Perşembe, 17 Safer 1446 | 2024/08/22
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: PKu2013BAu20132012u2013MBu2013TRu20130022 H. 11 Raceb 1433
M. Cuma, 01 Haziran 2012

-Basın Açıklaması- Maliye Bakanı'nın Bütçeye Dönük Konuşması, Şayet Hilafet'in Kurulmasından Önceki Son Konuşma Olursa Gerçekten "Tarihsel" Bir Konuşma Olacaktır

Maliye Bakanı Şeyh Hafız'ın bugün yaptığı ve bunu, - beş yıl uzatılan görevinin sonuna gelen- hükümet için bir ilk olduğu gerekçesiyle "tarihsel" olarak nitelendirdiği bütçe konuşması, her yılki bir bütçe sunumundan ibarettir. Bu nedenle bu bütçe, enerjiyi makul bir fiyatla temin edecek olmasından veya sanayi ve tarımı canlandıracak olmasından veya yüksek fiyatlardan dolayı belleri kırılan insanlara rahat bir nefes aldıracak olmasından veya onları zalim vergilerden muaf tutacak olmasından dolayı olan "tarihsel" bir bütçe değildir. Bilakis basitçe bu, zaten atılmış olan Maliye Bakanı'nın bakış açısından dolayı "tarihseldir!"

Hizb-ut Tahrir der ki; bu konuşmayı tarihsel kılacak olan şey, insanların içerisinde dünyanın dört bir tarafındaki sömürgeci, insafsız ve çökmüş bir sistem olan kapitalizme dayalı diğer baskıcı politikaların bildirgesini işiteceği son konuşma olmasıdır. Bunu tarihi bir olay kılan şey ise İslam ile hükmedecek, Pakistan'daki Müslüman toprakları ekonomik patlamaya dönüştürecek bir nizam olan Hilafet Devleti kurulmadan önce türünün son konuşması olmasıdır. Şimdi burada, Allah'ın izniyle Hilafet'in yürürlüğe koyup uygulayacağı bazı kanunları yayınlayacağız:

1- Makul Enerji Fiyatları ve Yükselen Sanayi:

Hilafet'in kurulması halinde makul ve kabul edilebilir enerji fiyatları bakımından bir rahatlama hissedeceksiniz. Çünkü Hilafet Nizamı'nda, kamu mülkiyetlerinin özelleştirilmesi ve özel mülkiyetlerin de kamulaştırılması imkansızdır. Bilakis bu kaynakların gerçek sahipleri bizzat insanlardır. Dolayısıyla Hilafet zamanında bu kaynaklar, sadece insanlar adına idare edilecektir. Zira Resulullah [Sallallahu Aleyhi ve Sellem], şöyle buyurmuştur:

الْمُسْلِمُونَ شُرَكَاءُ فِي ثَلَاثٍ الْمَاءِ وَالْكَلَإِ وَالنَّار "Müslümanlar şu üç şeyde ortaktırlar: Su, mer'a ve ateş."

Buna göre petrol kuyuları, doğalgaz, kömür madenleri ve enerji santralleri de dahil tüm enerji kaynaklarının, özelleştirmeye tabi tutulması imkansızdır. Hilafet'in gölgesindeki devlet, mevcut kapitalist hükümetlerin yaptıkları gibi bu kamu mülkiyetlerini kendi tekeline almayacak bilakis kullanımının tüm topluma geri dönmesini garantileyecektir. Bunun için enerji ve yakıt fiyatlarının yükselmesi önemli ölçüde azalacak ve insanların refahı sağlanacağı gibi felç olan sanayi ve tarım sektörleri için de yeni bir hayat sağlanacaktır.

2- Gelir Kaynaklarının Etkinleştirilmesi:

Hilafet'in kurulması halinde toplumu felç eden vergilerin kaldırılması yüzünden insanlar tam bir refaha tanık olacaklardır. Zira Resulullah [Sallallahu Aleyhi ve Sellem], şöyle buyurmuştur:

لا يَدْخُلُ الْجَنَّةَ صَاحِبُ مَكْسٍ "Gümrük vergisi alan cennete giremez."

Buna göre devletin, ister isteyerek olsun isterse de Dünya Bankası ve İMF'ye bir yanıt olarak olsun insanlara kalıcı vergiler koymasına izin verilmeyecektir. Bilakis Allahu [Subhânehu ve Te'âla] tarafından meşru kılınan sadece Hilafet Devleti'nin hazine gelirleri olup İslam'da insanların mülkiyetleri kutsaldır. Dolayısıyla Hilafet Devleti'nin, "vergi" kılıfı altında insanları soyması imkansızdır. Zira Allahu [Subhânehu ve Te'âla], devletin gelirlerini adil bir şekilde belirlemiştir. Mesela Hilafet Devleti'nde vergi koymak caiz değildir. Ancak şeriatın belirlediği mücbir sebepler kapsamında geçici bir dönem için sadece zenginlere vergi konulabilinir. Dolayısıyla İslam, doğalgaz, petrol, bakır ve altın gibi kamu mülkiyetleri gelirleri ile öşür ve haraç gibi tarımsal üretim de dahil ticarî arzların üzerindeki zekat yoluyla insanları ezmeye gerek kalmaksızın onların işlerinin gözetimi için fon sağlayacak gelirlerin tahsilinde nevine münhasır bir sistemdir.

3- İstikrarlı Makul Fiyatlar:

Hilafet'in kurulması halinde insanlar, mevcut fiyatların yüksek olmasına karşın rahat bir nefes alacaklardır. Çünkü İslam, bütün servetin gerçek para birimi değerinin karşılığının sadece altın ve gümüş olmasını farz kılmıştır. Zira Resulullah [Sallallahu Aleyhi ve Sellem] Müslümanlara, devletin para birimi olarak 4.25 gram ağırlığındaki altın dinar ile 2.975 gram ağırlığındaki gümüş dirhemin bir araç olmasını emretmiştir. Buda Hilafet'in, kendi isteği ve hevasına göre kağıt para basmasının imkansız olduğu anlamına gelmektedir. Dolayısıyla Hilafet'i, bin küsur yıldır mal ve hizmetlere dönük istikrarlı fiyatların keyfini çıkarmaya iten neden işte budur.

4- Tarımsal Devrim:

Hilafet'in kurulması halinde tarımsal üretimde benzersiz önemli bir artışa tanık olacağız. Zira İslam, tarım arazisinin mülkiyetini, onun işletilmesine bağlı kılmıştır. Zira Resulullah [Salllallahu Aleyhi ve Sellem], şöyle buyurmuştur:

مَنْ أَعْمَرَ أَرْضًا لَيْسَتْ لأَحَدٍ فَهُوَ أَحَقُّ "Her kim bir kimseye ait olmayan bir araziyi imar ederse o, onudur."

Dolayısıyla İslam, üç yıl peş peşe ekmemesi halinde tarım arazisinin sahibinden alınmasını farz kılmıştır. Buda sahibinin, tarım arazisinden tam olarak yararlanmasını sağlamaktadır. Ayrıca Hilafet Devleti, araziyi ekme imkanları olmayanlara hibe yada faizsiz bir şekilde krediler verecektir. Hakeza birkaç ay içerisinde hem tarım arazilerinde hem de kırsal alanlara erişimde bir artış olacaktır.

Hizb-ut Tahrir Müslümanları, kafir kapitalizmi kaldırıp atmaya ve Hilafet'i yeniden kurmak için ciddi bir şekildeki çalışmayı benimsemeye davet eder.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan
Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813
https://bit.ly/3hNz70q
Fax: +(92) 21–520–6479
E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER