حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PKu2013BAu20132013u2013MBu2013TRu20130064 |
H. 12 Şevvâl 1434 M. Pazartesi, 19 Ağustos 2013 |
-Basın Açıklaması- Hizb-ut Tahrir, Hilafet'in Sağlık Politikası'nı Yayınladı Hilafet Devleti'nde Sağlık Her Bir Ferdin Hakkıdır
Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, sağlığın, bir lüks değil, dini, mezhebi, cinsiyeti ve ırkı ne olursa olsun tüm halkın bir hakkı olduğunu beyan eden Hilafet'in Sağlık Politikası başlıklı bir Açık Politika Pozisyonu (PPP) yayını çıkardı.
Pakistan'daki sağlık hizmetlerinin durumu; yaygın ve önlenebilir ciddi hastalıklar, sağlık ve hastalıklar konusunda halkın bilinçlendirilmesi, tıbbi tedavi süreçleri ve prosedürler açısından ve birinci, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerini içeren entegre sağlık sistemi, lokal tedavi eğitimleri, yerel bazda yaygın hastalıklar ile bağlantılı, güçlü ve verimli tıbbi inceleme ve araştırmalar, gerekli koşulların hazırlanması açısından içler acısıdır. Şu anda özel sağlık sektörü, tüm tedavi hizmetlerinin yaklaşık% 80'ine ulaşmış durumda. Özel sektörün sağlık üzerindeki egemenliği, sağlığı karlı bir "iş" haline getirmekte, herkesin hakkı olmaktan çıkarıp lüks bir ihtiyaca dönüştürmektedir. Özel doktor ücretleri, ilaç ve tanı testlerinin giderek artan maliyetleri, Pakistan'da yaşayan çoğu insan için uygun tedaviyi gün geçtikçe zorlaştırmaktadır.
Sağlık alanındaki bu ürkütücü tablo, demokrasinin ve ABD'nin önde gelen üslerinden biri olan Pakistan'ın başındaki mevcut yöneticilerin izlediği modelin bir yansımasıdır. Bizatihi Amerika'da da demokrasi; hastaları müşteri, sağlığı lüks bir ihtiyaç durumuna düşürmüştür. Demokrasi, sağlık ve ilaç araştırmalarını, küçük bir elit tabakanın tekeline terk etmek üzere özelleştirmiş, onlara milyonlarca insanın sağlığı üzerinden muazzam kazanç kapıları açmıştır. Özelleştirme sayesinde, medikal ilaçlar ve tedavi hizmetleri, dünyanın büyük bölümünde, hatta Batı ülkelerinde bile güç yetirilemez olmuştur.
Dünyanın içerisinde bulunduğu bu acınası durum, Hilafet'in yıkılmasından bu yana süregelen bir realitedir. Oysa geçmişte Hilafet Devleti, Rasûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in emirleri doğrultusunda halk sağlığı sektörünü oldukça güçlü bir biçimde desteklemiştir. Kuşkusuz Hilafet Devleti'nde sağlık hizmetleri; dini, mezhebi, cinsiyeti ve ırkı ne olursa olsun tüm halkın bir hakkıdır. Sağlık ve tıbbi bakımı devletin halkına karşı yükümlülüklerinden biridir ve Müslümanlar tarafından tedavi maksadıyla var olan klinikler, hastaneler ve sağlık ocakları yoluyla sağlık hizmetlerini halkın her bir ferdi için ulaşılabilir hale getirmek zorundadır.
Hilafet herkes için ücretsiz sağlık hizmeti sağlayacaktır, ancak özel sağlık hizmetlerinin varlığını yada ilaç satışını da engellemeyecektir.
Hilafet Devleti, sağlık alanındaki bu açığı kapatmak amacıyla, şer'i hükümlerin izin verdiği sınırlar içerisinde gelir elde etmek için çaba harcayacak, halkın sağlık yönünden bilinçlendirilmesine özel önem verecektir. Enerji kaynakları, büyük ölçekli inşaat ve makina üretim süreçleri gibi devlet işletmeleri aracılığıyla kamu mülkiyetinden muazzam bir gelir üretmeye çalışacaktır. Tarımsal arazilerden harac vergisi alacak, ekonomik aktiviteyi felç eden gelir vergisi ve satış vergilerine son verecektir.
Not: Politika belgesinin tam metnini ve Hilafet Devleti'nin ilgili anayasa maddelerini incelemek için aşağıdaki web bağlantısına gidin:
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |