındaki elektriklenmeye katkıda bulunmak babından da değildir. Bilakis bir şey bir şeyi hatırlatır kaidesi babındandır. Özellikle ki yorumun mahalli olan mevzuu, ne yazık ki bu iki grup arasındaki anlaşmazlık mahalli değildir.

Bu bentlerden ilkine gelince: "Lübnan'daki Filistinli kardeşlerin yerleşiminin engellenmesine kesin bağlılığı ve 14 Martçı milletvekillerin altı aydan fazla bir zamandan beri bu konuya ilişkin sunduğu ve yerleşime ilişkin anayasa maddesinin düzenlenmesi amacıyla meclis kurulunun toplanması şartını koşan anayasal düzenleme kanunu önerisinin onaylanmasını" ifade eden benttir.

İkincisine gelince: "Lübnanlıların dünyaya yayılması meselesine bağlılığı... ikamet yerinde her gurbetçiye gereken oy kullanma hakkı ve Lübnan vatandaşlıklarından dolayı Lübnan kökenli olanların dönmesini kolaylaştırmaya çalışılması başta olmak üzere sakinlerle birlikte hak ve yükümlülüklerde eşitliğin gerçekleşmesini" ifade etmektedir.

İlk bent, Lübnan'da doğmuş ana-babadan Lübnan'da doğmuş olan yüz binlerce insanın, mülkiyet, her türlü işte çalışma, meslek, kamu işleri, ücretsiz sağlık ve eğitim hakları gibi her insanın faydalandığı asgarî haklardan faydalanmalarını kesin bir şekilde yok saymaktadır... Oysa bu kimseler ve Lübnan halkından olan diğer kardeşleri, tek bir toplumun parçasıdır ve hep birlikte ideolojik, kültürel, dilsel, toplumsal ve tarihsel bağları paylaşmaktadırlar.

İkinci bent ise, birçok nesiller öncesi Lübnan'ı terk ederek kültürel, dilsel, toplumsal, hatta maslahatsal olarak halkı ile hiçbir bağı kalmamış babadan -dahası dededen- doğmuş milyonlarca kişiye beldede doğan ve yaşamını burada sürdüren belde halkının faydalandığı haklardan faydalanma hakkı vermektedir!

Neden?! Çok basit: -Kimilerinin daha yumuşak bir dille demografik denge olarak isimlendirdiği- Lübnan'daki fırkacı dengeyi korumak yüzündendir. Bilakis kimileri bunu, Fransa'nın Lübnan varlığını inşa etmesinden sonra on yıllar boyunca demofre olmuş dengenin kısmen restore edilmesi olarak görmektedir.

Bazı kişilere kaybetmedikleri ve gerek de duymadıkları hakların verilmesi ile diğer kişilerin asgarî insanlık haklardan mahrum edilmesi noktasında ifrata kaçan bu çelişki, dünya devletlerindeki tüm örflere ve kanunlara aykırı olmasının yanı sıra Lübnan varlığının fırkacı politik örflerinin en kötü ifrazatlarından biridir. Bu varlık ki onurlu bir yaşam hakkına sahip beşer olmaları vasfıyla istikrarlı şekilde yaşayan insanların işlerini gözetmek yerine liderler tarafından temsil edilen fırkacı kabilelerin işlerini gözetmek için ortaya çıkmıştır. Allah Te'alâ şöyle buyurmuştur:

وَلَقَدْ كَرَّمْنَا بَنِي آدَمَ "Andolsun ki Biz, Âdem oğlunu kerîm kıldık." [el-İsrâ 70]

Aynı şekilde bu, tek bir Ümmeti parçalayan ve insanları, dünyanın dört bir tarafına yayılan bir Ümmeti dost edinmekten Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Hilâfet Devleti'ni yok eden sömürgecinin türettiği bölgesel varlıkları dost edinmeye sevk eden içsel vatancılık fikrinin iğrenç ifrazatlarından da biridir.

Eğer yerleşme, gasıp Yahudiler lehine Filistin'den zorla göç ettirilen Filistin halkından vazgeçilmesi manasına geliyorsa, bizler her ne gerekçe ile olursa olsun bu vazgeçmeyi her türlü şekli ile reddettiğimizi teyit ederiz. Çünkü Allahu Te'alâ şöyle buyurmuştur:

وَأَخْرِجُوهُم مِّنْ حَيْثُ أَخْرَجُوكُمْ "Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın." [el-Bakara 191]

Ancak yerleşmenin içerdiği bu manayı reddetmenin, göç ettirilen Filistin halkının evlatlarına garipler ve ağır misafirler olarak muamele edilmesine bir giriş kapısı aralaması caiz değildir. Zira Lübnan ve Filistin halkından olmalarının yanı sıra sunî siyasî sınırlar dışında aralarını hiçbir gerçek virgülün ayıramayacağı tek bir Ümmetin parçasıdırlar. Çünkü onlar, yaklaşık üç nesildir tek bir toprak parçası üzerinde beraberce ortak bir yaşamı paylaşmaktadırlar. Dolayısıyla insanlar arasında felaketlerin ateşi ile kavrulmuş ve baskı dikenleri üzerinde evirile çevrile ömürlerini geçiren bu gurubun üzerinden zulüm ve adaletsizlik kaldırılmalıdır. Keza Lübnan halkından olup "Lübnan vatandaşlığı" belgesi taşıyan insanlar ile bu belgeleri taşımayan diğerleri arasında hak ayrımcılığı yapan tüm kanunlar da kaldırılmalıdır.

Son olarak Allah'ın âyetlerine iman edenlere Subhânehu'nun şu kavlini hatırlatırız:

وَالَّذِينَ تَبَوَّءُوا الدَّارَ وَالإِيمَانَ مِنْ قَبْلِهِمْ يُحِبُّونَ مَنْ هَاجَرَ إِلَيْهِمْ وَلا يَجِدُونَ فِي صُدُورِهِمْ حَاجَةً مِمَّا أُوتُوا وَيُؤْثِرُونَ عَلَى أَنْفُسِهِمْ وَلَوْ كَانَ بِهِمْ خَصَاصَةٌ وَمَنْ يُوقَ شُحَّ نَفْسِهِ فَأُولَئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ "Onlardan evvel (Medîne'yi) yurt edinmiş ve imanı gönüllerine yerleştirmiş kimseler, kendilerine göç edip gelenleri severler ve onlara verilenlerden dolayı içlerinde bir rahatsızlık hissetmezler. Kendileri zaruret içinde bulunsalar bile onları kendilerine tercih ederler. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa işte onlar kurtuluşa erenlerdir." [el-Haşr 9]

Ve Rasulullah [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]'in şu hadisini hatırlatırız:

يا أيـُّها الناس، ألا إنّ ربّكم واحد، ألا إنّ أباكم واحد، ألا لا فضل لعربيّ على عجميّ، ولا لعجميّ على عربيّ، ولا لأسود على أحمر، ولا لأحمر على أسود، إلاّ بالتقوى، إنّ أكرمكم عند الله أتقاكم "Ey insanlar! Dikkat ediniz, Rabbimiz birdir, atanız birdir. Dikkat ediniz, Arabın Aceme (Arap olmayana), Acemin Arab'a, siyahın kızıla (beyaza), kızılın siyaha takvadan başka hiçbir üstünlüğü yoktur. Allah katında en üstününüz en takvalı olanınızdır.

 

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Road 200, Tarabulus/Tripoli – Lebanon
Telefon: 03–155103 / 03–446709
www.tahrir.info
Fax: 06–629524
E-Mail: ht@tahrir.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER