11 Mayıs’ta Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti Resmi Sözcüsü Naveed Butt’ın kaçırılıp gizli servisin zindanlarında gayri İslami şekilde hapis cezasına çarptırılışından bu yana sekiz yıl olacak. Bajwa-İmran rejimi, Pakistan’a saldırmak için Kontrol Hattı’nı ihlal eden Hintli pilot Abinanthan’ı oysa sadece bir günde serbest bıraktı. Ayrıca Hintli terörist casus Kulbhushan Jadhav’ın eşiyle görüşmesi için özel bir diplomatik düzenleme yaptı. Bununla birlikte bu rejim, Naveed Butt’ın ailesiyle görüşme yapmasına izin vermemeyi sürdürüyor. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

مُّحَمَّدٌ رَّسُولُ اللَّهِ وَالَّذِينَ مَعَهُ أَشِدَّاءُ عَلَى الْكُفَّارِ رُحَمَاءُ بَيْنَهُمْ“O, Allah’ın elçisi Muhammed’dir. Onunla beraber olanlar da kâfirlere karşı sert, kendi aralarında merhametlidirler.”^{[Fetih 29]} Peki, Amerikan ajanı bu yöneticilerinin durumu nasıl? Düşman kâfirlere karşı yumuşak ve naziktir, sevdalı, şefkatli ve merhametlidir. Kâfirlere karşı iyiliksever ve tavizkar, Müslümanlara karşı aslan. Hatta silah ve bomba kullanıyorlar. Oysa Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem hadisi kutside şöyle buyurdu:

إِنَّ اللَّهَ قَالَ مَنْ عَادَى لِي وَلِيًّا فَقَدْ آذَنْتُهُ بِالْحَرْبِ“Kim benim dostuma düşmanlık ederse ben de ona harp ilan ederim.”^[Buhari]

Dört çocuk babası 51 yaşındaki Naveed Butt, İslam ümmetinin samimi ve takdire şayan bir evladıdır. İdeolojik bir politikacıdır. Hilafetin yeniden kurulmasından sonra herhangi bir görevde iktidar sorumluluğunu kolayca yerine getirebilecek kapasitededir. İslamabad’da yerleşik soylu bir Keşmir ailesi mensubudur. Ünlü Lahor Mühendislik ve Teknoloji Üniversitesi’ni (UET) kazanmasının ardından dâhiliği ile mezun olduğu ABD’deki Illinois Üniversitesi’ne transfer edildi. ABD’de özel sektörde çalışırken, Müslüman topraklarda küresel Hilafet mücadelesinin bir parçası olmak için Pakistan’a dönmeye karar verdi. Zorbaların gazabıyla mücadele etmek için lüks bir hayatı gönüllü olarak geride bıraktı. Yorulmadan yöneticilerin İslam’a ve Müslümanlara ihanetini, ABD’ye köleliklerini ifşa etti. Bu konuda yüzlerce basın açıklaması, düzinelerce makale kaleme aldı. Onlarca basın toplantısı düzenledi, seminer ve konferanslar verdi, mücadelesi boyunca binlerce etkili insanla bir araya geldi. Hilafeti yeniden kurma yükümlülüğü ve strüktürünün detayları hakkında insanları aydınlatmak için Pakistan’ın dört bir yanını dolaştı. Siyasi ve entelektüel mücadelesi sırasında defalarca tutuklandı, hapis cezasına çarptırıldı, meydan okuması ve cesareti ile ünlendi.

Şubat 2018’de Kayıp Kişiler Komisyonu Başkanı Adalet Javed İkbal’in, Naveed Butt’ın mahkemeye getirilmesi talimatını vermesi, Butt’ın gizli serviste tutulduğunu doğruluyor. Naveed Butt, Hizb-ut Tahrir’in yöneticileri güçlü bir şekilde muhasebe ettiği bir zamanda kaçırıldı. Hizb-ut Tahrir, Amerikan casusu ve suikastçısı Raymond Davis’i serbest bırakan, ABD’nin Abbotabad saldırısını durdurmayan, geçici dünya uğruna ABD’ye köleliği yeğleyen yöneticilerin ifşası için bir kampanya başlatmıştı. Yöneticilerin, Naveed Butt’ı derhal serbest bırakarak suçlarından tövbe etme zamanı geldi. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

إِنَّ الَّذِينَ فَتَنُوا الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ ثُمَّ لَمْ يَتُوبُوا فَلَهُمْ عَذَابُ جَهَنَّمَ وَلَهُمْ عَذَابُ الْحَرِيقِ“Şüphesiz mümin erkeklerle mümin kadınlara işkence edip, sonra da tövbe etmeyenlere; cehennem azabı ve yangın azabı vardır.”^{[Buruc 10]} Gerçek şu ki Bajwa-İmran rejiminin acımasız baskısına rağmen Hizb-ut Tahrir, mücadelesini asla terk etmeyecek, yavaşlatmayacaktır. Aksine Hizb-ut Tahrir’in Müslümanlar özellikle de silahlı kuvvetler üzerindeki etkisi artmıştır. Gerçekten de Müslümanlar, Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem yolunda zorluk çekenleri samimi buluyor ve liderliğe layık görüyor. Bu mübarek Ramazan ayında tıpkı Yusuf Aleyhisselam gibi Naveed Butt’u da zorbaların zindanlarından çıkarıp indirdikleriyle yönetim ile onurlandırması için Allah’a dua ediyoruz.  Doğrusu o gün zalimlere mutlaka şiddetli azap erişecek. Ahiret azabı ise çok daha çetindir.