حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: SD-BA-2024-KRS-TR-08 |
H. 14 Safer 1445 M. Pazartesi, 19 Ağustos 2024 |
İnsan Hakları Kurumları ve Arkasındakiler, Bizim Gibileri Umursamazlar
Mashad İnsan Hakları Gözlemevi, Sennar Eyaleti’nin farklı bölgelerinde, aralarında 18 yaşından küçük kız çocuklarının da bulunduğu 21’den fazla kadının Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) mensupları tarafından tecavüze uğradığını açıkladı. Mashad, uluslararası ve bölgesel insan hakları kuruluşlarından Sudanlı kadınları ve sivilleri tehlikelerden korumak için derhal harekete geçmelerini talep ettiğini belirtti. Ayrıca, insani yardım kuruluşlarına, Sennar Eyaleti’ndeki savaştan etkilenenlerin temel ihtiyaçlarını karşılamak için çabalarını sürdürme çağrısında bulundu. (19.08.2024 El Cezire)
Ne yazık ki, İslam ümmetinin bazı çocukları ya cehaletten ya da çaresizlikten olsa gerek bizi bu duruma düşüren komploculardan, uluslararası toplum ve kuruluşlardan hala medet ummaktadırlar. Oysa bu kuruluşlar, Sudan’ın kaynakları için mücadele eden, bu saçma savaşın fitilini ateşleyen Amerika ve Avrupa’nın güdümündedir. Kendileri saptıkları gibi ümmetin davasını da saptıran bu kişiler, benimsedikleri hedefler yerine uluslararası örgütler ve kurumlara bağımlı hale gelmişler, insanları milliyetlerine ve kimliklerine göre önemseyen (insanlık dışı) demokratik yasaları benimsemişlerdir. Ukrayna savaşı patlak verdiğinde hemen kadın ve çocukların yardımına koşan, Kiev hükümetine silah gönderen, devasa mali yardımda bulunan bu kuruluşlar, söz konusu bizler olunca sadece kınamakla ve lanetlemekle yetinmektedirler.
Mesele Müslüman kadınlar olunca, sözde Birleşmiş Milletler ve uluslararası toplum her zaman içi boş kınamalarla yetinmekte, pratik hiçbir eylemde bulunmamaktadır. Harekete geçtiğinde ise, iğrenç sömürgeci çıkarlarını gerçekleştirmek ve İslam ümmetini boyunduruk altına almak için harekete geçtiği görülmektedir. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:
إِنْ يَثْقَفُوكُمْ يَكُونُوا لَكُمْ أَعْدَاءً وَيَبْسُطُوا إِلَيْكُمْ أَيْدِيَهُمْ وَأَلْسِنَتَهُمْ بِالسُّوءِ وَوَدُّوا لَوْ تَكْفُرُونَ “Şayet onlar sizi ele geçirirlerse, size düşman kesilecekler, size ellerini ve dillerini kötülükle uzatacaklardır. Zaten inkâr edivermenizi istemektedirler.” [Mümtehine 2]
Birleşmiş Milletler, Batılı demokratik ülkeler, dünya medyası ve insan hakları örgütleri, Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından işlenen ve giderek artan katliamları ve zulümleri görmezden gelmeyi yeğledi. Bunun yerine ekonomik ve siyasi çıkarlarını korumayı ve gerçekleştirmeyi seçtiler. İnsan haklarına dair boş demokratik sloganları ifşa etmek ve teşhir etmek için bölgesel uydu devletleri aracılığıyla her iki tarafa da destek ve silah sağlamaya devam ettiler.
Silahlı kuvvetlerdeki samimi subaylara, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın şu buyruğunu hatırlatıyoruz:
وَمَا لَكُمْ لَا تُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَالْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاءِ وَالْوِلْدَانِ الَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَخْرِجْنَا مِنْ هَذِهِ الْقَرْيَةِ الظَّالِمِ أَهْلُهَا وَاجْعَلْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ وَلِيّاً وَاجْعَلْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ نَصِيراً“Size ne oluyor da, Allah yolunda ve “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?” [Nisa 75] Bu ayeti bildiğiniz halde nasıl olur da kız kardeşlerinizi Hızlı Destek Kuvvetleri’nin suçlarıyla baş başa bırakabilirsiniz?
Kapitalist Batılı ülkelerin, Birleşmiş Milletlerin ve uluslararası toplumun aldatmacası, dökükleri timsah gözyaşları, sundukları kadın hakları, insan hakları anlaşmaları, kararları, tavsiyeleri ve zehirli çözümleri, sinsi bir tuzaktır ve seraptan başka bir şey değildir. Hepsi de tuzaktır. Kurtuluşumuz, başımıza belalar gelmesi bekleyen, bize açıkça düşmanlık eden ya da ikiyüzlü insanlık kisvesi giyen düşmanlarımızda değil, ordulardaki samimi subaylardadır. Çünkü sorunlarımızı düşmanlarımıza havale etmek siyasi intihardır, ümmetimiz için büyük bir yıkımdır ve Müslüman ülkelerin ihlal edilmesidir.
Durumu, komplocular ve uşakları aleyhine çevirmek için hala bir şansımız var. Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devletini kurarak bu kadınlar ve kapitalizmin servet çatışmasının mağduru haline gelen tüm Müslüman ülkelerdeki diğer kadınların onur kaybına, pratik ve hızlı bir çözüm bulabiliriz. Çünkü Hilafet, ümmetin evlatları arasına nifak ve savaş tohumları eken sömürgeciliği caydıracak, Müslümanların onur ve haysiyetini yeniden tesis edecektir. Tecavüze uğrayan kadınları kurtarmanın ve onları HDK’nin suçlarından korumanın tek yolu budur.
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilayeti Kadın Resmi Sözcüsü
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Sudan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi 21 October Street, Imarat al-Vaqf, Ground Floor, East Khartum / Sudan Telefon: +(249) 0912 24 01 43 – 0912 37 77 07 http://www.hizb-sudan.org/ |
E-Mail: spokman_sd@dbzmail.com |