Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilâyeti, Pakistan genelinde “ABD ile İttifak Sonlandırın”başlıklı bir kampanya yürütmektedir. Kampanya, “Pakistan Yöneticileri Bir Yandan ABD ile İttifakı En Üst Perdeden Kınarlarken Diğer Yandan ABD Askerlerini Aşağılanmaktan Kurtarmak İçin Gizlice İşbirliği Yapmaktadırlar”başlıklı bildirinin dağıtımı ile start aldı. Bildirinin yanı sıra camiler, pazarlar ve diğer kamusal alanlarda gösteriler ve halka hitap konuşmaları yapılıyor. Ek olarak heyetler, insanlarla temaslarda bulunuyor.

On yedi yıl önce hain Müşerref, Afganistan’a saldırmak ve işgal etmek için üslerimizi ve hava sahamızı ABD’ye açtı, lojistik destek ve istihbarat sağladı. Yaptığı bu ihanetin Pakistan’ın çıkarına olduğunu vurguladı. İhanetin karşılığı olarak ABD’den alınacak yardımlar sayesinde ekonomi ve Keşmir sorunu dâhil olmak üzere çıkarlarımızın güvence altında olacağını iddia etti. Ancak bugün ABD ile yapılan ittifakın siyasi ve ekonomik olarak tam bir yıkıma yol açtığı, büyük can kaybına neden olduğu görüldü. ABD, Pakistan’a yaptığı yardımın acısını kat be kat çıkartmak için azılı düşman Hindistan’ın Afganistan’a girmesine ve Pakistan’da yıkıcı faaliyetlerde bulunmak üzere orayı bir üs olarak kullanmasına izin verdi. RAW ajanı Kulbushan Jadhav’ın itirafları bu gerçeğin bir kanıtıdır.

Amerika’nın apaçık düşmanlığından, oldukça fazla aşağılamasından ve küçümsemesinden sonra aslında Pakistan yöneticileri, ABD ile ittifakı bitirip diplomatlarını, özel askeri ve istihbarat birimlerini ülkeden kovmalıydı. İkmal yollarını kesip bölgedeki zehirli ABD varlığını yok etmek için Pakistan silahlı kuvvetlerini cihada seferber etmeliydi. Bunun yerine Pakistan’ın siyasi ve askeri liderliği, ABD’ye her türlü desteği vermeye devam etmektedir. 7 Şubat 2018 günü ISPR, 208.nci Kolordu Komutanları Konferansı vesilesiyle yaptığı basın açıklamasında, “Uzun yıllar sonucu elde edilen terörle mücadele kazanımlarının konsolide edileceği yineledi... Bölgesel barış ve istikrarı sağlamak için taraflarla yapılacak işbirliği sırasında ulusal çıkarların korunacağını belirtti.”

Devam etmekte olan zillet ve aşağılamayı sona erdirmenin tam zamanı. Hafif silahlı bir kaç bin Afgan mücahidi ABD’nin iflahını kesmiştir. ABD, müzakere sürecine girmeleri için adeta onlara yalvarıyor. Pakistan ordusu da operasyonlar yoluyla baskı yapmaya çalışıyor. Çok daha yetenekli ve kritik yerlerde konuşlanmış Pakistan ve silahlı kuvvetleri karşısında inanın ABD kuyruğunu kıstırarak ülkeden kaçıp gidecektir. Bu, Pakistan için hiç de zor değil. Yeter ki İslam’ı kapsamlı bir şekilde uygulayan, ABD ile ittifakı reddeden ve işgale karşı cihat ilan eden bir liderliği olsun. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu

فَمَنِ ٱعْتَدَىٰ عَلَيْكُمْ فَٱعْتَدُواْ عَلَيْهِ بِمِثْلِ مَا ٱعْتَدَىٰ عَلَيْكُمْ  “Kim size saldırırsa siz de ona misilleme olacak kadar saldırın.”^{[Bakara 194]} Böyle bir liderlik, ancak Nübüvvet metodu üzere Hilafetle mümkündür. Pakistan Müslümanları, Nübüvvet metodu üzere Hilafetin yeniden kurulması için Hizb-ut Tahrir gençleriyle omuz omuza mücadele etmelidir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in müjdesini gerçekleştiren Müslümanlardan olmak için hadi gelin birlikte mücadele edelim. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ  “Sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır.” ^[Ahmed]