Sudan Merkez Bankası Başkanı Muhammed Hayır El Zübeyir, 04 Ekim 2018 Perşembe günü Bakanlar Kurulu ile görüşmesinin ardından Sudan ekonomisinin çöküşünü önlemek için bir dizi ekonomi politika paketi açıkladı. “Fiyatları belirlemede hükümetin hiçbir etkinliği olmayacağını, günlük fiyatları ekonomistlerin, banka yöneticileri ve müdürlerin belirleyeceğini” belirten başkan, “Bu tedbirler nedeniyle yabancı para birimlerinin Sudan Cüneyhi karşısında değer kazanacağını, ancak daha sonra kayıplarını telafi edeceğini” kaydetti...” ^{[Sudan Tribune]}

Bu icraatıyla hükümet, IMF’nin serbest kur direktifini uygulamaya koymuştur. Dalgalı kura geçildikten sonra ilk gün 7 Ekim 2018 Pazar günü Dolar/Cüneyh kuru 29,5’ten 47,5 seviyelerine yükseldi. Serbest piyasada ise 47.5’ten 49 Cüneyh civarında işlem gördü. Serbest kurla birlikte dolarla ithalat yapılacak, tüm ürünler dolara göre fiyatlanacak ve dolayısıyla sürekli fiyat artışı olacaktır!

(Friedman) ve çetesinin kapitalist ekonomi modelini takip eden Başbakanın şok edici olarak adlandırdığı adım belki de budur. Bu, Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in kâfirlerin politikalarını izleyen, yoksulu, güçsüzü ve zimmeti gözetmeyen zalim yöneticilerden sakındırdığı sefih idareciliktir. Cabir b. Abdullah’tan rivayet edildiğine göre Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

أَعَاذَكَ اللَّهُ مِنْ إِمَارَةِ السُّفَهَاءِ» قَالَ: وَمَا إِمَارَةُ السُّفَهَاءِ؟ قَالَ: «أُمَرَاءُ يَكُونُونَ بَعْدِي لا يَقْتَدُونَ بِهَدْيِي وَلا يَسْتَنُّونَ بِسُنَّتِي“Ey Ka’b b. Ucra! Allah seni sefihlerin idaresinden korusun. “Sefihlerin idaresi nedir?” Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem de “Onlar benden sonra gelip benim dinime ve sünnetime bağlı kalmayan idarecilerdir” buyurdu.” ^{[Hâkim, İbn Mace, Ahmed]}

İnsanları aldatmak için serbest kur politikasını her daim yalanlayan hükümet, şimdi döviz kuru ile hiçbir ilgisinin olmadığını vurguluyor. Bu apaçık bir yalandır ve insanları aldatmaktır. Makil’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

مَا مِنْ وَالٍ يَلِي رَعِيَّةً مِنْ الْمُسْلِمِينَ فَيَمُوتُ وَهُوَ غَاشٌّ لَهُمْ إِلا حَرَّمَ اللَّهُ عَلَيْهِ الْجَنَّة“Allah bir halkın başına getirip de, öldüğü gün tebaasını aldatmış olarak ölen hiç bir kul yoktur ki, Allah ona cenneti haram etmesin.”^[Buhârî]

Bu önlemler piyasayı iyicene delirtir ve fiyat kargaşasına neden olur. İnsanların çıkarlarına zarar verir. Çünkü devlet hazinesinin içi boştur ve aynı zamanda üretime karşı haram vergilerle savaş açar. Böylece hükümet, Cüneyhe rahmet kurşunu şıkmış oluyor. Bu ise tebaasından sorumlu devlet olgusuna terstir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

الإِمَامُ رَاعٍ وَهُوَ مَسْئُولٌ عَنْ رَعِيَّتِهِ“İman çobandır ve güttüklerinden sorumludur.”

Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti, Allah’ın Şeriatını uygulamadığı için bu hükümetin ülkeyi yönetemeyeceğini savunuyor. Eğer Hilafet olmuş olsaydı, kendi kendine yeterlilik ve ihracat konusunda tamamen üretime dayanır, ithalatı en aza indirger, parasının altın ve gümüşe dayalı olmasını sağlardı. Bunu sadece Hilafet Devleti uygulayabilir.

Ey Sudan halkı!

Hükümet, sorunları çözemeyecek kadar çaresizdir. Dahası kriz üretiyor, kafir Batı ve IMF gibi kuruluşlara olan sadakati yüzünden krizi iyice derinleştiriyor. Gerçek değişim arayın. Ki gerçek değişim farzdır ve bir vaattir. Nübüvvet metodu üzere ikinci Râşidi Hilafeti kurmak ve Alemlerin Rabbinin Şeriatını yeniden hayat döndürmek için çalışanlarla birlikte çalışın.