Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti, Şam devrimi özellikle Halep halkı ile dayanışma içinde bulunmak amacıyla Beyrut’ta Yeni Yol bölgesinde İmam Ali Camii önünde bir gösteri düzenledi. Gösteride Medya Bürosu üyesi Şeyh Adnan Meziyan bir konuşma yaptı. Konuşmasında dedi ki:

“Beyrut’tan Halebüşşehba’ya…

Beyrut’tan Haleb’ül İba’ya…

Beyrut’tan zalime, efendilerine, yandaşlarına ve müttefiklerine başkaldıran Şam devrimcilerine…

Lebbeyk kardeşlerim, Lebbeyk bacılarım...

Bugün biz sizinleyiz... Lübnanlı Müslümanlar, sizdendir... Kanınız, kanımız... Yaranız, yaramız... Acınız acımızdır...

Sizler ve bizler tek bir ümmetin çocuklarıyız... Tek bir vücuduz, birbirimizin parçasıyız... Siz ve biz Allah’ın izniyle Allah’ın yeryüzünde mübarek kıldığı Şam topraklarının seçkin kullarıyız... Ribat topraklarıyız... Dar’ul İslam’ın kalbiyiz...

Sömürgeci kâfirler, ajan yöneticiler, kuklalar ve maşalar aramıza sınırlar koysalar da, onlara rağmen Allah Subhânehu ve Teâlâ bizi birleştirecektir. Onlar bizi param parça etmek istiyor, ama hayal kırıklığı yaşadılar. Kim, yedi gök ötesinden gelen Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın sapasağlam ipini kesebilir ki? Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ إِخْوَةٌ“Müminler ancak kardeştir.”^{[Hucurat 10]} Bakın Allah Subhânehu ve Teâlâ Suriyeliler, Lübnanlılar, Mekkeliler, Medineliler, Halepliler ya da Beyrutlular değil aksine Müminler kardeş diye buyurdu... Bizler, kardeşiz. Allah bağı, İslam kardeşliği ve akidesi dışında her şeyi reddediyoruz. Buradan Lübnanlı yetkililere sesleniyoruz, Suriye halkı bizim yüreğimizdedir. Onlar yürekteki siyahlıktır. Allah Subhânehu ve Teâlâ onlara zafer verene dek ya da biz onlar uğrunda yok olana dek durmayacağız. Haydi, gayretlerinizi bileyin ve mallarınızı bu uğurda harcayın...

Ey Halep halkı! Ey Batı ve Doğunun ve onların ayak takımlarının kuduz köpekler gibi saldırısı karşısında sebat edip sabredenler! Ey Suriye halkı!

Lübnanlı Müslümanlar, baskı ve tasalluta rağmen sizinle birliktedir... Hizb-ut Tahrir’li kardeşleriniz, Müslümanların sorunları özellikle Suriye ve Biladu’ş Şam’da olanlara yönelik Müslümanları tahrikten bir an olsun bile durmayacaktır. Öyle görünüyor ki başta Amerika ve müttefikleri olmak üzere sömürgeci kâfir Batı, parlayan ışığı söndürmek istiyor. Çünkü onlar, bu ışığın zafer yolunda bir meşale ve Rabbani vaat olduğunu biliyor. Bu Rabbani vaat, Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafet Devleti altında güvenlik, hâkimiyet ve zafer vaadidir. Hizb-ut Tahrir ve ümmetin sadık evlatları ki siz de onlardan bir parçasınız, Hilafet için geceli gündüzlü çalışıyor... Değilse onlar niye size ve bize kuduz köpekler saldırsın ki? Zira onlar, sona gelindiğinin ve sonlarının da yakın olduğunun farkındalar.

Kendisini direniş diye adlandırıp zorba Beşşar ile birlikte yürüyenler varya, onlar ne bizden ne de sizdendir. Onlar, ellerini sizin kanınıza buladılar. Allah’tan, Rasûl’ünden ve Müslümanlardan utanmadılar. Şimdi de batağa battılar, ne dünyayı ne de ahireti kazanamadılar...

Lübnan’da onlarla uzlaşı arayanlar, aynı masa etrafında oturanlar hatta uzlaşı hükümeti kuranlar da ne bizden ne de sizdendir. Siyasi makamlar ve parasal destek uğruna devriminiz üzerinden ticaret yapıyorlar...

Bunlar ve onlar, tarafsız olduğunu iddia eden ve etmekte olan Lübnanlı yetkililerdir. Bu yetkililer, bir ekibin sizi katletmesine izin veriyor. Başka bir ekibin de sizi gözaltına almasına, kardeşlerimiz ve muhacir konuklarımızın çocuklarına zulüm etmesine müsaade ediyor... Tarafsız olmak, sözlükte katliam ve zulüm demekse, peki taraf olmak nedir o zaman? Bu iddialarıyla yalan söylüyor ve iftira atıyorlar...

Ey Halep halkı! Ey İslam’ın kalbi Biladu’ş Şam Müslümanları!

Sabredin ve sabırda yarışın, (sınırlarda) nöbetleşin. Allah’tan korkun. Umulur ki kurtulursunuz. Zafer, bir saatlik sabırdır. Devriminiz, sabrınız ve imanınızdan dolayı öfkesinden kuduran küfür, tir tir titriyor, ölüm sancıları çekiyor. Duruşunuz, Kara Saray’dakinin saçlarını beyazlattı. “Suriye beni öldürdü” demedikçe de oradan ayrılmayacak. Bu, Allah’a zor değildir.

إِنَّ اللَّهَ بَالِغُ أَمْرِهِ قَدْ جَعَلَ اللَّهُ لِكُلِّ شَيْءٍ قَدْرًا  “Şüphesiz Allah, emrini yerine getirendir. Allah her şey için bir ölçü koymuştur.”^{[Talak 3]}

Ey Halep halkı! Ey biz ve tüm samimilerin temsilcisi!

Kuşkusuz bugün küfrün başı Amerika, devriminizden tedirgindir. Oyalayıp duruyor. Sözde Beşşar ve rejimi düşmanıdır. Rusya’ya karşı olduğu tavrıyla da uluslararası ikiyüzlülük sergiliyor. Gerçeği gizliyor, siz onların baş belasısınız.

Rejim ve rejim paylaşımını reddedişiniz, büyük bir engeldir. Onun için sebat edin.

Hainleri ve otel devrimcilerini reddedişiniz de bir başka engeldir. Böyle devam edin.

La İlahe İllallah Muhammedün Rasûlullah sancağınız, Allah’ın dininin hâkimiyeti talebinizi ifade eden tekbirler de bir engeldir. Hazırlıklı olun...

Size diyoruz ki Allah ve Lübnanlı Müslümanlar sizinle birliktedir. Hizb-ut Tahrir de aranızda ve sizinle beraberdir...

Allah yar ve yardımcınız olsun.

Sizi zafer, sabır ve sebat versin.”

Lübnan Vilayeti: Şeyh Adnan Mizan'ın Halep'e Destek Gösterisindeki Konuşması

Hizb-ut Tahrir Medya Ofisi üyesi Şeyh Adnan Mizan, Hizb ut Tahrir Lübnan Vilayetinin düzenlediği gösteride konuşma yaptı. "#حلب_تمثلني” adı altında Beyrut İmam Ali Camii karşısında düzenlenen etkinlikte Şam Devrimi ve özellikle Halep halkı desteklendi.