حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mısır
Medya Bürosu
No: MSu2013BAu20132014u2013MBu2013TRu201323 |
H. 14 Zilka’de 1435 M. Salı, 09 Eylül 2014 |
Basın Açıklaması Mısır Fetva Meclisi, İktidarı Memnun Etmek İçin Kelimeleri Tahrif Ederek İyice Çamura Gömülüyor
Mısır Fetva Meclisi, yeni Süveyş Kanalı projesini finanse etmek için tahvil alımının caiz olduğunu destekledi ve bunu katılımcılar ile devlet arasında finansman sözleşmesi olarak kabul etti. Hiçbir şekilde bu, kredi olarak addedilmez dedi. Fetva Meclisi, bankalar, kamu kurumları ya da dernekler ile bireyler, kurumlar ve şirketler arasında tahvil sözleşmelerinin, aslında tarafların çıkarlarını gözeten yeni sözleşmeler olduğunu belirtti. Belirsizlik ve zarar olmadığı ve tarafların çıkarlarına olduğu sürece fıkıhta yeni sözleşmeler yapmanın caiz olduğu yönünde fetva verildi. İktidara yağcılık kokan ve açıkça kelimelerin anlamlarını saptıran bu komik fetvadan sonra Fetva Meclisi, Mısır halkını, asırlar boyunca şeri hükümleri açıklayan ve ılımlı yönü olduğu için herkesçe alkışlanan Ezher ve Fetva Meclisi gibi uzman kurumlara müracaat etmeye çağırdı. Hatta Vakıflar Bakanlığı, geçen Cuma hutbesinde dernek vaizlerinden biri, tahvillerin haram ve faiz olduğunu söylediği için yasal bir derneğe ait camileri vakıflaştırmaya kalktı.
Mısır halkı, o çağrılara yanıt vermiş olsaydı, övgü ve takdire mazhar olacaktı. Ezher ve Fetva Meclisi ve onların âlimleri, çok yakında o uydurma fetvaya aykırı fetva vereceklerdir. O fetvaya aykırı fetvalar çoktur. Örneğin:
1- Mısır diyarı müftüsü Merhum Şeyh Bekir es-Sadefi'nin [ö: 1919] 413 nolu fetvası.
2- Mısır diyarı müftüsü ve ardından Ezher Şeyhi merhum Şeyh Abdülmecit Selim'in [ö: 1954] 3252 nolu fetvası.
3- Mısır diyarı müftüsü ve ardından Ezher Şeyhi merhum Şeyh Hasan Me'mun'un [1973] 3178 nolu fetvası
4- Mısır diyarı müftüsü merhum Abdül Latif Hamza'nın [ö:1985] 3346 nolu fetvası.
5- Mısır diyarı müftüsü ve ardından Ezher Şeyhi merhum Şeyh Cad'ul Hak Ali Cad'ul Hakk'ın [ö:1996] 819 nolu fetvası.
Burada mesele, bu fetvayı çürüten önceki fetvaların varlığı değildir. Aksine mesele, bu kişilerin bu şekilde fetva verme cesaretini göstermeleri, faizi mubah saymaları, Allah Subhânehu ve Teâlâ huzurunda kendisine fayda vermeyecek olan iktidarı memnun etmek uğruna Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem'e savaş ilan edilmesine aldırış etmemeleridir.
Bu faiz tahvillerini helal kılmak için fetvada belirtilen dayanaklara gelince, birkaç tanedir. Bunların en önemlileri şunlardır:
1- Devletin, tüzel kişilik olarak kabul edilmesi ve dolayısıyla onunla ilgili hükümlerin, gerçek kişilikten farklı olduğu yargısına varılması.
2- Sözleşmenin, kredi sözleşmesi değil, finansman sözleşmesi olarak kabul edilmesi.
3- Kararlaştırılan faizin, faiz değil de devletin bir hediyesi ya da ödülü olarak kabul edilmesi.
İlk dayanağa gelince, bu, tüzel kişiliğin nevi şahsına özel hükümleri olduğu, bu hükümlerin faizi haram kılan nasslardan istisna edildiğine dair insanları ikna etme girişimidir. Bazı mugalatalar dışında bu hükme ilişkin herhangi bir delil ortaya konulmuş değil.
Bu sözleşme, finansman sözleşmesidir ve daha önce benzeri olmayan yeni bir tür sözleşmedir sözüne gelince, reddedilir. Çünkü sözleşme, ya bir kredi sözleşmesi olur ya da mudarebe sözleşmesi olur. Eğer kredi sözleşmesi ise her artış kesinlikle faizdir. Yok, mudarebe sözleşmesi ise, sermayeye göre kar sabit yüzdesi tespit etmek caiz değildir. Onların "Hayatın gerçeği, isabet oranı yüksek, belirsizlik ve hasar derecesini iyi tespit edebilen fizibilite çalışmaları, yöneylem araştırması, istatistik ve muhasebe gibi bir dizi bilimsel kuralları değiştirdi." sözü, bunu ortadan kaldırmaz.
Üçüncü dayanaklarına gelince, çok komiktir. Çünkü bu tahvilleri satın alan birinin amacının devlete yardım etmek olduğu düşünülemez. Eğer bu tahvillere verilen faiz [%13], bankaların verdiği faizden daha yüksek olmazsa, kimse o tahvillerin alımını düşünmez. O halde nasıl kararlaştırılan bu faizin, bir ödül veya devletin bir hediyesi olduğu söylenebilir?
Vakıflar Bakanının, "Ezher ve Evkaf çalışanları Fonunun toplam miktarı 650 milyon Cüneyh Süveyş Kanalı Projesi tahvilleri alımı yaptıkları ile ilgili söylediği üçüncü mugalata ise, bu tahvilleri helal kılmanın pratik ve uygulamalı açıklaması ve fetvası kabul edilir. Sanki Ezher ve Vakıflar bakanlığının eylemi, Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in eylemi ve ikrarı gibi şeri delil oluyor da. Ne oluyor size ne biçim hüküm veriyorsunuz öyle?
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اتَّقُواْ اللّهَ وَذَرُواْ مَا بَقِيَ مِنَ الرِّبَا إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَ، فَإِن لَّمْ تَفْعَلُواْ فَأْذَنُواْ بِحَرْبٍ مِّنَ اللّهِ وَرَسُولِهِ وَإِن تُبْتُمْ فَلَكُمْ رُؤُوسُ أَمْوَالِكُمْ لاَ تَظْلِمُونَ وَلاَ تُظْلَمُونَ "Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakının ve eğer gerçekten iman etmiş kimselerseniz, faizden geriye kalanı bırakın. Eğer böyle yapmazsanız, Allah ve Rasûlüyle savaşa girdiğinizi bilin. Eğer tövbe edecek olursanız, anaparalarınız sizindir. Böylece ne zulmetmiş ne de zulme uğramış olursunuz." [Bakara 278-279]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Mısır Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi 31 el-Cela’ Caddesi, Kahire / Mısır Telefon: Tel: +(20) 2 27738076 – 5119857010 www.hizb.net/ |
E-Mail: hizb.ut.tahrir.eg@gmail.com |