Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilâyeti Resmi Sözcüsü Naveed Butt’un serbest bırakılması talebiyle Pakistan genelinde gösteriler düzenledi. Göstericiler, “Hilafet Savunucusu Naveed Butt’a Özgürlük”yazılı pankartlar taşıdılar. Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, siyasal İslam karşısında çifte standart uygulayan rejimi şiddetle kınar.

Mesela hükümet yetkilileri ve yardakçıları, zorla kaçırılan liberal blogcuların bir ay içinde serbest bırakılması için yoğun gayret sarf etti. Ancak söz konusu Naveed Butt olunca rejim, taş gibi donukluğunu muhafaza etmektedir. Butt, dört yıl, dokuz aydır kayıp. 11 Mayıs 2012 tarihinde devletin istihbarat teşkilatı tarafından kaçırılmıştı!

Açık ki rejim, politik çalışma ile ilgili çifte standardında bile tamamen Washington’un boyunduruğu altındadır. ABD, İslam dünyasında sadece kâfir demokrasi ve bugün tüm dünyada adaletsizliğin başlıca nedeni olan liberal özgürlüklere dayalı İslami çalışmayı tolere ediyor.

Müslüman biri, Kuran ve Sünnete dayalı bir siyasi çalışma yaptığında, hemen rejimin hedefi haline geliyor. Washington da samimi Müslümanlara işkence yapan ve inciten İslam dünyasındaki ajanlarını görmezden geliyor. İslam’ı yaşam biçimi olarak geri getirmek için çalışan herhangi bir Müslüman, Amerika ve ajanları tarafından insan kategorisine dahi konulmuyor. Hiçbir hakka sahip olmamak bir yana siyasi çalışma nedeniyle mahkeme huzuruna bile çıkarılmıyor. İslam dünyasında siyasi çalışma formatını belirleme hakkını Amerika’ya kim verdi? Amerikan ajanları, hak din İslam’a bin yıllık bağlılığı ahmakça nasıl iptal etme cüretini gösterebilir! Müslümanların İslam’a göre yöneticileri muhasebe etmelerini yasaklamak için nasıl kaba kuvvet kullanabilirler? Yöneticileri muhasebe etmek sadece bir hak değil, aynı zamanda bir farzdır. Allah karşısında sorumluluğu vardır.

Hizb-ut Tahrir / Pakistan Vilayeti, İslam’a ve Müslümanlara yüksek saygı duyan samimi gazetecileri, politikacıları, Âlimleri, entelektüelleri, avukatları ve insan hakları aktivistlerini Naveed Butt’un serbest bırakılması için seslerini yükseltmeye çağırıyor. İslam adına kurulan bir ülkede Allah’a samimiyetin bir gereği olarak Naveed Butt’a karşı yapılan zulmü sonlandırmak için hiçbir çabayı esirgememelidirler. Haydi, gelin kendi iyiliğimiz için zalimlere karşı ve zulmü ortadan kaldırmak için sesimizi yükseltelim. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

إِنَّ النَّاسَ إِذَا رَأَوْا الظَّالِمَ فَلَمْ يَأْخُذُوا عَلَى يَدَيْهِ أَوْشَكَ أَنْ يَعُمَّهُمْ اللَّهُ بِعِقَابٍ مِنْهُ  “Eğer insanlar bir zalimi görür ve ona engel olmazlarsa, Allah göndereceği azabı bütün insanlara gönderir.”^{[Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Mace]}