Bajwa-İmran rejiminin, Modi’nin Keşmir’i ilhak etmesine ve muhalefeti bastırmaya yönelik 100 günü aşkındır devam eden sokağa çıkma yasağına karşı omurgasız bir duruş sergilemesi, Modi rejiminin Müslüman karşıtı Yeni Vatandaşlık Değişikliği Yasası’nın federal meclisin alt kanadından geçirmesini sağladı. Değişiklik Yasası’nın geçişinden sonra Afganistan, Bangladeş ve Pakistan’dan Hindu, Sih, Budist, Jain, Zerdüşt (Parsi) ve Hıristiyan yasadışı göçmenler, Hint vatandaşlığına başvurabilecekken Müslümanlar özellikle hariç tutulmuştur. Bu, yasadışı Müslüman göçmenlerin eğitim, istihdam, iş ve mülkiyet hakkını güvence altına almak ve Hint vatandaşlığına geçmek için Hindu veya gayrimüslim olmak zorunda oldukları anlamına geliyor. Aksi halde tüm hakları reddedilecek ve her geçen gün yavaş bir ölümle karşılaşacakları toplama kamplarına gönderileceklerdir.

Modi rejiminin damarlarından Müslümanların nefreti akıyor ve artık onu saklama gereği bile duymuyor. Modi rejimi gücünü, Batının saldırgan Hint duruşunu desteklemesinden ve Bajwa-İmran rejiminin ABD’ye büsbütün teslimiyetinden alıyor. Bajwa-İmran rejimi, Batı ve Hindistan önünde secdeye kapandı. FATF eylem noktalarına uyma bahanesiyle Keşmir’in cihadi altyapısını çökertti. Hindistan’ın Keşmir’i ilhak etmesinin önünü açtı. Bajwa-İmran rejimi, ABD destekli Modi’nin Hint seçimlerinden zaferle çıkmasını istemişti. Rejim, Pakistan Hava Kuvvetleri’nin cesur pilotlarının çabalarını mahvetti, yakalanan Hint pilotu Abinanthan’ı hemen serbest bıraktı. Nepal’deki RAW istihbaratı tarafından kaçırılan ve tutuklu bulunan Albay Habib ile değişimine bile fırsat vermedi. Rejim, yarım saat ayakta durmak ve işgal altındaki Keşmir Müslümanları ile dayanışma içinde olunduğunu göstermek için siyah kurdeleler takmak gibi beyhude eylemler yoluyla Keşmir Müslümanların duyguları ile oynadı. Keşmir halkına yardım etmek için işgal altındaki Keşmir’e gidenleri düşman olarak ilan etti. Bajwa-İmran rejimi, 100 günü aşkındır işgal altındaki Keşmir’de devam eden sokağa çıkma yasağı için sadece timsah gözyaşları döktü.

Gerçekten de Bajwa-İmran rejimi, İspanya’da son Gırnata hükümdarı Ebu Abdullah’ın annesinin ona söylediği şu sözleri hak ediyor: “Erkekler gibi savunamadığın şehir için şimdi kadınlar gibi ağla.”Rejim uzun süredir devam eden Hint talebini yerine getirdi. Hint vatandaşlarının vizesiz Kartarpur’u ziyaret etmelerine olanak tanıdı. Rejim, Hint terörist Kulbhushan Jadhav’ın serbest bırakılmasının altyapısını oluşturmak için farklı yasal ve siyasi seçenekler üzerinde düşünüyor. Müslümanların öfkesinden kaçınmak için zoraki gerekçeler ileri sürüyor. Bajwa-İmran rejimi, Twitter’de açıklamalar yapmaktan başka Hindistan’ın zalimane Vatandaşlık Yasası hakkında hiçbir şey yapmayacaktır. Rejimin akut sorunu, şu anda bölgedeki ABD kuklası General Bajwa’nın görevinin uzatılmasını sağlamaktır. Bajwa’nın görevi, Hindu devletinin bölgedeki egemenliğine karşı direnen grupların başını ezmekti.

Hindistan Müslümanları, bu değişiklik yasasına karşı protesto düzenliyorlar, sokaklar “seninle benim bağlantım nedir? La İlahe İllallah” tezahüratlarıyla yankılanıyor. Bununla birlikte Bajwa-İmran rejimi, Modi, Amit Şah ve Ajit Doval önünde secdeye kapanıyor. Sadece Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e sadık Pakistan Silahlı Kuvvetleri subayları ABD planını bozabilir ve Pakistan’da Hilafetin yeniden kurulmasını sağlayabilir. Hilafet, Büyük Hindistan (“Akhand Bharat”) planına paramparça edecek, Afganistan, Körfez ve Orta Asya’yı Pakistan’a ilhak edecektir. Sonra Hindistan devleti, ne Keşmir’deki işgaline devam ettirebilecek ne de Hindistan’da yaşayan Müslümanlara zulmetmeye cesaret edebilecektir. Sevban’ın, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’den rivayet ettiğine göre

عِصَابَتَانِ مِنْ أُمَّتِي أَحْرَزَهُمَا اللَّهُ مِنْ النَّارِ عِصَابَةٌ تَغْزُو الْهِنْدَ وَعِصَابَةٌ تَكُونُ مَعَ عِيسَى ابْنِ مَرْيَمَ عَلَيْهِمَا السَّلَام“Benim ümmetimden iki grup vardır ki Allah onları ateşten korumuştur. Savaş için Hindistan’a giden grup ve İsa ibn Meryem ile beraber olan gruptur.” ^{[Ahmed, Nesai, Beyhaki]}