2 Temmuz 2020’te ISPR, Gilgit-Baltistan (GB) Kontrol Hattı’nda (LoC) ek asker konuşlandırılmadığını belirtti. Hindistan, Hindistan-Çin gerginliği sırasında Pakistan’ın 20.000 ek asker konuşlandırdığını iddia etmişti. İşgal altındaki Keşmir’in bir bölümünde Çin ile Hindistan arasında gerginlik patlak verdiğinde, Pakistan ve işgal altındaki Keşmir Müslümanları Keşmir’in kurtuluşu için umutlandılar. Gerçekten de Pakistan silahlı kuvvetlerinin işgal altındaki Keşmir’i kurtarması için uluslararası ve bölgesel konjonktür son derece elverişli.

Uluslararası yönden Korona virüsü pandemisi ABD ve Avrupa ekonomilerini feci vurdu, zayıflattı. Kafkaslı bir polis memurunun silahsız bir Afro-Amerikalıyı öldürmesinin ardından Amerikan toplumu derin kutuplara ayrıştı. ABD, yabancı bir ülkeye daha fazla asker konuşlandırmak istemiyor. Afgan Talibanı ile “barış” istediği bir zamanda ülkeden askerlerini çekebilir. ABD Başkanı Donald Trump, savaşmak için yurtdışına asker göndermenin defalarca zararından bahsetti. Dahası ABD başkanlık seçimleri, ABD’nin dış ilişkiler üzerine odaklanmasına engeldir. Pakistan aslında bugün pratik bir adım atsa, ABD’nin Hindistan’ı destekleme kapasitesi önemli ölçüde sınırlıdır.

Bölgesel yönden işgal altındaki Keşmir’deki durum, Müslümanların Pakistan ile birleşme dışında herhangi bir seçeneği kabul etmeye hazır olmadıkları yönündedir. İşgal altındaki Keşmir Müslümanları, şehitlerini Pakistan bayrağına sarıyorlar. Yüz binlerce ağır silahlı Hint askerine rağmen Müslümanlar, bir karış bile topraktan ödün vermeyi şiddetle reddediyorlar. Zaten onlarca ayrılıkçı hareketle karşı karşıya kalan Hindistan, geçen yıl vatandaşlık yasalarında yapılan değişikliklerin yürürlüğe girmesinden sonra daha kırılgan hale geldi. Çin ile devam eden gerginlik nedeniyle Hindistan, Doğu sınırındaki savunmasızlığını güçlendirmeden Pakistan’a karşı yoğun askeri kuvvet konuşlandıramaz. Dahası kast sisteminin derinden böldüğü Hindistan’ı Bollywood filmleri ve şişirilmiş Hindu milliyetçi retoriği birleştiremez.

Gerçekten de İslam’ın emrini yerine getirmek için saf İslam toprağını kâfirlerin işgalinden kurtarmanın tam zamanı. Hal böyleyken ABD’ye kölelik, Pakistan siyasi ve askeri liderliğin gözlerini kör etti. İşgal altındaki Keşmir kolayca ve hızlıca kurtarılabilecek iken, “itidal” politikası izliyorlar. O kadar kör etti ki, üst düzey bir Pakistanlı yetkili, Çin-Hindistan arasındaki de dâhil olmak üzere herhangi bir çatışmanın “olumsuz” olduğunu açıkladı. Açıkçası, mevcut siyasi ve askeri liderlik, uluslararası ve bölgesel konjonktür ne kadar elverişli olursa olsun, işgal altındaki Keşmir’i kurtarmak için Pakistan silahlı kuvvetlerini asla seferber etmeyecektir. Halkın karşı çıkmasına rağmen fiiliyatta Keşmir’i modern Raja Dahir’e teslim etti.

Allah’ın buyruğuna binaen Raşidi Hilafet, işgal altındaki Keşmir’i kurtarmak için Pakistanlı Muhammed Bin Kasım’ın silahlı kuvvetlerini seferber edecektir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَاقْتُلُوهُمْ حَيْثُ ثَقِفْتُمُوهُمْ وَأَخْرِجُوهُمْ مِنْ حَيْثُ أَخْرَجُوكُمْ“Onları bulduğunuz yerde öldürün. Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın.”^{[Bakara 191]} Nübüvvet metodu üzere Hilafeti yeniden kurmanın elbette ki zamanı gelmiştir. Ümmetin silahlı kuvvetleri, kâfirlerin İslam topraklarındaki işgalini kesinkes sona erdirecektir.