Pakistan’da Sömürgeci Hâkimiyetine Son Verin

Nübüvvet Metodu Üzere Hilafetin Kurulması Zamansal Bir Zorunluluktur

Politik ve askeri liderlik arasında patlak veren Dawn Sızıntısı, Pakistan’ın kendisini ABD ittifakından azade etmediği sürece Pakistan’da gerçek değişim olmayacağını gösterdi. Bölgede tüm ABD yaşamsal çıkarlarını korumanın “kırmızıçizgi” olmak koşuluyla o zamana kadar politik ve askeri liderlik arasındaki çatışmalar devam edecektir. İşte bu “kırmızıçizgi”, Pakistan’ın siyasal kaderini belirliyor. Çünkü askeri ve politik liderlik, ABD ile ittifakı sonsuza dek koruma sözü verdi. Washington, sadık hizmetkârları kendisine gerekli hizmeti sunmadığında ancak değişim için yeşil ışık yakıyor. Bundan dolayı Müşerref, Navaz Şerif’i tarihin çöp sepetine atmıştır. Sonra da bölgesel ABD planları için canla başla çalışan bir ajan olarak ABD’ye hizmet etmiştir. Müşerref miadını doldurduğunda ise “yeni” ABD ajanları ile yer değiştirilmiştir. Bugün Navaz Şerif, Pakistan’ı Hindistan ve diğer sömürgeci projeler karşısında dize getirdiği sürece Washington tarafından iktidarda tutulacaktır. Pakistan, ABD ile ittifak zincirine göbekten bağlı kaldıkça yüzler değişecek, ancak yıkıcı sömürgeci politikalar asla değişmeyecektir.

Ey Pakistan silahlı kuvvetlerinin samimi subayları!

Hizb-ut Tahrir, “Kurtuluş Partisi’dir” ve sürekli size Müslümanları sömürgeci hâkimiyetinden kurtarma çağrısı yapmaktadır. Evet, ABD ajanı Navaz Şerif’e yönelik artan öfkeniz nedeniyle askeri liderlik, ABD ile ittifaka izin veren “kırmızıçizgiler” dâhilinde maskelerini korumak için belli önlemler almaya mecbur kalmıştır. Ancak bu, dinimizin gereksinimleri ve askeri kuvvetlerimizin sahip olduğu yeteneklerden çok çok uzaktır. Siz, yeryüzünün en güçlü ve en müthiş kuvvetlerinden birisiniz. En büyük silahınız, Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e olan imanınızdır. Allah Subhânehu ve Teâlâ sizi sadece Pakistan halkının durumu nedeniyle değil, işgal altındaki Keşmir, Afganistan, Mescidi Aksa, Şam, Yemen, Burma ve Doğu Türkistan nedeniyle de hesaba çekecektir.

Bilin ki İslam yönetimi için ısrarla nusret talep eden sevgili Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem, Allah yolunda her türlü sıkıntı ve meşakkate katlanmıştır. Ta ki Allah Subhânehu ve Teâlâ, asil öncülleriniz Ensar gibi küçük ama samimi savaşçı erkekler eliyle nusret bahşedene dek. Hizb-ut Tahrir, ünlü devlet adamı ve derin hukukçu Şeyh Ata Bin Halil Ebu Raşta önderliğinde sizi Nübüvvet metodu üzere Hilafet için kendisine nusret vermeye davet ediyor. Hilafet, düşmanları temellerinden sarsacak, planlarını paramparça edecek ve yüzyıllar boyunca olduğu gibi tekrar dünyayı değiştirmek için bütün ümmeti seferber edecektir.

إِنْ يَنْصُرْكُمُ اللَّهُ فَلَا غَالِبَ لَكُمْ وَإِنْ يَخْذُلْكُمْ فَمَنْ ذَا الَّذِي يَنْصُرُكُمْ مِنْ بَعْدِهِ وَعَلَى اللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ“Allah size yardım ederse, sizi yenecek yoktur. Eğer sizi yardımsız bırakırsa, artık ondan sonra size kim yardım edebilir? Müminler, ancak Allah’a tevekkül etsinler.” ^{[Ali İmran 160]}