حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PK–BA–2021–MB–TR–63 |
H. 19 Safer 1443 M. Pazar, 26 Eylül 2021 |
Batının Ekonomik Düzeni, Doların Hegemonyasının Sigortasıdır Hilafetin Ekonomik Politikalarından Başka Hiçbir Şey Enflasyonu Bitiremez
Pakistan Müslümanları, ağır enflasyon dalgası altında eziliyor. Rupi, dolar karşısında tepetaklak oldu. Birçoğu, ailesinin sadece günlük iki öğününü karşılayabiliyor. Her ne kadar muhalefet, enflasyon karşısında kuru gürültü koparsa da mevcut sisteme ve Batının ekonomik düzeninin uşaklığını yapan yasalara bir alternatifi yoktur. Enflasyonun çözümü “yozlaşmış” yöneticiyle olmaz, aksine Ancak Raşidi Hilafet gibi adaletli bir sistemle mümkündür. Hilafet, Batının ekonomik düzeninden kurtulmak için İslam’ın eşsiz ekonomik politikalarını uygulayacaktır. İthalat artışı ve cari işlem açığı Batının ekonomik düzeninde kaçınılmazdır. Bunlar da Pakistan’da enflasyonu tetikliyor. IMF, kapitalist dünyanın kapı bekçisidir, uluslararası ticarette doların hegemonyasının bekçiliğini yapıyor.
Dahası, Batı, uluslararası ticaret ve küresel sermaye hareketi üzerinde büyük bir kaldıraçtır. Karmaşık bir ekonomik düzeni var. ABD ve Avrupa geçen yüzyılın 40’larında üretmiştir. Siyah, gri ve beyaz listeye sahiptir. Batı çıkarları tehlikeye girdiğinde FATF, bir ekonominin gelişimini engeller. ABD kontrolündeki Swift sistemi, uluslararası para transferini önler. Büyük ekonomilere ihracat, Batı çıkar ve gereksinimlerine bağlıdır, Batı, petrol ve gaz fiyatlarını manipüle eder, dünyanın geri kalanının yaşadığı zorluklara bakmaz. Batı kaldıraçlarının diğer aparatları, çokuluslu şirketlerin yatırımları, teknolojiye erişim kısıtlaması ve sömürgeci kurumların tahkimliğidir.
Batının ekonomik düzeninde Pakistan’ın ardışık yöneticileri, uluslararası memnuniyet karşılığında sınırlı ekonomik ayrıcalıklar elde etmek için yaşamsal ulusal çıkarlardan ödün verirler. General Eyüp Han, üç nehri Hindistan’a teslim etti. Genel Ziya, Afganistan’da Sovyet Rusya’sına karşı ABD’nin yanında yer aldı. Siachen Buzulu’nun egemenliğinden ödün verdi. Navaz, Kargil’den utanç verici bir şekilde geri çekildi ve Aimal Kansi’yi teslim etti. Müşerref, ABD’nin Afganistan işgalini kolaylaştırdı, Afiya Siddiki’yi teslim etti, Lal Mescidi’nde ve Jamia Hafsa’da yetimleri beyaz fosfor bombası ile yaktı. Keyani-Zerdari rejimi, ABD’ye direnen kabileleri bastırmak için askeri operasyonlar düzenledi, ABD’nin Abbottabad’daki ihlaline karşı halkın öfkesini yatıştırdı. Rahil-Navaz rejimi, Keşmir ve Afganistan işgali direnişini kırdı, Amerikan Raj’ı karşıtı sesleri acımasızca bastırdı. Şimdiki Bajwa-İmran rejimi de, Afganistan’da ABD’nin kiralık arabulucusu gibi hareket ediyor. İşgal altındaki Keşmir’i Modi’ye teslim etti. Pakistan, çıkarlarından ödün vermekten ve acı verici ekonomik yıkımdan, ancak güçlü ekonomi ve kendi kendine yeterliliğe sahip küresel bir güç haline gelerek kurtulabilir.
Nübüvvet metodu üzere Hilafet, altın ve gümüşe dayalı para birimiyle doların hegemonyasını sona erdirecek, uluslararası ticaretin temelinin altın ve gümüş olmasını sağlayacaktır. Hilafet, enerji ve mineral kaynaklarını, dünya ticaret güzergâhlarını bütünleştirmek için Pakistan’ı, Afganistan’ı, Orta Asya’yı ve Müslüman dünyasını egemenliği altında birleştirecek, böylece Batının ekonomik düzenini yerle bir edecektir. Öyleyse İslam ümmeti, Hilafetin dönüşü ve İslam’ın küresel hâkimiyeti için ordu içindeki oğullarından Hizb-ut Tahrir’e nusret talebinde bulunmalıdır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آَمَنُوا كُونوا أَنصَارَ اللَّهِ كَمَا قَالَ عِيسَى ابْنُ مَرْيَمَ لِلْحَوَارِيِّينَ مَنْ أَنصَارِي إِلَى اللَّهِ قَالَ الْحَوَارِيُّونَ نَحْنُ أَنصَارُ اللَّهِ فَآَمَنَت طَّائِفَةٌ مِّن بَنِي إِسْرَائِيلَ وَكَفَرَت طَّائِفَةٌ فَأَيَّدْنَا الَّذِينَ آَمَنُوا عَلَى عَدُوِّهِمْ فَأَصْبَحُوا ظَاهِرِينَ “Ey iman edenler! Allah’ın yardımcıları olun. Nitekim Meryem oğlu İsa da havarilerine, “Allah’a giden yolda bana yardımcı olacaklar kimlerdir?” diye sorduğunda havariler, “Allah’ın yardımcıları biziz” demişlerdi. Bunun üzerine İsrailoğulları’ndan bir kesim inanmış, bir kesim de inkâr etmişti. Nihayet biz inananları, düşmanlarına karşı destekledik. Böylece üstün geldiler.”[Saf 14]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |