14 Haziran 2020 Pazar günü Bangladeş-Dakka’da iki üstün şeref madalyası sahibi kahraman savaşçı Seyfullah Azam, hakkın rahmetine intikal etti. Allah onu geniş rahmetine mazhar etsin. Onu, Halid Bin Velid, Selahaddin El-Eyyubi ve Muhammed bin Kasım gibi Allah yolunda savaşta öncü kardeşleri ile birlikte kılsın. Bütün bu Müslüman kahramanlar, Allah’a vaat ettikleri şeyi silahları ile gerine getirmişlerdir. Seyfullah, Allah onu affetsin, Allah’ın izniyle Yahudiler ve Hindular ile savaş gibi iki büyük onura nail olmuştur. Seyfullah, 1965’te Hindu devletine karşı savaşan en büyük kahramanlardan biriydi. Güzel bir imtihana maruz kalmıştır. 12 taarruz görevinde Hint kuvvetlerine ciddi hasar vermiş, ayrıca Hindistan Hava Kuvvetleri’ne ait bir uçağı düşürmüştü. Bu nedenle askeri onur madalyası aldı. Azam, 1967’de Yahudilerle savaşan kardeşleriyle birlikte Yahudi varlığına karşı savaştı. Ürdün, Irak ve Pakistan Hava Kuvvetleri’nde Yahudilere karşı savaşan tek pilot olduğu biliniyordu. Diğer herhangi bir mücahitten daha fazla Yahudi uçaklarını düşürme rekorunu elinde tuttu. Allah merhamet etsin ve Allah onu en güzel mükâfatla mükâfatlandırsın.

Bu vesileyle Ürdün, Bangladeş ve Pakistan ordusu içinde Seyfullah Azam akranlarına, Seyfullah’ın kurtuluşu için savaştığı Filistin’in hala iğrenç işgal altında inim inim inlediğini anımsatmak istiyoruz. Hala kurtarılmayı bekliyor. İlk kıble ve Mescidi Haremeyn’in üçüncüsü Mescidi Aksa’nın sabah akşam her an Yahudiler ve yerleşimci sürüleri tarafından kirletilmeye devam ettiğini, hatta yıkmak ve yerine sözde bir Yahudi binası inşa etmek için ona karşı komplo kurulduğunu hatırlatıyoruz. Hindu devletinin Yahudi varlığının öz kardeşi olduğunu anımsatıyoruz. Keşmir’i işgal etmeyi, Hindistan’da, Bangladeş-Hindistan sınırında ve Hindistan-Pakistan kontrol hattı boyunca Müslümanlara eziyet etmeyi sürdürüyor. Bu nedenle cihattaki yoldaşınız Seyfullah’a olan sadakatiniz, onun Allah düşmanı Yahudiler, Hindular ve onları dost edinenler ile savaş biyografisini diriltmeyi gerektiriyor. O yüzden hadi mübarek toprak Filistin’i ve temiz toprak Keşmir’i kurtarın.

Ey Bangladeş, Pakistan ve Ürdün ordusunun samimi subayları! Yahudilerle, Hindu devletiyle, tüm İslam ve Müslüman düşmanlarıyla savaşmak için can attığınızı biliyoruz. Ülkemizdeki Müslümanlara musallat olan ajan laik rejimlerin sizi Allah yolunda cihattan alıkoyduklarının da farkındayız. Bu yüzden sizi bu rejimleri devirmeye, dininize ve ümmetinizin sorunlarına destek çıkmaya, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafetin kurulması için Hizb-ut Tahrir’e nusret vermeye çağırıyoruz. O zaman Raşidi Halife önderliğinde işgal altındaki Müslüman toprakları kurtarmak, dünyanın geri kalanını Allah’ın indirdikleri ile yönetime açmak için cihat meydanlarında olacaksınız. İşte o zaman sizin hakkınızda Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın şu buyruğu gerçekleşecektir:

مِنَ الْمُؤْمِنِينَ رِجَالٌ صَدَقُوا مَا عَاهَدُوا اللَّهَ عَلَيْهِ فَمِنْهُمْ مَنْ قَضَى نَحْبَهُ وَمِنْهُمْ مَنْ يَنْتَظِرُ وَمَا بَدَّلُوا تَبْدِيلاً “Müminlerden öyle adamlar vardır ki, Allah’a verdikleri söze sadık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir. Bir kısmı da beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.” [^{Ahzab 23]}