Hükümet, Şiddetin Gerçek Nedenlerinden Bihaber Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Adına Kadın Hakları Savunuculuğu İddiasını Hala Sürdürüyor!

Sudan haber ajansı (SUNA) platformu, Çalışma ve Sosyal Kalkınma Bakanı Lina El Şeyh’in katılımıyla Kadın ve Çocuklara Yönelik Şiddetle Mücadele Birimini konuk etti. Platformda, kadına yönelik şiddetle mücadele kampanyasından bahsedildi, şiddet ve ayrımcılıkla mücadele etmek için 16 günlük bir kampanya başlatıldığı duyuruldu. Bir önceki yılın aynı günü ve aynı yerde yukarıdaki kampanya, Sudan’daki UNFPA temsilcisi Massimo Diana’nın katılımıyla “Hep birlikte kadınlara sürdürülebilir koruma sağlamak” başlığı altında gerçekleşti. Sudanlı kadınların durumunu iyileştirmek amaçlanıyordu. UNFPA, hükümetin kadına yönelik şiddetle mücadele sivil programına bağlılık taahhüdünde bulundu. Bakanlık, kadınların huzur ve güvenliğini sağlamak için yasaların, mevzuatın gözden geçirileceğini veya iptal edileceğini, kadınların siyasi, güvenlik, sosyal ve yasal şartlarını iyileştirme çabalarının geliştirileceğini vurguladı. Ayrıca aile reform belgesinin sunulduğunu açıkladı.

Kadına yönelik şiddeti azaltmayı amaçlayan tüm bu çabalar, ahvali şahsiye yasasını ve anayasada İslam hükümleri ile ilgili her şey suç haline getirdi. Boğucu ekonomik kriz, özellikle akaryakıt ve ekmek krizi nedeniyle kadınların maruz kaldığı gerçek şiddete, ekmek kuyruklarında uzun saatler beklemelerine hiç değinmedi. Çoğu mallardaki fiyat artışına, ulaşım, sağlık ve eğitim hizmetlerinin kötüleşmesine gelince, birçok kadın, gıda, içecek veya tarım ürünleri satıcıları gibi kayıt dışı sektörde çalışmak mecburiyetinde. Sabahtan gece geç saatlere kadar sokaklarda ve pazarlarda kalmak zorundalar. Kaldı ki kadınların sattığı her şeyden vergi alınıyor... Şeri disiplinden yoksun bu çalışma, kadınları yaşam baskısı ve kapitalist ekonomik kriz arasında her türlü şiddete karşı savunmasız hale getirdi. Çalışmanın tek başlığı, kadınlara şiddet.

Bakanın bir önceki yılki kampanyada Darfur kamplarında yerinden edilmiş kadınlara vaat ettiği barış ve güvenlik, toz olup gitti. Ancak sıkıntılar halen mevcut. Güvensizlik, fiziksel ve cinsel şiddet hala kol geziyor, hamile kadınlar ve anneler arasında yetersiz beslenme gittikçe yaygınlaşıyor, sağlık ve eğitim hizmetleri eksikliği yaşanıyor. Darfur ve diğer bölgelerde çoğu kadınlar, taş ve yapı malzemeleri taşıyorlar, çamur yoğuruyorlar,  perakendede çalışıyorlar, broş yapımı, halatlar ve sepetler gibi zorlu el sanatları mesleklerinde çalışmak zorunda kalıyorlar. Ekonomik kriz ayrıca fiyat artışına, el sanatları hammaddelerin zamlanmasına, yüksek maliyetleri nedeniyle tarım mevsiminin zayıflamasına yol açtı. Hükümet tüm bu benzeri görülmemiş şiddeti görmüyor mu?

Kâfirlerin kadınlara özel taleplerine cevap veren geçiş hükümeti, kadınların çektiği sıkıntıların nedenlerinden bihaber. Kadınları umursadığı ve savunduğu iddiasını sürdürüyor. Ama kadına şiddet ve vahşet konusunda ümmetin düşmanlarıyla işbirliği yapmaktan çekinmiyor. Korkunç yaşam koşullarında maruz kalınan aşırı şiddetin gerçek nedenlerini ortadan kaldırmak için hiçbir eylemde bulunmuyor. IMF’nin felaket reçetelerine yanıt veren devlet politikalarının bir sonucu olarak Sudanlı kadınlar korkunç yaşam koşullarında yaşıyorlar. Bunun nedeni, hükümetin aynı kapitalist Batı bakış açısına sahip olmasıdır. Bu bakış açısı ailenin parçalanmasına neden oluyor. Kadınlar, değerlerini ve kimliklerini kaybediyor, yaşadığı koşullardan muzdarip olmaya devam ediyorlar.

Geçiş hükümeti, kadına yönelik şiddet kavramları yüzünden Batının, aile, kadın ve çocuk yıkımını göremedi. Bu yüzden hastalığı hastalıkla tedavi etmeye kalktı! Müslümanlar olarak biz, İslam’ın tek doğru ideoloji olduğuna inanıyoruz. İslam, aile hayatını mükemmel bir şekilde düzenliyor, çiftler arasında ortaya çıkan sorunları akıllıca ve adil bir şekilde çözüyor, aileyi korunması gereken bir kaleye dönüştürüyor. İslam yaşam sistemleri Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletinde uygulanması halinde kadınlar, anne ve evin terbiyecisi olarak onurlu bir yaşam sürecekler, korunması gereken bir namus olarak görüleceklerdir.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilayeti Kadın Resmi Sözcüsü